DTP kapatılırsa..

Öcalan'ın hapsedildiği üç yıldızlı hotel konumunda beş milyar dolar malıyetli İmrali ceza evi fotograf görüntüleri bugün basına dağıtıldı..

Görüntü resimlerinden anlaşılıyor ki söz konusu ceza evi, hücre değil adeta tatil köyünü andırıyor..

Dtp kurmayları günlerdir Öcalan'ı 12 m2'den 6 m2'ye nakledildi diye kıyametler koparıldı ve sokaklar savaş alanına döndürüldü.

Öcalan'ın yeni odası abartıldığı kadar olmadığı ve sadece 17 cm2 fark olduğu görevli komisyon kurulu tarafından tespit edilip açıklandı..

Basına dağıtılan fotograflardan da anlaşılacağı gibi ceza evi konforunda adeta yok-yok!

Ütülü yedek çarşaflardan çalışma odasına, görüşme odasına kadar lüx mü lüx..

Dedim ya, hücre değil adeta dinlence yeri..

Peki neden koparılıyor bütün bu kıyametler?

Sokaklar neden savaş alanına döndürülüyor?

"Öcalan' özgürlük"müş!

Hadi ordan!

Kırk bin insanın ölümüne neden olan cani için özgürlük ha!

Pkk'nın taşeronu dtp de partisini Anayasa Mahkemesi tarafından kapattırılıp daha güçlü hal'e gelebileceğini düşünerek adeta "Kapatın partimizi" dercesine tahrik edici eylemlerde bulunuyor..

Bütün bu tahrik unsurların altında Öcalan'ın affettirme çabaları yatmaktadır..

Öcalan'ın tek düşüncesi özgürlüğüne kavuşmasıdır..

Bütün Kürt kökenli insanlar ölmüş olsa bile umurunda değildir.!

Dtp'ye gelince..

Kapatılmamalıdır..

Zira kapatılıp üç gün sonra başka bir parti adı altında tekrar faaliyet göstereceğinden kapatmak yerine parti kurmaylarına ve bazı belediye başkanlarına siyaset yapma yasağı getirilmesi taraftarıyım..

Bu arada değişen yeni dünya düzeninde Türkiye'nin konumunu, stratejilerini tartışıp konuşmamız gerekirken üç, beş, bilemediniz on insan'ın dudaklarından çıkacak bir kararla pkk terör örgütünü sıfırlamak veya sıfırlamamak arasında gel-git'leri yaşadığımıza şasıyorum..