Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Temmuz '08

 
Kategori
Siyaset
 

Darbeye 5 kala

Darbe, bu kez geliyorum dedi ama tökezledi.


Gazeteler ve televizyonlar, "Ergenekon"la yatıp, "darbe" ile kalkıyorlar.

Darbe karşıtları, demokratik bir tavır gösterek, hukukun ve adaletin vereceği kararı bekliyorlar; aynen, AKP'nin kapatılması davası başlangıcında, CHP ve elit bürokratların "hukuka saygılı olmak gerekir" dedikleri gibi.

Ama, AKP'nin kapatılma davası sürecinde, AKP'ye oy verenlerden hiçbir kesim, "AKP'ye ve ona oy verenlere haksızlık ediliyor" diye sokağa dökülmedi. Acaba bu davranış, "hukuka saygının bir gereği miydi?" yoksa, "AKP'ye yüklenen suçların kabulü" anlamına mı geliyordu?

Gözaltına alınanlar hakkında henüz bir iddianame açıklanmadı ama, gazete ve televizyonlar, darbe planları hakkında ayrıntılı açıklamalarda bulunuyorlar. Bunlardan biri de özetle şöyle:

* Darbeciler, 7 Temmuz sabahı, eşzamanlı olarak 40 şehirde "Yargıya sahip çık" mitingi yapacaklar, müdahale olunca da "Polis, laiklerle çatıştı" görüntüsü yaratacaklar ve gerilimi bir anda Türkiye geneline yayacaklar ve mitinglerde polisle silahlı çatışmaya girilecek.

* Eski Jitem mensupları ve itirafçılardan oluşan 30 kadar tetikçi, önemli isimlere seri suikastlar düzenleyecek ve ülke kan gölüne dönecek ve arkasından ORDU GÖREVE ÇAĞIRILACAK.

* Darbecilerin emekli komutanları, eski bağlarını kullanarak Askeri Şüra'da kritik görevlere kendilerine yakın isimlerin getirilmesi için kulis yapacaklar.

* Toplumdaki kaosu daha da derinleştirmek için "ekonomi batıyor" havası yaratılacak. Bunda ATO Başkanı Sinan Aygün önemli rol oynayacak.

Yukarıda, gazetelerden aktardığım özet bilgilerin ayrıntıları, hemen hemen bütün gazetelerde var.

Madde başlarında kullanılan "darbe" sözcüğü, asıl metinlerde "Ergenekon" olarak geçiyor. Ancak, geçmiş tarih ve kültürümüzde, şimdiye kadar lekesiz kalmış bir tarihi destanımızın adını kirletmemek için, bu isim yerine daha uygun gördüğüm "darbe"ciler sözcüğünü kullandım.

Seçimler öncesine dönüp baktığımızda, ellerinde bayraklarla meydanları dolduran "cumhuriyet sevdalısı" insanlarımızın hangi amaca hizmet ettikleri şimdi daha iyi anlaşılmıyor mu?

Kusura bakmasınlar ama, başka bir amaçla tertiplenen bu mitingleri, CHP'nin akıllı siyasileri, nasıl oldu da kendilerine destek olarak algıladılar? Seçim sonrasında, hayal kırıklığına uğramalarının nedeni de, bu yanlış anlama değil miydi?

Bu mitiglere katılan, gerçek cumhuriyet sevdalılarından acaba kaç kişi, bu mitinglerin farklı amacını biliyorlardı?

Bu darbe planındaki, ATO Başkanı Sinan Aygün'ün rolüne gelince.

Son zamanlarda, her türlü gıda maddesiyle donatılmış bir masa başında, Türkiye halkının nasıl aldatıldığını halka anlatan Sinan Aygün'ün, daha da ileri giderek, halkın çoğunlukla izlediği sabah programlarına kadar nasıl uzandığını hatırlarsınız.

Halkımızın neredeyse yarısından fazlasının kullandığı kredi kartları üzerinden bankaların nasıl fahiş paralar kazanarak halkı yosulluğa ittiğini ne güzel anlatıyordu. Biz de sanıyorduk ki, Sinan Aygün, halkını ne kadar çok düşünüyor.

Şimdi anlıyoruz ki, Sinan Aygün, halkı ve ülkeyi bilmem kaç yıl daha geriye götürecek bir planda, kendisine verilen görevi yerine getiriyormuş.

Biliyorsunuz, Sinan Aygün, gözaltına alındığı zaman, gazetecilerin sorduğu "suçunuz ne?" şekilinde bir soruya "Suçumuz Atatürk'ü sevmak" diye yanıt vermişti.

Yapılan bir aramada, Sinan Aygünün yatak odasındaki çelik bir kasada, 2.5 milyon Euro tespit edilmiş. Parayı bulan polis, budağı gediğine oturtmuş;

Aramada parayı bulan ve olayla ilgisi olmadığı için parayı yerinde bırakan polis, "Atatürk'ü sevdiğim için gözaltındayım" diyen Sinan Aygün'e takılmış; "Atatürk'ü seviyorsunuz, ancak kasadaki paralarda Atatürk yok"

Sonuç: Tüm genç arkadaşlarıma sesleniyorum. En azından yakın tarihimizi okuyun. Kulaktan dolma bilgilere itibar etmeyin. Size, "Atatürk, şöyle yaptı, böyle yaptı" diyenlere de inanmayın. Size verilen bilgilerin ilk kaynağına ulaşmaya çalışın. Gözlerinizle görün ve okuyun. Eğer bunu yaparsanız, karşılaştığınız ve size "ilk ve yeni" gibi gelen olayların, çağrıların hemen peşine düşmezsiniz. Yakın tarihimizi okursanız, size sunulanların gerçek amacını çözebilirsiniz.


cdenizkent

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..