- Kategori
- Kişisel Gelişim
Babam
Babalar günü hakkında yazı yazmama kararı almıştım aslında. Ama sözümü tutamadım. Babamdan bahsetmeden edemedim.
Dün babalar günüydü malumunuz. Babam ben 10 yaşımdayken vefat ettiği için fazla zaman geçiremediğimizi düşünürdüm hep. Yanılmışım. Babamla o kadar doğru zamanlar geçirmişiz ki , o hala benle , hala onunla yaşıyorum.
Şöyle ki;
Babam, rahmetli, işten geldiğinde bana ilk sorusu o gün için kaç sayfa kitap okuduğum olurdu. 18 sayfayı geçme yorma kendini diye de tembih etmeyi ihmal etmezdi. Eğer tatil dönemi değilse derslerimi kontrol edip, yemekten sonra haberleri muhakkak birlikte izler yorum yapardık. Zaman zaman da başbakan kim, cumhurbaşkanımız kim vs sorularla güncelin ne kadar takipçisi olduğumu sorgulardı.
Yıllar geçti…Şimdi şimdi fark ediyorum ki, ben küçük yaşta kaybettiğim babamı tanımak uğruna, onun dokunduğu kitapları okuyup onu ararken ‘ ben ‘ olmuşum. Okuduklarımla, yorumlarımla zamanında öğretilen günceli takip etme alışkanlığıyla tam bir vatandaş olmuşum meğer.
Şimdi sana gecikmeli bir babalar günü hediyesi olarak, herkesin önünde teşekkür ederim babacığım, beni farkındalıkla tanıştırdığın, dünya vatandaşı olmama yardımcı olduğun için……SONSUZ TEŞEKKÜRLER