Dünyada 2 milyar erkek/kadın varken bir tane ile yaşamanın mantıksızlığı tartışılmalı

Basit düşünenler bunu aynı anda birden fazla erkeğimiz/kadınımız olsun şeklinde anlıyorlar. Oysa kastedilen uzun hayatımızda eşlerimizin, sevgililerimizin değişmesi.

Manevi bir kimlik verdiğin zaman insan farklı bir varlık oluyor. Sorunlar da zaten bu manevi elbiseyi giydikten sonra başlıyor. Sadece et kemik insanın ne gibi sorunları olabilir ki; ihtiyaçlarını verirsin tamam.

Ama biz bu insanı beğenmiyoruz ikinci bir insan yaratıyoruz. Ona kurallar koyuyoruz, ahlak erdem yüklüyoruz. Buna insan olma diyorlar ama sonuçları itibarıyla daha çok insanlıktan çıkma. Etten kemikten insanın etine kemiğine dokunursan sorun çıkar. Bizim yarattığımız töre/ahlak/maneviyat elbisesi giymiş  insanın Aladağ’daki ağacının dalına kuş konsa yine sorun çıkıyor.

Etten kemikten insan Tanrı'nın yarattığı nimetlerden biri. Pazar tezgâhındaki elma, armut gibi. Pazar tezgâhındaki elma armuda ellesen namusu gider mi? Ama insana ellersen gidiyor. Çünkü ona namus diye uydurma bir veri yüklemişiz. Namus Tanrının isteği gibi. Ama öte yandan dünyanın yarısı Tanrı konusunda emin değil. Kaldı ki ben dinleri inceledim; aynı kadın ya da erkekle ölünceye kadar birlikte yaşayacaksınız diye bir şey duymadım.

Bir kadınla ya da erkekle evlenip ölünceye kadar birlikte yaşamak dünyanın en saçma şeyi. Kadın neticede cinsel bir obje. Erkek de öyle. Öte yandan duygular sınırlanamaz. Ama sen çözümünü bulmuşsun: Komşunun oğluna bakanın kellesini kes! Vücut bu, yani et parçası; hiç bir kutsallığı yok. Pazar tezgâhındaki elma gibi. Sadece çirkin davranıp hor kullanmayacaksın.

Eğer maneviyatçılar haklıysa, insanlar niye onların çizdiği yoldan gitmiyorlar? Gönlüyle onların yoluna giden kaç kişi vardır dünyada merak ediyorum. Görüntü sizi yanıltmasın korkudan, insanlar çekiniyorlar. Değilse herkesin kafasında bizim söylediğimiz hayat.

İnsan hariç diğer tüm canlılar, nimetler yasaklanmamış; sen atıyorum köpeğin kulaklarını seviyorsun öteki kuyruğunu okşuyor. İnsan niye böyle değil? Ne var lan bu insanda? Yani insana giydirdiğimiz kutsallığı göz önüne almadığımızda dünyada sorun kalmıyor. Et parçası et parçası, isteyene git parçası. Vücudumuz et parçası olmasın, bir manası olsun. İşte manası, IŞİD bu nedenle kelle kesiyor. Ama kendisi ganimet karıları götürüyor. Madem namus elin karısı onlar.

Anne demişiz kadını bitirmişiz; baba demişiz erkeği bitirmişiz. Dişidir doğuracak bunun kutsallık neresinde ya! Diyor ya yobazlar dondurma yiyemezsin, kahkaha atamazsın. İnsan doğru hareket etmeli bunu öğretebiliriz. Bazıları bir inancın mensubu da olabilirler, olsunlar. Ama bunun dışında bizi yasaklayan/sınırlayan her şey saçma.

Karısını kocasını aldatana kızıyoruz. Bugün dünyanın yarısında sadakat yok; 3,5 milyar insan akılsız mı? Diğerleri de korkudan, çekiniyor yapamıyorlar; bıraksan... Durum buysa biz neyi tartışıyoruz. Çok açık: serbest hayat gelmeli.

Cinsel konularda ahlaksızlık söz konusu olamaz. Ne olabilir? İstemiyordur zorla benim ol dersin. Bu ahlaksızlıktır. Kötü davranırsın, aşağılarsın; ahlaksızlık ve terbiyesizliktir. Batıda her şey serbest, insanlar birbirini mi öldürüyorlar? Ahlak ve namus neredeyse ölüm orada.

Serbest kadın erkek ilişkileri ve kişilerin kendilerinin belirleyecekleri sosyal hayat düzenleri bu konulardaki bütün sorunları ortadan kaldıracaktır. İsteyen herkes kendisi için istediği hayat tarzını serbestçe kurabilmeli. Yobaz insanların düşüncelerinden bana ne. İstedikleri gibi yaşayabilirler ben de onlara karışmayacağım. Aslında olabilse de dünya özgürler ve muhafazakârlar diye ikiye ayrılsa. Kimse kimseye karışmasa, herkes dilediği gibi yaşasa. 

Yazımız belli bir kesime hitap ediyor. Yazımızın hitap etmediği kimseler lütfen yorum yapmasınlar. Onların görüşlerini biliyoruz zaten.