Çanakale' de İki Adam

        ÇANAKKALE’DE EŞEKLİ İKİ ADAM

     Sevgili okuyucularım,

Bu yıl Çanakkale Zaferimizin 105. Yılı Conora Virüsün gölgesi altında kutlandı. Aslında 18 Mart 1915 yılı dünya tarihinde önemli bir gündür. Bu tarihi günde muhteşem bir zafer kazanıldı.  Tarih yapraklarına  “ Çanakkale Geçilmez  “ denildi. Çanakkale Savaşlarında 253 bin, kimine göre 257 bin şehitler verdik. Başta Gazi M. Kemal Atatürk olmak üzere, hepsini saygıyla ve rahmetle anıyorum. Mekânları cennet, gül gülistan olsun. Bu kahraman şehit ve gazilerimize şükran borcumuz vardır.

Çanakkale Zaferiyle ilgili birçok anılar ve hatıralar vardır. Bunlardan Çanakkale’ de İki Eşekli adamdan”  söz etmek istiyorum.

          BİRİNCİ ADAM:

Birinci adam bizim taraftan, 35. Piyade Alayının 2. Bölüğü’nde saka eri olarak görev yapan Hayrabolulu Hüseyin Topuz’dur. Hüseyin sorumluluk duygusuna sahip görevine bağlı kahraman bir Mehmetçiktir.  1915 Ağustosun yakıcı sıcağında cephede dövüşen asker arkadaşlarına ve subaylarına eşeğine yüklediği fıçılarla dağlardan, pınarlardan su taşıyan bir erdir.  Günlerden bir gün Hüseyin,   pınarlardan doldurup eşeğine yüklediği su fıçılarını, akşama kadar süren şiddetli çarpışmalar yüzünden, arkadaşlarına ulaştıramamıştır. Eşeği ile birlikte bir çukurun içine saklanıp düşman ateşlerinden kendini korumaya çalışmıştır. Susuzluktan yanan arkadaşlarına bir an önce su götürememiştir.  Bu arada yolunu da şaşırmıştır. Bu arada iki düşman askeriyle karşılaşıyor. Hüseyin işin fecaatini anlamıştır.  Soğukkanlılığını yitirmez, zekâsını kullanır. “ Su fıçılarını göstererek el ve kol hareketleriyle bu suları subaylarınıza hediye olarak getirdim ”diyerek kurtulmayı böylece başarır. Susuzluktan kıvranan  İngilizler adeta bayram ederler. Hüseyin’ i   ağırlarlar. O gece yanlarında misafir ederler. Düşman subayları da ona ilgi gösterip suya karşılık düşmanın verdiği çikolatalar, konserve kutuları, bisküvi kutuları ile Türk siperlerine yaklaşır. Durumu arkadaşlarına ve subaylarına anlatır.” Kusura bakmayın gardaşlarım, der, hele siz bunları  yiye durun, iki saate kalmaz ,hepinizin matarasını  doldururum evvelallah “ der  fıçı yüklü   eşeğiyle   su almak üzere  uzaklaşır.     Hayrabolulu Hüseyin Topuz’un öyküsünün özeti bu.

                    İKİNCİ ADAM:

Jopn  Simpson Kirkpatırcık, karşı taraftan  bir sıhhiye eri. Yaralı askerleri taşımakla görevli. 25 Ağustos çıkarması sırasında adını duyurmayla başlamış. Önce bir eşek bulmuş kendine.  Yaralıları eşeğine bir heybe gibi koyup sahra hastanesine taşırmış.  Ateş altında yüzlerce yaralıyı kurtarmış olduğu söyleniyor. Eşeğine de Murphy adını takmış. Yine bir gün yaralı taşırken isabet eden bir kurşunla hayatını yitirmiştir. Mezarı Gelibolu Yarımadası’ndadır. Avusturya askeri tarihinde Simpson adı bir efsane olmuştur.

Büyük asker, büyük devlet adamı ve üstün nitelikleriyle onurla andığımızı  Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün   Çanakkale de ölen askerler için 1934 yılında  verdiği  bir kısa demeci vardır.  Duygulanmamak mümkün değildir.  O günlerin anısına Atatürk’ün bu sözlerini buraya almak istiyor ve şehit ve gazilerimizi bir kez daha minnetle ve şükranla rahmetle anmak istiyorum.

Atatürk’ün mesajı aynen şöyledir:

Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız.  Huzur ve sükun içinde uyuyunuz.  Sizler, Mehmetçiklerle yan yana koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen Analar!  Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır. ( 1 )

                                                                         Gazi Mustafa Kemal  ATATÜRK 

1-Umurlu’dan Çıktık Yola -  M. Kemal Yılmaz-  2001-İsanbul

-----------------------------------------------------------------------------------

NOT: Bir düzeltme: 18 Mart 2020 tarihli Söke Ekspres gazetemizde  “Çanakkale Zaferi’nin 105 Yılı “ münasebetiyle bir  yazım daha yayımlandı. Adı geçen yazımın son paragrafında Çanakkale Zaferinin 104. yılı sehven yazılmıştır. Aslı 105. yılıdır. Düzeltir,  siz değerli okuyucularımızdan özür dilerim.

   Abdülkadir  GÜLER 

   18  Mart 2020- SÖKE