- Kategori
- İlişkiler
Beni ara...
Tabiri caizse,
Kuru bir yaprak gibi savruldu önüme...
Şaşırdım,
Bakmaktan korktum yüzüne.
Gözleri çökmüştü içine.
"Nasılsın?" diye sordum.
"Bak da gör!" der gibi, kendini gösterdi bastonsuz eliyle.
Yorgundu.
Herşeyi bir kenara koymuş, bekliyordu.
Çok eski dosttuk mamut dede ile,
Onüç yaşlarındaydım.
O mahallemizin temizlik işçisiydi.
Ona "Çöpçü" diyenlere içerliyordum...
"Çöpçü değil o, temizlik işçisi" diyordum...
Çan'ın Karakoca köyündendi...
"Ailen nasıl?" diye sordum,
Gözlerini dikerek gözlerime, "hanım sizlere ömür..." dedi.
"Çocukların?"
İki elini yana açtı.
"Yalnız mı yaşıyorsun?" diye sordum,
Başını salladı.
Eline baktı; baş parmağını avucuna doğru kıvırıp, kalan parmakları gösterdi.
"Bir baba dört çocuğa bakar da, dört çocuk bir babaya bakamaz mı? diye sordu içine kaçmış kuş gözleriyle...
Sustum!
"Allah sana sağlık versin Mamut dede" dedim.
Ve içimden devam ettim;
Herkese de hayırlı evlat...
Telefon numarasını verdi ayrılırken,
"Beni ara kızım" dedi,
Kandillerde, bayramlarda beni ara...
"Ararım Mamut dede merak etme" dedim.
"Bastonunu havaya kaldırdı" döndü gitti...
***
O gün Tekirdağ'a dönerken aradı beni,
Yineledi söylediklerini,
"Beni ara kızım" dedi... ben seni artık hep ararım...
****
"İnsansızlık"dedim, konuşmamız bitince...
Yalnızlıktan beter!
İnsansız koyma bizi yarabbim!