Cüneyt Arkın Ve Gençler

Cüneyt Arkın’ın son zamanlarda söylediği sözlerden bazıları:

—Gençlik bitmiş, son günlerde katıldığım programlarda, gençler her şeye gülüyorlar. Kültür-sanat konuşunca ise hiçbir şey anlamadan bakıyorlar. Bahsettiği program Beyaz Show.

—Adam koskoca orduyu yeniyor o zaman bir şey olmuyor ben aynısını yapınca olay oluyor. Burada gönderme yaptığı film ise Rambo.

Aslında gençliğin bittiği falan yok. Cüneyt Arkın ile gençler arasında bir hesaplaşma var. Mesele Dünyayı Kurtaran Adam. Gençlerin bu filmi festival kapsamına alıp, alay etmeleriyle ilgili bir sorunu var. Bu da yetmemiş birileri filmi ABD’ye göndermiş. Oradakilerin Turkish Star Wars diye ve komedi dalında satışa çıkarıp filmin fırtınalar koparması bardağı taşıran son damla olmuş.

Öncelikle Cüneyt Arkın ile ilgili bir gerçeği söyleyeyim. Kendisi filmlerin gerçekçi olması için dublör kullanmayan ve bazı sakatlanmalar yaşayan sanatçı. Aynı şekilde diğer sanatçılar filmde dövüş sahnelerinde sinema sanatına uygun dövüşürken, Cüneyt Arkın darbelerin gerçekçi olması için figüranlara gerçekten vuran birisi. Bazı figüranları hastanelik etmişliği var.

Dünyayı Kurtaran Adam konusuna gelirsek; filmimiz araklama sahneleriyle başlıyor. Her fırsatta telif hakları, korsanla mücadele için meclis yollarını aşındıran değerli sanatçılarımız içlerindeki korsanlar için neden mücadele yapmazlar bir türlü anlamadım! Yabancı filmlerin, şarkıların, kliplerin çok rahat alınıp kullanıldığı bir ülke Türkiye. Bir de çalıntı yapanın söz-müzik kısmına hiç sıkılmadan kendi ismini yazdığı bir yerde ayrıca. Galiba bizden geri kalan millet Dünya’nın bu bölgesini ya bilmiyor ya da adam yerine koymuyor?

Cüneyt Arkın neden bu ve diğer filmlerini (tarihi) savunur, bunu da çözemedim. Senaryolar berbat, kostümler berbat, özenme yok, ne yaparsak yapalım nasıl olsa seyredilir anlayışı hâkim filmler. Doğrusunu söylemek gerekirse bu filmleri anne ve babalarımız seyretmişler, sinemaları tıklım tıklım doldurarak. Ama işte zamane gençleri filmin arka planlarına bakmaya bayılıyorlar. Kollarında saat olan yeniçerileri hemen keşfetmişler. Gerçekten inanamıyorum! Paran az olabilir, savaşçı askerlerin azdır ama çekimden önce bu insanlara nasıl giyinmeleri gerektiğini bile önemsemeyen yönetmenler var, “hadi hazır olun” deyip biran önce filmi bitirmeye çalışan. Sinema filmlerini değerlendirirken bugünün şartlarına göre değil, o zamanın şartlarına göre değerlendirmeliyiz. Ancak yine de bir baştan savmacılık göze çarpıyor. Dünya üzerinde moda olan bir film varsa hemen onun uyarlaması yapılıyor. Yaratıcılık yok.

Dünyayı Kurtaran Adam filminin yönetmeni kim? Çoğumuz bilmeyiz ama başrolde Cüneyt Arkın olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu filmin ihalesi yapımcıya ve yönetmene değil Cüneyt Arkın’a kaldı.

Benim fikirlerime gelirsek, Cüneyt Arkın’ın hatası kendisine gelen bu tür filmleri kabul etmesidir. Yaklaşık 400 tane filmde oynamış. Keşke biraz elemeci olsaymış. Ayrıca şartlarını kabul edeceği yerde başka filmleri beğenen insanları suçlaması hiç hoş değil. Bugün Rambo filmini izlemeyen yoktur. Ama herhangi bir sahnesinin saçma olduğu yönünde bir eleştirimiz yoktur tam aksine çok gerçekçi gelmektedir. Oysa aynı anda 5 ok atıp hepsinin ayrı ayrı hedefi vurması çok saçma olup kimseyi inandırmamaktadır. Benim de hoşuma gitmeyen filmleri var. Televizyon kanallarını dolaşırken bir Cüneyt Arkın filmine rastlamışsam, üzerindeki elbiselere bakarım. Modern kıyafetler varsa seyrederim. Değişik kıyafeti varsa hemen kanalı değiştiririm. Cüneyt Arkın ve Fikret Hakan’ın kan davalı iki hasımı oynayıp, hayat şartları yüzünden arkadaş kalmak zorunda kalmalarını işleyen film ise en sevdiğim filmlerinden birisidir. Alageyik filmi de güzeldir.

Yine de Cüneyt Arkın'ı seviyorum. Çocukken bir filminde ölmüştü, gerçekten öldü diye hüngür hüngür ağlamıştım. Cüneyt Arkın benim çocukluğumun bir parçasıydı. Haftada bir yayınlanan Türk Sineması kuşağında Cüneyt Arkın 2–3 ayda bir olurdu. Onun oynadığı gün hayat dururdu. Kerem’im yazısı için http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=42578 nolu bloğu okuyabilirsiniz.