Bıktım sıcaklardan :)

Buraların sıcağı çok fena :)

Yerden alev fışkırıyor sanki :)

Şimdilerde biraz serinledi, rüzgar oluyor akşamları :)

Görmemişim, zor geliyor, alışamadım :)


Dört mevsimi doya doya yaşayarak büyüdüğümden bu havalar tuhaf geliyor bana :)

Kışın da soğuktu ama kar yoktu.

Bahar geldi geçti anlamadım, sıcaklar bastırdı birden.

Etraf makilik, doğru düzgün ağaç yok, yeşillik yok.


Akıllandım :)

Töbe aşağılara inmem yaz günü :)

Buralarda fazla kalmayı da düşünmüyorum :)

İzmir'i çok severek ve isteyerek geldim.

Buraya yerleşme isteğim öylesine güçlüydü ki.

Şimdiyse mızmız çocuklar gibiyim.

Sıcaklar yüzünden canım çıkıyor.

Dayanamıyorum :)

Millet, bu sıcakta bembeyaz geziniyor şortlarla.

Benim saçımın telinin bile izi kalıyor güneşte yanmaktan.

Amele yanığından beter oldum :)


Tarımda ''serin iklim tahılları'' diye bir kavram vardır.

Bazı bitkiler, yetişme dönemlerinde belli dönemlerde mutlaka düşük sıcaklığa ihtiyaç duyar.

Havalar serin gitmezse bitki çimlenmez, bazı gelişme dönemlerini yaşayamaz.

Ben de onlardanmışım :)


Akşam serinliği çıkmadan bakkala bile gidemiyorum :)

Çok sinir birşey bu :)

Pcde masaüstünde karlı kışlı resim var, içim serinlesin diye :)

O kadar yani :)



Sıcak olacak ama bu kadar yükselmeyecek.

Fırına girmiş gibi olmayacağım yazın.

Sonbahar serin, kışlar karlı, baharlar çiçekli olacak.

Denizse deniz, dağsa dağ, yeşilse yeşil tam olacak.

Çalılık, dikenli tepelere bakıp yeşillik aramayacağım, mahzun mahzun.

Öyleymiş, anladım :)


Allah ömür verdiyse en fazla birkaç yıl buradayım.

Sonrasına bakacağım, bilmiyorum henüz.

Bildiğim tek şey...

Bu taraflar bana göre değil :)