Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Eylül '09

 
Kategori
Anılar
 

Bayram günleri

Bayram günleri
 

Her bayramda yüreğim çook eski zamanlara gider, zaman ve mekanın önemi yoktur. Bayram deyince benim için iki tad vardır hatırladığım, hiç unutamadığım.. İlki; arife gününün o eşsiz telaşı, hazırlıklar. İkincisi, ertesi gün ANNE'min elini öpecek olmam..

9-10 yaşlarındayım, Ispanak apartmanında arife günü. O gün, evimizdeki koşturmacaya bayılırım. Önce, annemin postaneden gönderdiği paketler gelir. Divan pastanesinin, eşi benzeri olmayan Bülbül Yuvası tatlısı, baklava tepsileri. Ardından abilerimin pazardan aldıkları yiyeceklerin evde düzeni. Rahmetli Bekir dayımın sevgili karısı Nazmiye yengem( ben ona hep Cicianne derdim, nur içinde yatsın), diğer akrabalarımızdan hanımlar birlikte bizim evi bayrama hazırlarlardı. Çalışan kadın, sevgili anneciğim benim! Herkes o mutlu olsun diye adeta yarış ederlerdi, bu kadar çok sevilebilmek ne güzel bir duygu olmalı gerçekten. Akşam iş çıkışı eve gelirdi, alır bizi çarşıya götürürdü. Üçağabeyim ve benim bayramlıklarımız alındıktan sonra, sıra kendine gelirdi. Şimdi adını hatırlayamadığım bir kuaför hanım vardı. Şükrüye hanımcığım( anam) Yardım Sevenler Derneğindeki arkadaşlarıyla beraber kuaföre giderdi, elinde ben, Rin Tin Tin)):.. Saçlara itinayla permalar, ondüleler yaptırılır. O kalem gibi güzel ellerine bakım yapılr, ojelenir. Benim içimden sadece şunlar geçer: Annem uyurken bu ojeleri çizgi çizgi kessem, çok mu döver acaba beni? Hülasa, bebelikten asi bir ruhum varmış ben ne yapayım yahu? Hani bir kız çocuğu gibi, bir bak ojeli ellere, bi özen! öyle değil mi? Yok, vermeyince mabut yani.. Eve dönüşümüz muhteşem olurdu, canımın içi rahmetli babacığım tüm mukallitliğiyle anamı çıldırtırdı:

- Maşallaah, aman nası gözel olmuşsun öylee? Harca sen paraları öyle kafana, gözüne bakalım!
Yahu mübarek, kadın senin için uğraşmış yorulmuş, sana güzel görünsün diye, iş mi bu senin yaptığın şimdi?

Annem asla altında kalmaz bu kabalığın:

- Aman sus kör herif( yahu adamın gözleri çakmak çakmak, neresi kör hiç anlayamadım bu lafın içeriğini), sen ne anlarsın zaten?.. Yakışıklı babacığım benim, aslında beğenisi gözlerinden okunur, bıyık altından gülüp bizlere gözüyle işaret eder, ama işte illa kızdıracak canım annemi:))..

Bayram sabahları benim çifte bayramımdır; annemin elini öpecek olmak! Her an annemleyim, ona sarılıp uyurum, o da bana hep sarılıp öper. Ama bu el öpecek olmak.. O tadı hiç ama hiçbir şeye değişmedim hayatım boyunca. Uzun ve muntazam parmakları bana uzatılır, içimi tarifsiz bir coşku kaplar, bu sahneyi olabildiğince uzatmak için büyük bir özenle elini alırım, yavaş yavaş kaldırıp öperim elinin tam üstünü. Sonra başıma götürürüm, gözlerimin içi gülüyor olmalı ki çok keyiflenir güzel anacığım. İştee, elimi çeker kendine doğru:

- Ben de sizi öpeyim bari Nurhan hanımcığıım!. Bayılırım bu söze! Nasıl mutlu olurum anlatamam, çeker beni kendine, öpeer, öper.. Seni çok özledim anne!((:..

Sevgili dostlar; anneniz yaşıyorsa bence bayramda bırakın herşeyi bir yana, ananızın ellerini öpün, öpün, öpün! Yıllar sonra, ne kadar çok öpmüş olursanız olun o mübarek elleri, keşke bir kere daha öpseydim! diyeceksiniz inanın..

Yaklaşan mübarek bayramınızı gönülden kutluluyor; her gününüzün bayram tadında geçmesi dileğiyle sevdiklerinizle mutlu ve sağlıklı nice bayramlar diliyorum.

Sevgi ile..


 
Toplam blog
: 95
: 736
Kayıt tarihi
: 08.03.07
 
 

Emekli öğretmenim, 52 yıllık hayatımdan amatör mizah, bağlama, sürrealist resimler, yitikler, sev..