Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Eylül '08

 
Kategori
Kitap
 

Doğan Özal'dan klasikler

İzlenimler

Gizemli Bir Söyleşi Nabide KILINÇ

DOĞAN ÖZAL KÜTÜPHANEME KLASİKLERİ GÖNDERDİ...

Doğan Özal kimdir? Kendisini tanıyalım. Yerkesik elbette kökeni... Küçük yaşlarda dedesinin yanına geldiğinde Yerkesikle ilgili yaşam kültürünü tatmış. İzmir’de oturmaktadır. İzmir’de cevher grubunun (harf yanlışım var ise özür diliyorum) satış ve pazarlama müdürü, dış ilişkiler dalında mühendis olarak görev yapmaktadır.

İzmir, İstanbul’da ve yurt dışında görev yapmış. Moskova ve Newyork’ta bulunmuş. (Newyork bana Frank Sinatra’nın o güzel Newyork Newyork şarkısını hatırlattı.)

98 li yıllarda Yerkesik’te Kütüphanemde Halikarnas Balıkçısının eserleri yok. Doğan Özal’la tanışıyoruz. Yerkesik’e geldiğinde Yerkesik Halk Kütüphanesine uğruyor. Dönüşünde ihtiyacımız olan “Halikarnas Balıkçısı”nın eserlerini satın alıp kargoyla yolluyor. Kütüphanede görev yaptığım günden bu yana bir tek şeye özen gösterdim. Yeni kitaplar edinmek. Yesyeni kitap satın almak. Doğan Özal’da bunu yaptı. Teşekkür ettik.

Geçtiğimiz günlerde İzmir’den yeniden aradı. Hem sohbet ettik. Hem de ihtiyacımız olan kitapları öğrenmişti. Klasikler... Telefonun ardından fazla zaman geçmedi ki, klasikler iki çanta geldi. Bu kez teyzesi ve eniştesi ile yollamıştı. Çok sağolsunlar. Kendilerini de tanıdım. Çok mutlu oldum. Biraz oturduk, kütüphaneden söz ettik.

Döndüklerinde eniştesi kendisini arayıp kütüphaneden söz ettiğimizi anlatmış. Ertesi gündü, Doğan Özal erkenden aradı, sohbet ettik. Kütüphaneyi dinledi... Bu kültürel ve anlamlı bir duyarlılıktı. Benim için de çok kıymetliydi... Çünkü bizim hep bu anlayışlara ve desteklere ihtiyacımız olmuştur. Kitapların(Klasikler) geldiğinden söz edip teşekkür ettim.

O günden Doğal Özal beyefendi’nin Yerkesik’le ilgili epey hatıraları var. Biliyorum, biraz görüşmek sohbet etmek istedim.

Yerkesik benim hiç unutmadığım hep özlemim olmuştur, diyor... Nostalji gibi... Biraz da candan olmak, yakın olmak. iç içe yaşayışları özlemek...

Doğan Özal’ın Yerkesik’le ilgili hatıralarında neler, neler var beni de etkiledi. Anıları tane tane candan...

Yerkesik’in yaylası “Musalla” kahvesinden söz etti. Geldiğim zaman mescidin restore edildiğini gördüm. Fakat kahve restorasyon geçirmemiş, eskimiş durumda diyor. Musalla bizim bulunduğumuz zamanda bir sosyal aktivitesi olan önemli bir merkezdi, diyor. Elbette orada yaşayan büyüklerimiz bunu daha iyi bilirler. Benim yaşadığım şeyde güzeldi. Yazları sinema oynardı. Yazlık sinema orada seyrederdik. Musalla’daki ağaca perde gerilir, sinema oynatılırdı. O zamanlar elektrik yoktu, jeneratörle aydınlanırdı. Tabii yayla o zaman tamamen göç yapılan yaşanılan bir merkezdi. Film için kalabalık olurdu, insanlar seyretmek için motorlarla gelir. Kalabalığı ikiye bölerlerdi. Bir tarafta kadınlar diğer tarafta erkekler. Perde dediğimizde incecik bir şeydi. Kalabalığı yerleştirmek için yapılırdı. Ezan okunmaya başladı mı her şey kesilirdi. Musalla yaşlılar için kahve, ibadet, gençler için nostalji sosyal aktivite bulacakları tam bir demoktratik merkezdi, diyor.İki dükkan , bir kasap vardı. Beni dedem eşekle(merkep;binek ve hizmet hayvanı) yollardı diyor, binerdim götürürdü, diyor. Kışları da şu bizim Yerkesik’in eski ziraat bankasının bulunduğu yerde sinema oynardı. Orada eski bir bina vardı. Şu an o yerde belediye’nin binası bulunmakta. Oradaki sinema olaylarını ben de küçüklüğümde yaşadım. Musalla’dakini bilmem ama, merkezdekini bilirim. Hep seyretmeye giderdim. Sinema kültürüm o zamandan oluşmaya başlamıştır, bir de orta okulda getirilen filmlerden. Belediyenin binasının yerinde eski bir bina bulunmaktaydı, oradan seyrederdim. Çoğu kez karşısındaki eski dükkanlardan.Ve çok küçüktüm, heyecanla dönerdim, seyredeceğim diye. Çok tat alırdım sinema seyrederken... Doğan Özal beyefendi’de diyor ki, dünyanın her yerinde en iyi oyunları seyrettim, ama Yerkesik’te seyrettiklerimden tad aldım, Yerkesik’te lezzeti başkaydı, demektedir. Birlikte söyleşiyoruz. Ve burada gösterime giren oyunlarda “Yerkesik’ten Kemal Özsoy ve Tayyip Özal” gelmeden sinema başlatılmazdı, diyor. Doğan Özal’ın sevgili ve saygı değer ağabeyim Macit Kılınç’a da selamı var, çok selam söyleyin ustasının oradan güzel anılarımız vardı diye gülerek vedalaştık.Bir daha görüşmek üzere.

Doğan Özal’a Kütüphaneme gösterdiği duyarlık ve ilgi için çok teşekkür ediyorum. Nezaketi ve inceliği anlamlıydı. Yerkesik’e bakışı da...

 
Toplam blog
: 642
: 524
Kayıt tarihi
: 19.07.08
 
 

Muğla'nın YERKESİK  beldesinde dünyaya gelmişim.  Yöremin o solunacak havasını, coğrafyasını çok ..