Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Engin Şahin Karadeniz

http://blog.milliyet.com.tr/shaka35

13 Ağustos '08

 
Kategori
Alternatif Enerji
 

Bio yakıt kurtarıcı mı?

Bio yakıt kurtarıcı mı?
 

Bioyakıt dünyayı kurtaramaz.


Karbon salınımın artması sanıldığı gibi oksijeni tüketen kaynakların artması ve doğaya karbon salınması anlamına tam olarak karşılık gelmez. Aslında bahsi geçen konu yer altında beklemekte olan karbon kaynaklarının çıkartılarak yer üstüne atılması anlamındadır. Hiç bir yeraltı karbon bileşiği çıkarmamış olsaydık. Sadece tarımcılık ile oluşan karbon bileşiklerini kullanmış olsaydık salınım kirliliğinden bahsetmemiş olurduk.

Bilinen doğal çevrimimiz var. Daha ortaokulda iken gösteriyorlar. Bitkiler güneş enerjisi yardımı ile karbondioksit'i özümsüyerek besinlerini oluşturur ve atık olarak ta oksijen salınır (Fotosentez). Biz diğer canlılar da bu oksijeni diğer karbon bileşenler ile yakarak kendimize enerji sağlar ve atık olarak karbondioksit üretiriz. Her iki çevrimi yapan bu iki ünite yer üstü adı verilen bölgede yaşadığı için doğal bir denge yaratılmış olur. Oysa bu doğal çevrimin haricinde yer altında bulunan karbon bileşiklerini çıkarıp yakarak atık karbondioksit ve diğer bileşenleri yerüstünde salındığında doğal çevrime ek yük getirir. Doğanın bu eki tüketmesi olanaksız olarak görünmekte.

Bioyakıt ise her nekadar karbondioksit bileşiklerini doğaya salsa da yerüstü çevriminin bir parçası olduğu için daha temiz yakıt olarak görülmektedir. Doğayı sevenlerimizin bu tip yakıtlar kullanarak çevreye vereceği katkıları bekleriz. Bioyakıt için gerekli olan mısır veya benzeri nişasta ve şeker yüklü besin maddelerinin mayalanarak alkol üretimi ile sağlanır. Bu alkol ki genel olarak etanol kullanılır direkt olarak yakılabilir olmak ile berber yağ ile bileşime girerek BioDizel haline getirilebilir. BioDizel üretiminde ki fark bu üretim safhasında atık olarak gliserin de oluşur. Artık onu ne yaparız bulucağız birşeyler.

BioDizel atık kızartma yağlarından yapılabildiği gibi, yağ bitkilerinden elde edilen yağlar ile de imal edilebilir. Her iki safhada da oldukça doğaya saygılı bir yakıt üretimi başarılmış olur. Fakat kazın ayağı öyle olmuyor. Bu yakıt için bitkilerin yetiştirileceği alanlar gereklidir. Çiftçiler tarım için kullandıkları araziden çalarak bioyakıt tarımına girişmişlerdir. Bu tip tercihler de besin maddelerinin daha az ve pahalı olmasına yol açmış ve açlık yaratılmıştır. Tersinir durumda da çiftçilerin tarım arazisine dokunmasa bile yakıt için ek alanlar açması orman kaybına dolayısı ile oksijen yaratıcısının eksilmesine yol açmaktadır. Böyle bir olayda CO2 seviyesini yine arttırmaktadır.

Anlaşılacağı üzere karbon çevrimi çok hassas bir dengeye sahiptir. Üzerinde yapılan her cinsten oynamalar sonucunda denge giderek bozulmaktadır. Aslında kabahatin ana sebebi kaynakların tüketim şeklinden kaynaklanmaktadır. Kaynağı ne şekilde olursa olsun gereksiz şekilde büyütülen motor hacimleri, tekil kullanımlar ile gereksiz yere enerji israfı, az enerji harcayan tasarruflu sistemler yerine çok enerji harcayan araçların kullanımı israfı ve CO2 salınımı arttırmaktadır.

Zannederim dünya üzerindeki dengelerin son safhalarına geldik. Bu safhadan öte kullanım zevk ve niteliklerinde toplu bir değişime ihtiyaç vardır. Genel olarak atık üretmeyen veya üretilen atıkların bir şekilde çevrime dahil edilmesi değişim şartlarını kolaylaştıracaktır. Moda etkisi, kapitalizmin tüketime arttırıcı özelliklerine dayanan sistemler terkedilir şartlara gelmektedir. Daha kolay yolu, yolunu bulabilirseniz tabi oğul verme olayı ile tüketimi düşürmek olabilir. Elbetteki buradaki uçuk bir öneri ama sadece sinemalarda izlediğimiz bu olayları gerçekleştrmek zorunda kalacağımızı düşünmekteyim.

Buradan bahsi geçenler ile yapılan çıkarımlarım bioenerjinin bir kurtarıcı değil bir PLASEBO etkisinden başka hiçbir etkisi olmadığıdır. En iyi çözümler alternatif enerji kaynakları olacaktır. Güneş enerjisi, Termal enerji ( bu enerji çeşidi ülkemizde oldukça iyi kullanılabilir), hidroenerji, dalga enerjisi. Bahsedilen bu enerji çeşitleri gerçekten tam bir saflığı temsil etmektedir. Ortak yanları ise elektrik çevrimidir. Elektrikli tüketim kaynaklarını kullanarak bu kirliliğin ve denge bozulmunun önüne geçebiliriz. Arabalarımız elektrikli olduğu gün dünyayı kurtarmış olacağız. Saygılarımla...

 
Toplam blog
: 42
: 5769
Kayıt tarihi
: 14.07.08
 
 

Bazen icatci, bazen inatçı, hayatın her tonunda yürüyüp giden biriyim. Amatör fotoğrafçılık son m..