Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ekim '08

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Doğa harikası bir ilçe Buldan

Doğa harikası bir ilçe Buldan
 

Resimle konunun anlatımı


Aydın-Denizli karayolunun Köprübaşı ( Denizli istikametine doğru yol alırken Sarayköy’e varmadan 4 km daha geride ) mevkisinden kuzeye doğru saptıktan yaklaşık 20 km sonra Buldan’a ulaşırsınız. Yaklaşık 800 yıllık bir kent olan Buldan tarihi evleri ve doğa güzellikleri ile harika bir kasabadır. Toprak o kadar zengindir ve halkı o kadar cömerttir ki bu nedenle ilk çağlarda adı Boldan olan kasaba Cumhuriyet döneminde Buldan olarak tescil edilmiştir. Sokaklarında çocukluğumun ve ilk gençlik yıllarımın izleri olan kasaba geçirdiği iki büyük yangına karşın eskisi kadar olmasa da hala doğa güzelliğini koruyabilmekte yüzyıllara meydan okumaktadır. Buldan bezi olarak bilinen dokuma çeşidi dünyaca ünlüdür. Buldan tarzı el işlemeleri ve çeyizlik eşyaları dünyanın dört bir yanına ihraç edilmektedir. Bu yazıyı okuyan kız annesi ve babalar sözüm sizlere. Eğer bir gün kızınızı evlendirmek için çeyiz türü şeyler alacaksanız, cebinizde çok az bir parayla her türlü gereksiniminizi alabilirsiniz. İnanın bu iş için ayırdığınız paranın ne kadar fazla olduğunu o zaman görüp anlayacaksınız. Üstelik hepsi birbirinden kaliteli.

Buldan tarihi boyunca dokuma işi ile uğraşmasına rağmen özellikle 1960 ve 1970 li yıllarda (benim çocukluk ve ilk gençlik yıllarımda) her sokağında dokuma tezgahlarının sesi duyulurken artık o dokuma tezgahlarının yerinde artık derin bir sessizlik var. Ben ekmeğim, ben aşım, ben çocukların geleceğim diye haykıran motor tezgahları gelişen kapitalizmin tekelleşmesine dayanamamış ve makineleşen dokumacılığa direnememiştir. Artık Buldan’ın gençleri kendi tezgahlarında değil fabrikalarda işçi olarak çalışmaktadır. Bazıları ise büyük şehirlere göç etmekte geleceklerini oralarda aramaktadırlar. Böylece Buldan’da Anadolu’nun diğer irili ufaklı onlarca kasabası gibi kapitalizme yenik düşerek insanları hızla işçileşmekte ve kendi öz değerleri yok olmaktadır.

Bu bayram yine Buldan’a gittim. Buldan’ı içinden kasabayı tam ortasından ikiye bölen büyük bir deresi vardır. Geçmiş yıllarda ilçenin sırtını dayadığı dağlardan buz gibi sular akar gürül, gürül çağlardı. Dere yaklaşık 10-20 m derinliğinde 30 m genişliğindedir.Bu derenin içinde yer yer yüzyıllara meydan okuyan ağaçlar ve bol miktarda yeşillik bulunurdu.Buldan’a her gidişimde bu dereyi hangi Belediye Başkanı değerlendirecek etrafına sosyal tesisler ve parklar yapacak diye düşünürdüm. Şuan ilçenin belediye başkanı eski MHP li şimdilerde AKP li bir şahıs. Dereye el atmış ama maalesef o güzelim dereyi yok ederek. Üstelik milyarlarca parada harcayarak. Derenin kenarlarını ıslah edip yeşili ve ağaçları da koruyarak kademeli setler yapıp park ve sosyal tesisler yapacağına dümdüz duvarlar ördürmek için ağaçları kesmişler ve yeşili yok etmişler. Artık derenin büyük kısmı sevimsiz ve çirkin bir görüntü sergileyen duvarlar kaplı. Memleketimin güzel bir köşesi daha iş bilmeyen gözü aç ve estetik ve güzelliklerden haberi olmayan üstelik elindeki değerlerin bile farkında olmayan ucuz politikacıların kurbanı olmuş durumda. Yerel seçimler yaklaşıyor ya, 5 yıldır hiçbir şey yapmadan oturanların seçime 6 ay kala bir şeyler yapıyoruz havası verip ucuz yoldan reklam yapma hevesindeler.

Buldan halkından değerli dostlar bu yazı için ricada bulundular. Ben de en azından milliyet blog da gündeme getirmek istedim. Belki bir faydası olur düşüncesindeyim. Şu an halen yapılmamış bölüm ile duvar örülmüş iki kısmın karşılaştırılmasını yan yana koydum. Değerlendirmeyi sizlere bırakıyorum.

Saygılarımla.

Ali İhsan Uğuz

 
Toplam blog
: 72
: 2174
Kayıt tarihi
: 11.04.08
 
 

3 Ocak 1958 doğumluyum. S.Muhasebeci Mali Müşavir olarak çalışmaktayım. Edebiyat ve sinema ilgim ..