Elektrikli ve Sürücüsüz Otomobil Devrine doğru mu?

Bu hafta otomobil ile ilgili ilginç haberler vardı haber bültenlerinde.

Önce Türkiye'de üretilen ilk elektrikli spor otomobilin Antalya'da yollara çıktığı haberi yapıldı. Bu otomobil ile 2 liraya 100  km yol gidilebildiği, otomobilin saatte 150 km hız yapabildiği ve 6 saatlik şarjla 200 km yol yapılabildiği söylendi. Otomobilin fiyatı da 45 bin Euro kadar olduğu yazıldı.

İkinci haber ise dün Milliyet'te vardı.

Denizlili iki girişimci, el emeği ile Türkiye'nin ilk elektrikli otobüsünün ardından, Cadillac'ın 1925 modeline benzer, yerli bir elektrikli otomobil yapmışlar.

Bugünkü gazetelerde de ABD'de sürücüsüz otomobil devrinin başladığı haberleri var. ABD'de California Valisinin, sürücüsüz araçların trafiğe  çıkmasının  yolunu açan kanun teklifini imzaladığı belirtiliyor.

Zaten daha önce Google'ın sürücüsüz araçları epey haber olmuştu. Google, Google Earth'den sonra dijital gözlük ile de epey prestij yapmıştı. Google'nin gözlüklerini taktığımızda ileride ihtiyaç duyacağınız her türlü bilgi gözlük camında gözünüzün önüne gelecekmiş.

Elektrikli araçlar, dijitalleşme, bilgi odaklı teknolojik cihazlar galiba bundan sonra daha çok hayatımıza girecek.

Türkiye, enerji konusunda, otomobil konusunda bu yeni dönemi kaçırmamalı. Bu işlerle uğraşan insanlara sürekli destek olmalı. Örneğin güneş enerjisini, rüzgar enerjisini, şehir içi elektrikli araçların elektriğinin bu yenilenebilir kaynaklardan kullanılmasını özendirmeli.

Bugün Kemal Derviş'in Vatan gazetesindeki röportajını okudum, gerçekten güneş ve rüzgar konusunda dedikleri bence de çok doğru şeyler.

...

- Nükleere nasıl bakıyorsunuz?

Taraftar değilim. Nükleer en dikkatli ülkelerde bile tehlikeler arz ediyor.  Fransa’nın yeni hükümeti nükleer bağımlılığını azaltmaya karar verdi.  Almanya tüm elektrik ihtiyacının yüzde 50’sini yenilenebilir kaynaklardan  sağlayabiliyor ki Almanya’da güneş yok. Türkiye’de müthiş bir enerji potansiyeli var güneş ve rüzgarda. Bu enerji devrimini başarmamız lazım.  Çünkü enerji bizim cari açığımızda da çok önemli bir faktör."

Almanya, enerjisinin yarısını, çok performanslı olmasa bile yenilenebilir kaynaklarından kullanabiliyorsa biz neden kullanamayalım? Bu konuda Almanya ve Çin ile birlikte pek çok işbirliği yapabiliriz. Çin de rüzgar ve güneş enerjisi konusunda çok başarılı. Hatta bir ara, ucuz elektrikli Çin arabaları piyasaya çıkacak diye haberler yapıldı ama henüz bunları yollarda göremiyoruz.

Gücünü yenilenebilir kaynaklardan alan elektrikli  arabaların ülkeye çok büyük katma değer sağlayacağına inanıyorum Zira ülke dışına her sene  50 milyar dolar mertebesinde döviz ödüyoruz, bu para ülke içinde kalsa kalkınmamız için iyi olmaz mı?