Cumhurbaşkanını Halk seçiyormuş, insaf, edep ya hu!

 Bilindiği gibi ülkemiz bir seçime gidiyor. İyi hoş güzelde, nasıl bir seçime gidiyor. Ne seçimi. Cumhurbaşkanlığı seçimi.Buraya kadar tamam da, kimi seçeceğim nasın seçeceğim dedim.Allah (cc) emrine uymam gerekliliğini bildiğim için Besmele çektim  ve okumaya başladım. İlk olarak önüme   bir kanun çıktı. Bu kanun CUMHURBAŞKANI SEÇİM Kanunu. Ne Zaman yasa çıkmış neyi içeriyor dedim .Besmele çektim okudum.  Kanun N0: 6271 Kabul Tarihi: 19.01.2012  Resmi Gazetede Yayım Sayısı: 28185 Resmi Gazete Yayım Tarihi:. 26.01.2012 . Bence sizde  okuyun . MADDE 2 (1) Cumhurbaşkanı halk Tarafından seçilir  ifadeyi kapsıyor. Yaşasın dedim. Halk dediği ben ve benim gibi insanlar seçecek. Baktım ki  böyle değilmiş. MADDE 6 – (1) Kırk yaşını doldurmuş ve yüksek öğrenim yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip her Türk vatandaşı Cumhurbaşkanı seçilebilir. MADDE 7- (1) Cumhurbaşkanlığına Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis dışından aday gösterilebilmesi en az yirmi milletvekilinin yazılı teklifiyle mümkündür. Her bir milletvekili ancak bir aday için teklifte bulunabilir.

Kanunu okuduğumuzda birçok detayın olduğunu görüyoruz. Bu üç madde çok önemli olduğu için aldım. Bu maddeler  teorik olarak sankim eşitliği getiriyor gibi gösteriyor. Pratiğe baktığımızda bunun böyle olmadığını görüyoruz. 2000 yılı sayımlarına göre 40 yaş üstü kişi oranı ortalama %26. Seçilme özelliklerine sahip olan oranı ile istatistiği bulamadım. Fakat daha düşüktür. Fakat biliyoruz ki yüz binin üzerinde bir rakam vardır. Bu kadar çok kişi içinde acaba kaçı bu hakka sahip olabilir diye bakmamız lazım. Teorik olarak bende bu hakka sahibim. Ama bu hakka sahip miyim. Cevap nettir ve HAYIR dır. Çünkü en az 20 milletvekili önermesi şartı vardır. Ben zavallı kulu hangi milletvekili bilir ki. Kaldı ki bu meclis 4. bir adayı bile çıkarma gücüne bile erişemedi. Parti başkanları üç aday belirledi. İş bitti. Bırakın yüz binlerce insanın teorik olarak bu hakka sahip olmasını. Bu durum demokratik midir diye baktığımızda cevabı acı bir şekilde HAYIR dır.

Gelelim bu öneriyi yapan meclise. Bu meclis daha 1982 anayasasını değiştirememiş bir meclistir. 1982 yılındaki anayasa seçimine bakalım. Seçimde 20.722.602 seçmen sayısı mevcuttur. Bunların 18.718.115  kişi oy kullanmıştır. Seçime katılma oranı  % 90,32 dir. Bu oyların 16.945.545 ‘i kabul oyudur. Kabul oyları seçime katılanların %90,53 ünü , seçmen sayısına göre baktığımızda  ise tüm seçmenlerin % 81,7 sini oluşturur. Hayır oyu verenler ise 1.594.761 dir. Bu seçime katılanların  %8,52 ‘ ini,  tüm seçmenlerin ise  % 7,7 sini oluşturur.  Bu sonuç ortalama 100 kişiden beşi yürekli olmuş ve HAYIR demiştir. Okuma özürlü ve korkan insanlar ise evet demiştir. Bu korkan ve okuma özürlü insanların vebali altındaki 1982 anayasasını bu meclis değiştirme yetisine sahip olamamıştır. Bu meclis kaldı ki 4. adayı bile çıkaramamıştır. Ayrıca bu meclis mevcut seçim sistemiyle seçilmiştir ve seçim sistemi sonucu meclisi sadece parti liderleri belirlemektedir. Bu meclisin oluş şekli zaten mevcut yasadan dolayı hatalıdır.

Sonuç nedir diye bakalım. Diğer seçimlerde olduğu üzere  3-5 kişinin verdiği kararı ve bu karar mevcut üç kişiden ibarettir. Bu seçmen gidecek bu 3-5  kişinin seçtiği 3 kişi içinden seçim yapacak. Buna da halk seçti diyecek.

Kargalar gülmekten ölmeye başladılar. İnsaf ve edep ya hu. Mahşerde bunun hesabını da vereceğiz. Benden söylemesi. Mahşerde zaman uzun. Onlar öyle yaptı diyerek kurtulamayız. Allah(c.c) demeyecek mi “Ben sana akıl verdim. Ayrıca Kur’an da bir çok ayette aklını kullan diye uyardım.  Neden bu aklı kullanmadın diye sorduğunda  ne cevap vereceksiniz. Size tavsiyem bugünden bunun cevabını bu dünyada verin. Veremiyorsanız inanın mahşerde hiç ama hiç veremezsiniz. 74 milyonun vebali olacak. Tabi burada önemli olan noktayı vurgulayayım. ” Şayet Allah(c.c) tan korkuyorsanız” .

www.selcukefendi.com sayfasında yayınlandı.