Cem yılmaz İstanbul’un tanıtımını yapsın

Günümüzde, yapılan bir iş/üretim olsun, ya da sadece bir kişinin kendisi olsun, tanıtım çalışmaları ve halkla ilişkiler büyük önem taşıyor. Tanıtımın ve pazarlamanın yeterli olmadığı bir iş, çok kaliteli olsa bile doyurucu satış rakamlarına ve hedef kitleye ulaşamıyor

Bunun en iyi örneğini şu günlerde vizyona giren iki ayrı filmde görebiliriz. Bir tanesi yönetmeninin battığını söylediği “Devrim Arabaları” filmi, diğeri “uzaylı yontma taş adamının karısının yaratık doğurma” sahnesiyle 1 yıl öncesinden tanıtımına başlanan “Arog”. Aylar öncesinden TV reklamları, Telekom’un katkılarıyla dönmeye başladı. Hem Arog un hem de Telekom un reklamını aynı filmde yapılarak, bir taşla iki kuş vuruluyor

Diğer yandan Cem Yılmaz NTV’de spor programına katılarak 2 haftadır futbol yorumları yapıyor. Tabii ki önce Arog fragmanı ekranda görünüyor.Cem yılmaz tanıtım ve PR işini gerçekten iyi yapıyor ve Arog’un gişe rekorunu garantiye alıyor.

Tanıtımdan nasibini alamayan, kendini duyuramayan Devrim Arabaları ise seyirciye yeterince ulaşamadı. Örneğin ben, bu filmi Aydın Sevinç’in bloğundan öğrendim, henüz izleyemedim.

Arka arkaya filmlerin vizyona girdiği ve patlama yaşayan Türk filmi sektör oyuncularının de artık daha planlı olarak düşünmesi, ürün çıkmadan konuşulmasını sağlayıp seyircide sinemaya gitme isteği ve merak yaratmalıdır. Böylece insanlar o haftalık programında filmi görmeye de zaman ayıracaklardır.

Bütün bu işleri ve tanıtım planlamalarını Cem Yılmaz’ın çok başarılı bir şekilde kotardığı açıktır. Buradan yola çıkarak İstanbul tanıtım elçisi olarak kendisinin önemli katkılar sağlıyacağını düşünüyorum.

Zira geçen bir ay içinde iki kez yaptığım İstanbul seyahatinde bir tane bile yabancı turiste rastlamadım. Ne Taksim meydanında, ne boğazda, ne de müzelerde. Gönül isterdi ki bu şehir turist kaynasın. Bu nasıl mümkün olacak? Taksim/Sultanahmet meydanında daha hala anlaşılır bir şehir haritası bile yok, yabancı dilde yeterli açıklamalar yok. En basiti, hala belli merkezlerden kalkan ve kulaklıklarla şehrin yabancı dillerde tanıtımının yapıldığı gezi otobüsleri bile yok.

Ülkelerin tanıtım filmleri Eurosports gibi kanallarda gösteriliyor, biliyorsunuz. Hırvatistan, Yunanistan gibi ülkelerin tanıtım filmleri yanında bizimki oldukça sönük kalıyor.

İstanbul 2010 Kültür Başkenti için yapılacak çok iş ve üretilecek çok fazla proje var.