Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Temmuz '09

 
Kategori
Güncel
 

Eczacılık

Eczacılık
 

Gecen hafta, dizlerimde meydana gelen rahatsızlık nedeniyle, bir hafta boyunca, hastaneye gidip geldim. Dâhiliye polikliniğinde gerekli tetkikleri ibraz ettikten sonra, doktorum, öncelik kilo sorunumu halletmem gerektiği yönünde bir kanaate varınca, bu doğrultuda birde, diyetisyene gitmem hususunda tavsiyede bulundu.

Gittim. Diyetisyenim, tıbbi tetkiklerimi inceledi, durumuma göre bir diyet programı ortaya koydu, imzalayıp elime tutuşturdu, bende uygulamaya başladım, Hayatım boyunca birçok diyet programı uyguladım, hiç birinde başarı gösteremediğim gibi, hiçbir diyetisyen de benimle baş edemedi, bu kez ciddi bir şekilde bütün kurallara uymayı ve uygulamayı sonuçlandıracağıma inanıyorum.

Diyet programının bilimsel, kanıtlanmış sonuçlar içerdiğine artık inanmak istiyorum. Düşünce gücü ile zayıflama ve kilomu kontrol etmeninde bir kararlı duruş sergilemek anlamına geldiğinin farkındayım.

Tahlil, teşhis ve sonuç itibariyle diyete başlayınca, bir haftanın sonunda, kendimi daha mutlu hissediverdim, Bir haftayı geride bıraktım, Şekeri tamamen kestim, ekmeği azalttım, yağlı yiyecekler den uzak durmam, programa harfiyen uymam isteniyor, bende riayet ediyorum. Yaklaşık 3 kilo’da verince artık bu işin sırrını öğrendiğim yolundu bazı değerlendirmelere ulaştım, inşallah yanılmam.

Bir ayın sonunda tam on kilo vereceğime söz verdim, bir hayli zor olmakla birlikte, düşünce gücü ile başarılı olacağıma inanıyorum.

Doktorumun yazmış olduğu reçeteyi eczaneye götürdüm.

Önceleri Sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi personelden ilaç farkı alınmazdı, şimdi ise, hem fark alınıyor hem de maaşlardan belirli bir kesinti söz konusu artı muayene katılım ücreti ödüyoruz.

Serbest piyasa ve rekabet nedeniyle, üç-beş liralık ilaç farklarını bazı eczanelerin istemediği ya da sineye çektiği biliniyor.

Bu durum hasta ile eczane sahiplerini karşı karşıya getiriyor, eczaneler durumdan hiç hoşnut değil, münakaşa ve tartışma ortamından sıkılmış ve son derece rahatsızlar. Eczaneler iş yapamaz duruma geldikleri yolunda şikâyetlerini dile getiriyorlar.

İlaç danışmanım ve dert ortağım olan eczası arkadaşım, yanlış anlamayayım diye eşdeğer ilacı bile bana tavsiye etmiyor oysa, “ İstanbul Eczacı Odası” bir metrelik kâğıt afişler hazırlayarak bunları eczanelerin görülebilir yerlerine astırmış ve bu afişlerde; “Eczacınıza güvenin, sağlıklı bir gelecek için, kamu yararı için eşdeğer ilacı seçin” şeklindeki ifadelere yer vererek halka çağrıda bulunuyor ve hastalardan, eczacılarına güven duymalarını istiyor.

Ben eşdeğer ilaca pek sıcak bakmıyorum.

Eczacım bana bir de el ilanı verdi, bende yazma sözü verdim. Söz konusu el ilanında, iddiaya göre, İTS (İlaç Takip Sistemi) denilen uygulama ile ilaç üretim aşamasından, hastanın evine girene kadar bütün aşamalarda takip edildiği bir sistem olduğunu,

Uluslar arası İlaç Sermayedarlarının, hastaya reçete yazan doktora ait bilgilerden tutun, hastanın kullanımına kadar bütün bilgileri ele geçirdiğini,

Hastaneden geldiniz, eczaneden içeri girdiniz, hemen ilacı alamıyorsunuz, eczacınız ilaca önce, “onay” almak zorunda. Bazen saatlerce, bazen gün boyu çalışmayan şimdiki sistemde sık sık meydana gelen kesintilerden elde edilen tecrübe ışığında getirilecek olan “onay” sisteminin hastanın eczanelerde daha da bekleyeceği dolayısıyla sızlanmaların daha da artacağı yönünde bir endişe söz konusu olduğunu,

İTS denilen bu sistemden izin almadan tek bir kutu ilacın bile eczanelerden dışarı çıkarmanın artık mümkün olmayacağını,

Ahbaplığın hatırına, evdeki ilacın bitim tarihinden iki gün önce ödünç ilaç alma/vermenin artık hayal olacağını,

Reçetenizde yazılı olan ilaçların tamamını aynı anda size veremeyen eczanenizin, ilaçları sonradan tamamlama taahhüdü bu sistemde ortadan kalktığını, dolayısıyla hastanın da eczane, eczane dolaşmak zorunda kalacağını,

Sitemin devreye girmesinin yeni donanımın satın alınmasına, birçok küçük eczanenin kapanmasına, ülkemiz ilaç pazarının Uluslar arası Yabancı Sermaye’nin kontrolüne girmesi anlamına geleceğini belirtiyorlar.

Sonuç itibariyle; İTS (İlaç Takip Sistemi), Muayene Katılım Payları, İlaç Farkları, Tam Gün Yasası gibi sağlıkla ilgili alınmış bütün Kararlar, bugün Yargıda tartışılıyor, davalar derdesttir.

Verilecek olan kararların halkımızın hayrına ve mağduriyetini giderecek kararlar olmasını diliyorum.

 
Toplam blog
: 135
: 1323
Kayıt tarihi
: 29.09.07
 
 

Ali Emir KARAALİ, Rize Doğumlu, 1978 Rize Lisesi Mezunu, (1988)T.C. Anodolu Üniversitesi   'İşlet..