CHP den beklenenler…

CHP genel başkanı sayın kemal Kılıçdaroğlu seçim çalışmalarına hızla devam ediyor. Aynen diğer partilerde de gördüğümüz durum bu. Yani başkan her şeyi üstleniyor, koşup kovalıyor, sanki diğer yönetici ve görevliler bir tarafta uyuyor. Bu muhakkak ki böyle değil. Parti başkanının arkasında çalışan çok geniş bir kesim olduğuna inanıyoruz. Veya öyle olduğunu düşünüyoruz. Bu görüntü lider egemen bir parti için çok normal. Zira onlarda parti başkanı ve ona biat edenler vardır. Bu bakımdan bu türlü bir görüntü normaldir. 

Oysa CHP bir sosyal demokrat partidir. Sosyal demokrat çalışma sisteminde bir birliktelik, bir ekip çalışması, bir iş bölümü vardır. CHP de bunların muhakkak hepsi vardır. Ancak daha fazla ön plana çıkarılmasında yarar olduğunu düşünüyoruz. Sosyal demokrat bir kişi “ben oyumu verdim, artık parti ne yaparsa yapsın” diyemez. Kendisi de parti içinde bir gönüllü olmak durumundadır. Sosyal demokrat kişi politika ile bizzat ilgilenmek durumundadır. Zira politika ile ilgilenmeyenlerin, kendilerini yetersiz birileri yönetiyorsa söyleyecek sözü olmadığını bilmek zorundadır. 

CHP nin bedelli askerlik ve askerliğin kademeli olarak minimum seviyeye indirilmesi söylemleri, kamuoyu vicdanı yaralanmamak kaydı ile doğrudur. CHP bir an önce bu konuda yasa teklifi hazırlayıp meclise verilmelidir. 

Sosyal demokrat bir parti emekçi ve gençlikten kendini soyutlayamaz. Sağlık emekçilerinin yaptığı mitinge CHP milletvekillerinin destek vermesi yerinde ama yeterli değildir. Bu konuda ve gençliğin örgütlenmesi konusunda çok daha aktif çalışmalar yapılmalıdır. Sosyal demokratların aldıkları nefes emekçilerdendir. Dolayısı ile çok daha fazla ve örgütlü olarak emekçinin yanında olmalıdırlar. 

HES lerde yöre halkları uzun zamandan beri direniyor. CHP daha aktif ve örgütlü olarak o insanların yanında olmalıdır. 

Aile sigortası adı altında yoksul ailelere yapılacak yardımlar miktarı ve biçimi itibari ile olumludur. Bankadan yardımını alan kadın kendini kimseye borçlu ve aşağılanmış hissetmez. Ancak bu tedbir belirli bir süre için faydalı olabilir. CHP den beklenen hakça bölüşme ve hakça ödemeyi çalışır hale getirmesidir. 

2002 yılında Türkiye’de 4 adet dolar milyarderi varken bu sayı bu gün 38 e çıkmıştır. Diğer yandan yoksul sayımız resmi rakamlara göre 13 milyon civarındadır ki Türkiye’de bu tür rakamlarda doğruya yaklaşabilmek için en az iki ile çarpılması gerekir. Bu tablo şunu teyit ediyor. Emperyalist sistemin bir uygulaması olan zenginden vergi almama politikaları bu noktaya gelmemizde büyük etkendir. CHP herkesten kazancı oranında vergi alacağını taahhüt etmelidir. Ancak bu şekilde emekçiler ve fakir halk acımasız vergilerden kurtulabilir. 

CHP Türkiye’nin yeniden üretim yapmaya başlayacağını, iktidara geldiklerinde üretim artması için her türlü aracı kullanacağını, özellikle kalkınmada geri kalmış bölgelerde kamu iktisadi kurumlarını veya benzerlerini kuracağını taahhüt etmelidir. 

Bu çizgideki bir çalışmanın yeni bir bağımsızlık ve kalkınma savaşı başlatacağını düşünüyoruz. 

İzmir 2011-03-13