Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Aralık '16

 
Kategori
Edebiyat
 

Bilim-kurgu edebiyatındaki yazar tipleri

Bilim-kurgu edebiyatındaki yazar tipleri
 

Bilimkurgu türünde yazmak istiyorsanız, işin başında ne tarz bir yazar olacağınıza karar vermek gerekiyor… Bunun için de bilimkurgu çevrelerinde genel kabul görmüş yazar tiplerini incelemekte fayda vardır.

-The bandwagoner (geçit töreninde önde giden)
Bu yazarın işi güncel'ledir. Hikayesinde güncel sosyal veya bilimsel bir konuyu seçer ve onun üzerine saldırır. Eğer yazarla aynı entellektüel boyuttaysanız ve aynı tutkuyu paylaşıyorsanız, hikayesini beğenirsiniz. Yoksa....
Bu türde başarılı olmak pek de kolay değildir. Bunun birçok sebebi vardır. Yazar aynı konuyu işlemiş 50 tane yazarla rekabet halinde olduğu gibi, bandwagoner eserini yayınlatmak için kendisiyle aynı bakış açısında olan bir editör de bulmak durumundadır.

-The Bard (Ozan): Enteresan bir karakter yaratıp, onu heyecanlı maceralardan geçirtiyor ve bunu okuyanların da gözlerinde başarıyla canlandırabiliyorsanız bu ünvana hak kazandınız demektir. Eğer karakteriniz Uzay'daysa, bir uzay operası yazıyorsunuz demektir. Eğer kahraman Neverland gibi bir yerdeyse fantazya yazıyorsunuz demektir. Eğer Akdeniz'de maceraya çıkmışsa, vazgeçin çünkü bunu çok uzun zaman önce başkası yazdı zaten.
Başarılı bard'ların anlatım güçleri üst seviyededir. Fakat bundan daha önemlisi ilgiyi ana karakter üzerine yönlendirirler. Yazdığınızdan ün kazanırsanız artık bu öyküleri sonsuza kadar uzatabilirsiniz. Fakat bir süre sonra dikkatli bir okuyucu hepsinin aynı hikaye olduğunu farkedebilir. Homeros akıllı biriydi ve Odissey'i sadece bir defa yazdı.

-The Importer (İthalci): Bilimkurgu hikayeleri şimdiye kadar bilimin yüzlerce dalında yazılmıştır. Importer için, bilim her hafta yeni gelişmelerin rapor edildiği bereketli bir alandır. O bir konuyu bulup seçer (zigotlar, oyun teorisi, kuazarlar, retrovirüsler, yapay yaşam vb.) Yalnız bulduğu konunun daha önce kullanılmamış olması önem arzeder. Importer, inandırıcı olabilmek için konu hakkında araştırma yapıp sonra da konuyu bir hikayenin arka planında kullanır.
Bilimkurgu okuyucuların çoğunun bilime karşı doğal bir ilgileri vardır zaten ve bir hikaye de onlar için yeni bilgilere ulaşabilecekleri kolay bir kaynaktır.
Bunun sonucunda Importer hikayeleri zaman zaman iyi öykücülüğün kurallarını ihlal etseler bile iyi satabilirler. Tabii bu türde yapılan genel bir hata, öykünün bazen fazlaca bilimsel makale tarzına dönüşebilmesidir.
Eserlerde tek "ithal" edilenin sadece bilim olmadığı ortada. Tarihsel dönemler, mitler vb. konularda ithal edilebilir, ancak bilimin avantajı, devam eden bir özellik arzetmesinden dolayı bizlere her zaman yeni materyal sunmasıdır.
İyi bir importer, konuyu ithal eder ve sonra da konuyu extrapolasyona tabi tutar. Bilimkurgunun en başarılı "öngörüleri" Importer'lardan gelmiştir.

-The Seer (Gören kimse) : Gündelik bir olay veya duruma bakıyor ve onu yeni ve enteresan bir perspektiften görüyorsanız, siz bir "Seer" sınız. Ve inanın sizden fazla yoktur piyasada. Bu tür yazarlar, konu ve karakter açısından çok fazla şey ortaya koymasalar bile ortama yeni bir ışık getirirler. Bir kitap okuyor ve okuduğunuz birçok sayfadan sonra durup "Yahu ben bunu hiç böyle düşünmemiştim" diyorsanız eğer, birinci sınıf bir "Seer" ile karşı karşıyasınız demektir.
Peki nasıl onlardan biri olabilirsiniz? Pek kolay değil! Çünkü maalesef otoriteler, öğrenilebilen stiller olan "Bandwagoner" ve "Importer"ın aksine bir "Seer" olmanın dünyayı farklı bir bakış açısından görebilecek doğuştan bir yeteneğe sahip olmayı gerektirdiğini düşünüyorlar.

- The Sensitive (Duygusal): Bu tür yazar yanlışlıkla veya kazayla bilimkurgu alanına düşmüştür. Sensitive'ın bilimle filan alakası yoktur, gerçek ilgisi, insani olan veya olmayan duygularadır. Bu türün hikayelerinde bilimsel öğeler hemen hemen yoktur, zaten oldukları zamanlarda da, hikayeleri bu alanın en başarılısı olurlar.

-The worl-builder (Dünya yaratan): Bu tür yazar ne hikayedeki karakterlerle, ne de konuyla ilgilidir. Ağırlık, arkaplandaki yıldız sisteminde, bir gelecek toplumunda, iyi dizayn edilmiş bir uzaylı veya yapay bir dünyadadır.
Burada bilim ön plana çıkar. Dünya yaratıcıların çoğu, dünyalarının gerçekci olabilmesi için epeyi zaman harcar. Zaten bu gereklidir de... Bilimkurgu okurları dikkatli okurlardır. Ve aralarında haberleşmeye de önem verirler. Hikayenizde bir şeyi yanlış yapın, konu hemen size geri dönecektir.

Bu yazar türlerini açıkladıktan sonra otoritelerin tavsiyesine geleyim. Eğer işin başındaki bir yazarsanız, bir Importer olmaya çalışmanızı tavsiye ediyorlar. Çünkü tek yapacağınız, bir bilimsel konu üzerinde okuyarak araştırma yapıp, sonra onun hakkında, temiz bir lisanla bir öykü örgüsü kurmaktır. Çoğu Bilimkurgu yazarı bu mesleğe Importer olarak başladıklarını, zaten böyle olmasaydı, ilk yazılı eserlerini belki de hiç göremeyebileceklerini ifade ederler.

 
Toplam blog
: 17
: 487
Kayıt tarihi
: 22.03.16
 
 

Okur yazar, Kadıköy'lü... ..