Bir Dünya Görüşü

Bütün dünya görüşleri, insanlığa kendi görüşünü benimsetmek için, bölge bölge insan yapılarına göre kendi görüşlerini ortaya koyarak, resmi veya gayri resmi olarak kendi görüşünde olan kendi milletinden bir insan haline getirmek için uğraşmaktadırlar. Bunun için psikolojik ve fiziksel bir savaş verilmektedir. Peki milli ve manevi değerler etrafında kenetlenmeye çalışan, bunu davası bilen kişiler kendi görüşlerimizi nasıl ortaya koymalıyız? Evet, insan yapısına göre görüşünden tavizsiz şekilde ama kendi görüşünden olsun veya olmasın herkesin sıkıntılarını, özelliklerini ve seviyelerini bilerek ortak bir payda da birleştiren bir yol bulması gerekmekte değil midir? Eğer sizlerde benim gibi “Evet!” olması gereken budur diyorsanız, günümüzle tarihin tecrübelerinden harmanlayarak ortaya koyduğum acizane fikirlerimi anlatmaya çalışayım;

     Çocuklara, gençlere ve yetişkinlere yani yaş gruplarına göre ayrı ayrı hitap edecek, onların dil, ihtiyaç ve meselelerini çeşitli biçim, araç ve tekniklerle anlatabilmek gerekir.

     Bulunduğumuz çağa göre en çok kullanılan basın, yayın ve haberleşme araçlarını, ulaşmak istediğimiz kesimin ihtiyaçlarına göre seçmeli ve en iyi şekilde kullanmak gerekir.

     Kendi benliğinden taviz vermeden dosdoğru yürürken tüm nesillere hitap etmenin yanında, yetiştirerek doğru hedeflere doğru istekle ve samimiyetle götürebilmelidir.

     Kendi görüşünü eksiksiz ve tam şekli ile hak olduğunu, hakkın yolunda olduğunu açıkça ifade etmelidir.

Hepimiz açıkça görüyoruz ki, haklı davalar, doğru fikirler ehliyetsiz kişilerce başarısız duruma veya daha iyi olması gerekirken kendisini ve görüşünü yerinde saydırmaktadır. Haksız davalar, bozuk görüşler ise güçlü kişiler ve kadrolar elinde yol alarak büyümektedir. Bu büyüme de insanı tanımalarından, eğitimlerinden kaynaklanmaktadır. Milliyet ve maneviyatla yoğrulmuş bizler ise, ne yazık ki insanı tanımıyor ve kendimizi eğitemiyoruz. Son yıllarda söylenen ekonomik gelişmenin yanında batı sempatisinin temel sebebi budur. En büyük hatayı da gençler konusunda yapıyoruz. Gençler bir milletin en dinamik, en enerjik, en kuvvetli insan topluluğudur. Gençleri doğru tanıma ve eğitme demek bir milletin yükselişi demektir. Ne yazık ki bizden çok din ve devletimizin düşmanları bunu anlamış ve bizim gençliğimizi kendi emellerine alet etmek üzere basın, film, dizi vs. kullanarak kandırmaktadır.

Ülkemizde ve sınırlarımızda son zamanlar da meydana gelen olaylar bize tekrar bu gerçekleri hatırlatmalıdır. Unutmamalıdır ki, hak olduğuna inandığımız görüşleri kendi milletimize tam manasıyla aşılayabilirsek, Türkistan’da, Kazakistan’da, Türkmenistan’da, Azerbaycan’da, Filistin’de ve Bosna’da … dünya görüşümüz olarak ifade ettiğimiz, dedelerimizin bağlı kalarak, cihan devleti kurduğu bu özelliklerle yoğrulmuş bir Türkiye bekleyen milyonlarca insan vardır.

http://www.ilimtagi.com

http://www.instagram.com/halil_ibrahim_arvas/

http://www.twitter.com/hi_arvas

http://www.facebook.com/hi.arvas