Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Mart '11

 
Kategori
Sinema
 

Benim için " Esas oğlan" hep sen oldun !!

Benim için " Esas oğlan" hep sen oldun !!
 

TWO LOVERS …. 

Bu gün izledim 2008 yapımı bu filmi, başrol oyuncuları Joaquin Phoenix ve Gwineth Patrow. 

Film üzerinde yazılmaya değecek ölçü de gerçekçi bir o kadar da hüzünlü bir aşk filmi. 

Beklentilerimizle ve kırılganlıklarımızla hem katiliz hem de kurbanız aslında . Sevdiğimiz için sevenimizi bir saniye bile düşünmeden terk edecek derecede tutkulu, aynı zamanda hayat memat meselesi olması durumunda geri dönüp onu tekrar kucaklayacak ölçüde de çıkarcıyız. Filmden çok fazla bahsetmek istemiyorum ancak kısaca film şu sorulara cevap arıyor; 

Elini sana elini uzatıp yerden kaldırmaya çalışana mı uzatırsın ? yoksa o eli uzatan sen mi olursun ?? 

Aşkın hangisi daha arzulanır ? Mantığın nerede başlıyor ve tutkuların nerede nasıl sonlanıyor ya da sonlandırmak zorunda kalıyorsun ? Ve en önemlisi hangi seçim aslında seni daha çok mutlu eder ? 

Sevdim bu filmi ; sevmeme sebep filmin hoş, gerçekçi ve hüzünlü hikayesinin yanı sıra “adamım” “esas oğlanım” Joaquin Phoenix ‘in sade ve zarif oyunculuğu. 

Phoenix bence son yılların yetiştirdiği en iyi karakter oyuncularından biri. Ona ilk aşık olduğum film sanırım 2000 yılında çevrilmiş olan Gladyatör filmindeki rolü ile oldu. Benim gibi bu hırslı, bencil, çarpık ilişkiler içerinde olan meşhur imparatorluk varisi adama hayran olmuşsunuzdur eminim sizde. Ben Gladyatörü Russel Crowe yakışıklılığı, çarpıcı görsel efektleri, o inanılmaz Hans Zimmer melodilerinden öte Joaquin için izledim defalarca…. 

Benim için özel olan diğer oyunculuğu ise Quills “ Düşlerin Efendisi “ filmindeki performansıydı sanırım. İnanılmaz idealist, aşık ve sonuçta “nekrofil” olmakla sizi şoka sokan o genç rahip. 

Joaquin ; Walk the Line filmi ile başarısını “ Oscar “ ile ikinci kez taçlandırdı taçlandırmasına ama benim için ; nekrofil bir rahip, the Village “ Köy” filmindeki anarşist genç kadar etkili olamadı. 

Sanatçının benden sadece bir yaş küçük olduğunu (1974) bu gün bu yazımı yazarken öğrendim . 

1984 yılında başlayan sinema kariyerini “her rolün “ oyuncusu olduğunu kanıtlayan bir çok filmi çevirerek 2009 yılında sona erdirdi. 

Sevgili Joaquin Phoenix konuşma fırsatım olsaydı, “ HİP HOP müziği boşver ! sen devam et, onlarca başarılı oyuncuğun altına daha imzanı at” derdim sanırım ona !! 

Şimdi bir daha bakın bu adama, yüzüne ; hem çekici, hem iğrenç, hem yakışıklı, hem düzenbaz, hem saf, hem korkutucu olmayı başaran kaç aktör var ki?? 

Sanırım sevgili dostlarım ben aşığım bu adama hala………… 

 
Toplam blog
: 200
: 959
Kayıt tarihi
: 21.04.08
 
 

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunuyum . Maalesef bir tak..