Bir muallimin hatıra defteri 39 : Kaçan Yunanlılar Balıkesir'de misafir...

(Çocukların kafaları müthiş karışık; bir yandan Cebir, Hendese, Tabiye dersleriyle boğuşup duruyorlar. Diğer yandan da Balkanları alt üst eden Alman ordularını izlemekte güçlük çekiyorlar. Alman orduları Yunanistan’a da girmiştir ve önünden kaçan Yunan askerleri Türkiye’ye göç etmişlerdir…)

12.Nisan.1941
Bu gece pek rahat uyudum. Geçen karne notlarımı öğrendiğim gece ile bu geceyi mukayese ederek yatakta düşündüm. Geçen sefer  az kalsın merak ve düşünceden hasta olup hayata veda edecektim. Çok şükür Cenabı Allah bu sefer yüzümüzü güldürdü. İnşallah Cebir, Hendese, Tabiye, gibi diğer derslerimi de  yine Allahın yardımıyla düzeltmek için uğraşacağım. İnşallah muaffak olurum.

Dört gün sonra tatil olacağız. Bugünlerde Yunanistan’da, Balkanlar’da müthiş muharebeler cereyan ediyor. Yunanlılarla Sırplar ve İngiliz askerleri Almanlara karşı kahramanca muharebe yapıyorlar.

Birkaç gün evvel memleketlerini Alman askerleri işgal etmeleri dolayısıyla Dedeağaç tarafındaki Yunanlılar Türkiye’ye iltica etmişler ve biz kaç tren dolusu Yunan mültecisini Trakya’dan buraya (Balıkesir’e) getirdiler. Buradan da Ayvalık’a ve oradan da Yunan adalarına gideceklermiş.

Bugün buradaki Yunan misafirleri, içlerinde iki lise direktörü, müfettiş, profesörlerden mürekkep kalabalık bir grup Mektebimizi ziyarete geldiler.

Mimar Sinan’ın ölümünün yıl dönümünde anma  töreni yaptık. Misafirler yemekte bulundular. Yemekhane kapısından içeri girdikleri zaman onları alkışladık. Müfettişlerden en kıdemlisi, zavallı bizim alkışlamamızdan ağlamış. Herhalde memleketinde kendi talebelerini hatırlamış olacak.

Cebirci ve Tabiyeci imtihan ve müzakereler yaptılar.

Hava yağmurlu. Ablama mektup yazacağım fakat elim deymiyor. Şimdi Coğrafya salonundan geldim. Emir Han Bey’in vazife olarak verdiği, iktisadi Hindistan haritasını bitirdim.

13.Nisan.1941
Akşam Mektepten, istasyona gelecek Yunan askerlerini karşılamak için izin verdiler. Galip’le ikimiz bir müddet şehirde gezip dolaştıktan sonra istasyona gittik. İstasyonda Konya’dan-Susurluk’a geçen bir piyade alayını selamladık ve selametledik.

Diğer bir trende de Yunan askerleri Bandırma tarikiyle Yunanıstan’dan gelmişlerdi. Bu askerlerin hepsi bir ağızdan “Yaşasın Türkiye ve Türk Milleti- Zita Türkiye..”diye bağırıyorlardı. Vali ve generalimiz teftiş etti. Ana baba günüydü… Türkçe bilenleriyle görüştük.

16.Nisan.1941
Bugün derslerimiz kesiliyor. Bir ve ikinci saatlerde Fizik öğretmenimiz diğer derslere çalışmamız için izin verdi. Üçüncü saat,  “Edebiyat” dersinde bazı mecmualardan şiirler okuduk. Dördüncü saat, Askerlik dersinde Üsteğmen ile ders mevzuları üzerinde konuşma yaptık. Fakat son ders Pedagoji öğretmenimiz, bu gün diğer sınıflarda hep müzakere yaptığı için bizi de müzakere etmesi muhakkaktı. Neyse Ziya Bey sekiz on arkadaşı müzakere ederek kanat notu verdi. Çok şükür beni kaldırmadı.

Akşam, samimi arkadaşım Galip Ünal ile Halk Sinemasına giderek, “Allahın cenneti” filmini gördük.

Böylece 1940-1941 ders yılı nihayete ermiş oldu.

Askeri ve siyasi vaziyetlerin karışık olması dolayısıyla bu yıl askeri kamp yapılmayacak. Yarın  Muallimler Meclisi toplanarak mukadderatımızı tayin edecekler. Yarından sonra da Sözlüye kalanlar ve sınıf geçenler ilan edilecek.

Mali durumu düzgün olmayan veya kimsesiz arkadaşlardan bazılarının yaz tatilini Mektepte geçirebilecekleri bildirildi.

(Bu sıralarda dışarıda neler oluyor: 10.Nisan.1941.Almanya, İtalya, Macaristan ve Bulgaristan üye olmayan Yugoslavya’yı işgal etti. 12 Nisan – Alman 2. Ordusu, Yugoslavya’nın başkenti Belgrad’a girdi.Yugoslavya 17 Nisan’da teslim oldu. Almanya ve Bulgaristan, İtalya’yı desteklemek için Yunanistan’ı kuşattı ve girdi. 22 Nisan 1941 - Yunanistan, teslim oldu.)