Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '18

 
Kategori
Siyaset
 

Beyaz Türkler Tarihe Gömülüyor

Beyaz Türkler Tarihe Gömülüyor
 

Beyaz Türklerin Varlık Yokluk Mücadelesi


Recep Tayyip EROĞAN’ın “One minute ve Dünya Beşten Büyüktür” çıkışları mazlum devletleri ve Türkiye’deki Adalet ve Kalkınma Partisine sempati duyanları sevince boğdu. Bunun yanında emperyalist devletlerin ve bunları kullananların paçalarını tutuşturdu. Sadece emperyalistler değil Türkiye’nin içerisinde bulunan yerli olan ama yerli gibi davranmayan ve millilikten uzak olan batı payandalarını da tedirgin etti. 
 
Ne güzel en köşe makamları kapmışlar ve hüküm sürmekteydiler. Demokrasi diye diye Atatürk’ü ve Atatürkçülüğü öne süre süre huzur, bolluk ve rahat içerisinde hayatlarını sürdürüp gidiyorlardı. Söylevlerden başka bir icraatları yoktu. Atatürk ilkeleri adına hangi projeler yapılmış ve muasır medeniyetlere rahmetliden sonra ne kadar yaklaşılabilmiş? Bu neler yapılarak sağlanmış? Ortada Atatürkçüler olarak gözle görülür neler inşa edilmiş. Maalesef seksen yıldır Tek şart, batıcı ol, sisteme uy verilen görevi yap ve dünyadaki cennete sahip ol, yaşamın kolaylaşsın ve mutlu bir dünyan olsun. Sadece kendileri değil yedi göbeği ve devamı, silsile yoluyla emperyalist uşağıydı. Dışarının uşağıydı ama içerinin asilleriydiler. Bu da bir krallık değil midir? Her türlü devletin imtiyazlarına sahipken en fazla adalet, demokrasi, ülke ve millet çığırtılarını bunlar atardı. Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış. Bu asillerin altında da diğer halktan olup da bu pastadan kırıntıları toplamak isteyenler bulunurdu. Onların konumuna göre bu lütuflar onlar için büyük olmasa da hatırı sayılır makam ve mevkilerdi. 
 
Kimse bilmese de, Türkiye’nin içerideki uyuyan hücre ve payandaları yurt dışındaki düşmanlar kadar tehlikelidir. Darbeler ve ekonomik saldırılar bunlar planlar ve yurt içerisindeki hücrelere dağıtırlardı. 
 
Terör örgütlerinin hepsini bu batı tarafından kurgulamamıştır. Kendi insanımızla vurulduk ve şehit olduk. En son 15 Temmuz da ERDOĞAN’ı derdest edip Uluslararası Lahey Adalet Divanında yargılayacaklardı. ERDOĞAN’ı itibarsızlaştırıp ömür boyu hapis cezasıyla yargılayıp hapse koyacaklardı. Türkiye’ye eski formatını yükleyip sadece Ortadoğu’nun ele geçirilmesinde değil tüm çevre coğrafyalarda emperyalistlerin lehine kullanacaklardı. Gerek muvazzaf, gerekse emekli olan tüm askerlere görevler tevdi edilerek cephelere sürülecekti. SAROS’a verilen görev buydu. Türk askerinin dünyanın en iyi askeri olduğunu dünya alem bilmektedir. Bunlarda tabi ki daha derinini bilmektedir. Ama bilmedikleri türkün, egemenliğine olan inancı, azmi ve kararlılığıdır. Nasıl üzerimize gelen emperyalistlerle bir mücadele içerisindeysek, bunları içerideki uzantılarıyla da mücadele edilecektir. 
 
Batının kurduğu sistem ve ideoloji ancak bir yüzyıl sürebildi. Yeni bir dünyanın kurgulanmasına sistemleri ve ideolojileri yeterli gelmedi. SSCB, sonrası ABD’leri tek kutuplu bir dünya kurmayı kendinde hak ve gerek gördü ama o hayalde bir sonuç çıkarmadı. Dünya üzerindeki güçleri zayıfladı. Eski etki alanları eridi. Kabiliyetleri deformasyona uğradı. Maskeleri düştü. Emperyalist sömürü sistemlerini tüm dünya gördü ve uyandı. Bunu en iyi bir şekilde ERDOĞAN analiz etti ve harekete geçti. Geçmek zorunda da kaldı. Büyük oyunun ne olduğu okundu, şifre çözüldü, saldıracaklardı. Türkiye’yi parçalamak için ve bölgede büyük bir garnizon olarak kullanmak için ve Türkiye’nin kurgularını bozmamasına müsaade etmemek için saldıracaklardı.  
 
Türk askerini bu çevre bölgelerde kendi askerleri gibi ve hatta kendi terör örgütlerini kullandıkları gibi kullanacaklardı. Çini engellemek, Rusya’yı İran’ı daha da boğmak ve Ortadoğu’yu paramparça etmek için saldıracaklardı. İslam’ı bitirmek ve boş bir inanç retoriği yapmak için saldıracaklardı. Halihazırda bu planları masanın üzerinde cari olarak durmaktadır. Ülkenin içindekilerde aldıkları komutla içeride verilen görevleri sadakatle icra ederek hükümete karşı koymaktadırlar. Bu amaçlarına ulaşabilmek için topyekun buradayız ve nöbetteyiz. Üzerimize geliyorlar, seçimden sonra da gelecekler. Bizim buradan başka gidecek herhangi bir yerimiz yok. Bizde bu planları onların yüzlerine çarpmak için hiçbir yere gitmiyoruz buradayız.
 
Türkiye’yi geren de ana olarak bu iki konu germektedir. Biri küresel güçlerin içerideki hücreleri ile birlikte saldırmalıları diğeri ise, içeride bulunan hücrelerin ve bunlara bağlı payandaların değişimi kabul etmemeleridir. Bu Beyaz Türkler ve onların payandaları eski statülerinin kendilerine geri verilmesinin arzulamaktadırlar. Girişimleri ve değişimleri bertaraf etmeye çalışan bu ittifak, yakın bir süre içerisinde tanımlanacak ve bertaraf edilecektir. Seçim süreci sonrasında bu güçler net olarak ortaya konulacaktır. Gün yüzüne çıkarılan bu ittifak bu dönemde bertaraf edilecektir. 
 
Bu dönem tamamen bitiyor. 24 Haziran günü bu işe bir son verilecektir. Bu global ve emperyalist olan çete ile daha ciddi bir mücadele verme gücü elde edilerektir. Bu mücadelenin başarılı olması sonrasında gerçek bir bağımsızlık elde edilecektir. 
 
 
 
Toplam blog
: 72
: 918
Kayıt tarihi
: 29.06.08
 
 

1971 İzmir doğumluyum. Strateji, Taktik Felsefe, İşletme, Liderlik, Kalite Güvence Sistemleri, El..