Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mayıs '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Enerji’de alacakaranlık kuşağı başlıyor!

Enerji’de alacakaranlık kuşağı başlıyor!
 

Yıllardır ülkemizi yönetenler "Enerji" konusu açıldığında "havadan, sudan, atomdan, gazdan, kömürden" konuşmaya bayılmışlardır... Ayrıca o kadar başarılı Enerji politikaları izlemişlerdir ki adeta AB, ABD, IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşların "Tak diye emrediyoruz, şak diye yapıyorlar" felsefesine uyumlarından dolayı bu kuruluşlardan sürekli alkış da almışlardır.

Geçen yıl Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Dünya Bankası tarafından ortaklaşa düzenlenen 'Türkiye'de Elektrik Arz Güvenliği Çalıştayı'nda enerji bürokratları ve özel sektör temsilcileri, gerekli önlem alınmazsa 2008 yılı yaz aylarında pik saatlerde elektrik talebinin karşılanmasında zorlanılacağını ve 2009 yılından itibaren elektrik arz açığı yaşanmaya başlanacağını bildirmişlerdi.

5 Haziran 2007 tarihinde düzenlenen “Türkiye ve AB; Avrupa Enerji Politikası için Hep Birlikte Elele” konferansında da açıklama yapan Avrupa Komisyonu Enerji ve Ulaşım Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Fabrizio Barbaso aynen şunları söyledi;

“Enerji Sektörü AB’nin ve Türkiye’nin ekonomik gelişimi için HAYATİ öneme sahiptir Türkiye’deki serbestleşmenin rekabetçi bir piyasa yaratması açısından hala eksiklikleri var. Devletin enerji piyasasındaki rolü çok fazla. Türkiye için en önemli sorun ise fiyatların ÇOK DÜŞÜK olması; fiyatları belirleyen mekanizmaların iyi işlememesi ve bunun sonucu olarak ÖZEL SEKTÖRÜN enerjiye yatırım yapmaması. Türkiye kısa bir süre sonra DÜŞÜK KAPASİTE sorunu yaşayabilir…”

2002’den itibaren Enerjiye yatırım hep geri planda tutuldu ve iş özel sektöre havale edildi. Hatta dendi ki enerji fazlamız var daha önce ülkeyi yönetenler Türkiye'yi enerji santralı çöplüğüne çevirdiler, rant sağladılar! Üstüne üstlük popülist bir yaklaşımla maliyet artışından kaynaklanan zamlar yapılmayınca devlet bu işi sübvanse etmeye başladı, dolayısıyla tasarruf edip yatırım yapamadı, özel sektörde yatırım yapmayınca alın size Enerji'de arz güvenliği sorunu....

Biz yıllardır Enerji’de Serbest piyasa olsun, rekabet olsun diye bir sürü yasa yaptık değil mi? Bugün ne oluyor pekiyi? Ortada ne doğru dürüst bir piyasa, ne de kesintisiz, kaliteli ve "ucuz"elektrik var... "Ucuz"'u tırnak içine aldım, aslında elektrik biz de şu anda ucuz! Avrupa ülkeleri ortalamasına göre sanayide %20, konutlarda ise %50 daha ucuz!

Bakınız biraz daha açayım da neler oluyor birlikte görelim; Özel sektör yeni devreye giren "Dengeleme Uzlaştırma Yönetmeliği" çerçevesinde elektriği 15 kuruşa devlete satıyor, devlet de alıyor bunu tekil tüketiciye 12 kuruşa, toptan alıcıya ise 10 kuruşa satıyor! Aradaki farkı kim mi ödüyor? E bırakın canım onu da "Bütün Kazlar" kategorisindekiler yani bizler düşünelim... (Sonunda bıçak kemiğe dayanınca, 1 Temmuz 2008’de otomatik fiyatlandırmaya başlanıyor, bakalım zam oranı ne olacak?)

Tabii devletimiz ve onu yöneten iktidarımız bunu yapınca üretim için gereken parayı ayıramıyor, yatırım yapamıyor. Siyasi iktidarın 6. senesindeyiz ve kendilerinin başlayıp da bitirdiği bir adet santral bile yoktur!

Durum böyle olunca bel bağladığımız Özel Sektör'de haklı olarak bu elektrik fiyatları ile yatırım yapmıyor... Dolayısıyla "Enerji'de Alacakaranlık" kuşağını izlemeye hazır hale geliyoruz. Artık önümüzdeki 3 yıl akut hale gelecek kesintilere ve sıkıntılara hazırlıklı olunuz.

Neden mi? Bugün en hızlı olarak devreye girecek Doğalgaz Santrallarına başlasak ekipman üreticilerinin en erken ana ekipman teslim tarihi 2-3 yıl, kömür santralleri için ise 3-4 yıl da ondan…

Önümüzdeki 3 yıl yapacak tek şey kalmıştır; tasarruf ve kesintiler ile bu dönemi atlatmak... Ayrıca hemen ama bir an önce enerji yatırımlarına başlamak...

Amma velakin ekonomiyi çok ama çok zorlayacak bir başka problem daha var! Artan petrol fiyatları!

2006 yılında ülkemiz 93 milyon ton eşdeğer petrole karşılık 28 milyar dolar fatura ödemiştir. Yani, petrolü biz varili $44 USD’den almışız! (Bilgi: 6.85 Varil=1 ton)

Pekiyi bugün petrolün varil fiyatı nedir? Dün itibarı ile $126 USD/varil.! Bir başka deyişle 2006 yılındaki kadar petrol tüketsek bile ödeyeceğimiz fatura $80 Milyar Dolar’dır. Bu arada geçen hafta Goldman Sachs petrolün varilinin altı ay ile bir yıl arasında 200 dolara çıkacağını tahmin ettiğini açıkladı.

Birden aklıma geldi revize enflasyon hedefi %9 olacak deniyordu değil mi?

Yıllardır bu konuda çalışan herkesin bildiği, uyardığı, konuştuğu bu tehlikeler konusunda zamanında gerekli tedbirleri almamak, ulusal bir strateji ve politika geliştirmemek; tehlike kapıya dayanınca da çare aramak çağdaş bir ülkede olabilecek bir şey midir? Başarılı bir yönetimin yapacağı iş midir?

İşimizi Taşıma Suyla Çalışan Değirmene havale etmişiz ve bu değirmeni döndürmeye çabalıyoruz... Sizce değirmen daha ne kadar çalışabilecek? Ve bu değirmen durmaya başlarsa ne olacak?

Aklıma iki dananın hikayesi geldi. Bir çiftlikte iki dana arasında şöyle bir konuşma geçmiş. Birinci dana; "duydum ki, yarın beni keseceklermiş, derimi yüzeceklermiş, sosis, salam, sucuk yapıp yiyeceklermiş" ikinci dana demiş ki; "komplo teorisi!"…

 
Toplam blog
: 115
: 586
Kayıt tarihi
: 29.01.07
 
 

Tarsus Amerikan Lisesi (1984) O.D.T.Ü - İnşaat Müh. (1989) SUNY at Buffalo - Yüksek Lisans (1992) 19..