Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Aralık '17

 
Kategori
Borsa
 

Borsada Türklerin Payı

Borsada Türklerin Payı
 

Ekonomik gelişmenin önündeki engellerin en büyüğü sermaye birikimi yetersizliğidir.

Kapitalist sistem bu sorunun aşılması için geniş halk kitlelerinin birikimlerinin bir araya getirilmesinin yollarını araştırmış ve bulmuştur.

Konuyu teknik detaylara boğmadan özetlemeye çalışalım ki, “halk” da konuyu anlasın.

Tasarrufların bir araya getirilerek yatırıma yönlendirilmesinin araçlarından biri bankacılık sistemi ve bir diğeri ise halka açık şirketleşmedir.

Halka açık şirket, en basit tanımla, çok sayıda kişinin tasarruflarını bir araya getirerek ortak oldukları şirket demektir.

Mevzuatımıza göre ortak sayısı 100’ün üzerinde olan şirketler ve hisse senetlerini halka arz eden (halkı şirkete ortak eden) şirketler “halka açık şirket” sayılır.

Hisse senetlerinin halka arz edilmesi (halkın şirkete ortak edilmesi) için önce şirketin kurulması gerekir.

Sonra halktan parasını verecek olanlar, şirkete ortak edilir.

Bunu yapmak için ortaklık paylarının (buna hisse senedi deniyor) halka satılması gerekir. Şirket sermayesi bu şekilde oluşturulur.

Halkın, halka açık şirketlere ortak olmak için hisse senedi alabileceği ve sonra bu hisse senetlerini kendi aralarında alıp satabilecekleri yer “borsa”dır.

İstanbul borsasında piyasa değeri 174 milyar ABD doları olup hisseleri bu şekilde işlem gören 405 şirket var.[1]

Bu şekilde milyonlarca kişinin birikimleri bir araya getirilerek kurulacak devasa şirketler yoluyla  büyük yatırımlar için imkan sağlanmış olur. Yani böyle varsayılır.

Ama ve fakaaat, bu işler böyle olmuyor.

Borsada alım-satıma konu olmaya başlayan şirket ortaklık paylarını parası olanlar geliyooor ve topluyor.

O parası olanlar da “yabancılar” oluyor[2].

Hemen belirtelim ki “milyonlarca kişinin bir araya geldiği doğru.

Borsada 1 milyon 41 bin yatırımcı kişi var.

Bunların 1 milyon 31 bini yerli, 9.500’ü yabancı yatırımcı.

Yani yatırımcıların binde 1’i yabancı, binde 999’u ise Türk.

Ancaaak, borsadaki toplam yatırımcı sayısının sadece binde birini oluşturan o yabancı yatırımcıların borsamızda sahip oldukları pay % 61’dir.

Bunlardan 10 yabancı yatırım fonu ve 10 yabancı şirket, borsamızın yüzde yirmisine sahip. İlk 100 yabancı şirket ve ilk yüz yabancı yatırım fonu ise borsamızın yüzde 44’üne sahip.

Borsadaki toplam yatırımcı sayısının binde 999’unu oluşturan 1 milyon 31 bin kişiden oluşan yerli yatırımcının sahip olduğu pay iseee sadece  % 39’dur.

Bu 1 milyon  31 bin yerli yatırımcı da sizi yanıltmasın. Bunların da sadece 4472’si milyoner yatırımcı ve borsamızdaki yerli payının yüzde 57’sinin sahibi de bunlar…

“Borsada Yabancı Payı” kavramı terminolojide sıkça kullanılmaktadır. Manzara göstermektedir ki, borsamız zaten yabancıların elindedir. Bu durumda “yabancı payı” kavramı yerine olsa olsa ancak “Türk Payı” kavramı kullanılabilir.

İşte her gün ekonomi haberlerinin “uçtu uçtu uçtu…”, “düştü düştü düştü” diye yaygara yaptıkları borsa indekslerinin iplerinin kimlerin elinde olduğu bu tablodan net olarak anlaşılıyor.

Borsamızın yüzde 61’i bir avuç yabancının ve kalanı da (kaçının yabancıların temsilcilerini olduğunu bilmediğimiz) yine bir avuç milyonerimizin elinde olduğunu bilirsek, borsa indekslerindeki iniş-çıkışların reel ekonomideki gelişmelerle hiçbir ilgisinin bulunmadığını, indekslerin sadece ve sadece ipleri ellerinde tutan bu bir avuç para ve güç sahibinin çıkar hesaplarına ve “oyun” oynama arzularına göre belirlendiğini de sanırım anlamış oluruz.

Ve bu oyuncak, sahiplerine, ihtiyaç duymaları halinde, borsa indeksini çökerterek veya uçurarak söz gelimi döviz ve faiz pıyasalarına da hareket ve yön vererek ülkemizle kedinin fareyle oynadığı gibi oynayabilme gücü verdiğini de dikkatlerden kaçırmamalıyız.

Darbeler sadece FETÖ’lerle olmak zorunda değil… Gözümüzü açmalıyız.

 

Kenan IŞIK

 
Toplam blog
: 432
: 2964
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

Mülkiye mezunuyum. Emekli müfettişim. Ankara'da yaşıyorum. S'oligarşi isimli kitabı yazdım. Kitap..