Bu fikir özgürlüğü değil!

Almanya'da bir şehir düşünün: Mesela Dresden.. Neonazilere mensup bir grup gelip bu şehrin göbeğindeki bir ilçeyi yüzlerce militanla işgal edecek. Hendekler kazıp, mevziler, barikatlar düzenleyecek.Ortalığı mayınlarla, bubi tuzaklarıyla donatacak. Sonra da " Burada ne yaptığınızı sanıyorsunuz?" diye soran Alman devletinin polis ve askerlerine otomatik tüfeklerle, roketatarlarla ateş açıp birçoğunu öldürecek. Hatta Alman vatandaşlarını evlerinden çıkarıp duvarlarını delecek, mevzi yapacak, üst katlarda keskin nişancı konuşlandıracak.

Akla ziyan böyle bir durumda eminim ki bütün Almanya ayağa kalkar, ne kadar ordu ve polis birliği varsa buraya yığar ve bu teröristlerin üzerine çullanırdı. Bütün NATO, Batı Dünyası Almanya'nın arkasında durur, akademisyen, aydın vs.kim varsa  meşru devlet güçlerinin arkasında  saf tutardı. Hiç kimsenin fikir özgürlüğü diye "Çocuklar ( PKK'lı militan çocuklar mı? )  Ölmesin" diyerek devletin meşru güçlerini yıpratıp, teröristlere nefes aldırmayı düşünmezdi.

Ancak ne yazıktır ki ülkemizde böyle olmadı. Hangi amaçla ki, kendileri fikir özgürlüğü diyor, bir araya gelen bir grup akademisyen devletten değil, ilçeleri yangın yerine çeviren, uykudaki insanları, çoluk çocuğu ve hatta bebeleri bile katleden PKK'dan yana oldular.Ne hazindir ki, "Çocuklar Ölmesin" diye ortaya atıldıkları gün PKK devletin lojmanını havaya uçurup uykudaki bebekleri öldürdü.

Kusura bakmasınlar, biz böyle bir fikir özgürlüğüne inanmıyoruz. Zaman zaman iktidarların bazı uygulamalarına aydın sorumluluğuyla karşı çıktık ama bu son girişimin Ortadoğuyu kan gölüne çeviren İŞİD'i desteklemekten hiçbir farkı yok.

Bu ülkenin gerçekten özgür bir ülke olması için önce bu insanlık, bu halk düşmanı örgütlerden kurtulması gerekiyor.

Bunun yolu da her halükârda onları lanetlemekten geçer" Çocuklar ölmesin" söylemiyle sıkıştıklarında yardıma koşmakla değil.