Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Kasım '16

 
Kategori
Deneme
 

Beleş mutluluk taklit pırlantaya benzer

Beleş mutluluk taklit pırlantaya benzer
 

ben


Beleş mutluluk taklit pırlantaya benzer benzemesine de, pırlantanın gerçekliği mutluluğu sürdürülebilir gerçeklik yapmaya yetmez. Emeksiz ve bedelsiz mutluluk yoktur; ancak, hiçbir zenginlik de mutluluk satın alamaz.
 
Hippiler maddiyata bağlı lüks yaşam mutluluğunu reddettiler. Medeniyetin insan tiplemesine isyan ettiler. İyi bir çıkıştı; özgürlüğü maddiyata bağlayan uygarlığın ücretli kölelik olduğunu sezinlemişlerdi. Ancak uzun sürmedi; felsefi alt yapısının zayıflığından mıdır, yoksa insan nefsinin arsızlığından mıdır, kısa sürdü. Hippiler, ‘Savaşma Seviş’ diyerek cinsel ilişkiyi bile sokağa döktüler. Kendilerine ‘çiçek çocukları’ dediler, fakat parklarda çiçeklerin üstünde yattılar; ‘doğal yaşama dönüş’ dediler, ağaç diplerinde tembel tembel yayılıp esrar çektiler. Mutluluğu emeksiz hasat etmeye kalkan hippiler, ancak kafaları dumanlıyken kendilerini mutlu hisseder oldular.
 
Bol bol sevişmek ve çantanı sırtladığın gibi otostopla ülkeleri dolaşmak, saçlarını istediğin kadar uzatıp salmak, sırtını yaşlı bir meşeye dayayıp gitar çalmak; dalından koparıp al elmayı dişlemek ne güzeldir değil mi? Bir mutluluk ütopyası... Hani nerede emek? Hani nerede sorumlu yetkinlik? Aşk durmadan sevişmek midir? Arabasına bedavadan bindiğin adam sorularıyla hiç can sıkmaz mı? Hiç korkmaz mısın arabasına bindiğin adamın gaspından ve tecavüzünden? Nitekim otostopla Türkiye’yi dolaşan “Barış Gelini” İtalyan Pippa Bacco tecavüz edildikten sonra alçakça boğazlanmıştır. Üstelik bu menfur olay hippi zamanından daha ileri sayılan uygarlık devrinde olmuştur. Tabi ki bu Türkiye’ye özel bir durum değildir. Dünyanın her yanında maalesef böyle kötülükler yapabilecek insanlar vardır. Neyse, lafı dolandırırken sürdürülebilir mutluluk emeksiz ve beleşe yapılamaz demek istediğimi de unutmayayım. Dedim bile; artık nasıl unutabilirim ki?
 
Kim dikti sırtını dayadığın meşeyi? Yediğin elmayı yetiştiren adam babanın uşağı mıydı? Böyle hazırlop mutluluk olmaz: Mutluluk üretilir... Ve her üretim gibi içinde bir yerlerinde biraz da hüzün barındırır. Gülmek için mutlu edilmeyi bekleme, çünkü mutluluk asık suratlara acıdığı için değil, gülen yüzler onu hak ettiği için gelir. Hippiler de gülümseyip dururlardı; fakat onlar mutluluğu hak etmediler. Mutluluğun ayakları yere basmalı; onların bir kısmı mutluluğu esrarlı kafayla uçmak sandı. Esrar çekmeyenler de gerçeği kandırma yöntemi olan meditasyonla beyni uyuşturup sözde cennete uçarlardı. Hippilere mutluluk bu yüzden acımıştır elbette, fakat hiçbir zaman onlarla gerçek olmak istememiştir…
 
Muharrem Soyek
 
Toplam blog
: 363
: 1765
Kayıt tarihi
: 04.08.08
 
 

Parasız yatılı Darüşşafaka Özel Lisesi'nde iki yılı hazırlık sınıfı olmak üzere yedi buçuk yıl ok..