Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Temmuz '08

 
Kategori
Siyaset
 

Ergenekon ve medya...

Ergenekon ve medya...
 

1 Temmuz'da tekrar önümüze sunulan Ergenekon operasyonu Türkiye'de çok önemli gelişmelerin başlangıcı oldu. Ortalık karıştı, suçluyla suçsuz birbirine girdi, ülkede bir korku ve kaos havası estirildi.

Operasyonun Kapatma davası sürecine denk gelmesi bir tesadüf olamayacağı için ve AKP kanadının da ''Her nedense'' bu konuya fazla hassasiyet göstermesi durumun esas nedenini gösteriyor aslında.

Bu operasyon Türkiye'de zaten karışan medyayı daha da karıştırmış durumda. AKP'li medya vızır vızır Ergenekon'la ilgili bilgiler sızdırmaya başladı. Danıştay üyesini öldüren, Cumhuriyet gazetesini bombalayan hatta Ahmet Taner Kışlalı'yı da öldüren Ergenekon onlara göre. Böylece kendi akıllarında dincilerin saldırıları örtbas olacak ve kendileri aklanacak. Bunun için yoğun bir uğraş veriyorlar.

Medyadaki bu savaşta aklı selim davranan ve ''Önce iddianameyi görelim'' diyenlere de ''Ergenekon medyası'' damgası vurulmaktaydı.Daha önce kapatma davasını savunanlara da ''Darbeci'' denmişti. AKP kaynaklı medya hızla tüm muhalif sesleri susturmak ve kendi yarattıkları bir operasyonla kimi aydın insanları cezalandırma peşinde.

***

İddianame ortaya çıktıktan sonra ''Her nasılsa'' birilerine belli bölümler gitmiş. Burada dikkat. Biz bilmiyoruz ama birileri iddianameye ulaşmış ve birşeyler geveleyip duruyorlar.

Kim ulaştırdı?

İddia üzerine iddia. Ecevit'i de indirmek istemişler mesela. Bir savcı düşünün ki delillendirmediği bir iddiayı basına sızdırıyor. Planlı bir iş, önceden hazırlanmış bir kumpasın içine çekiliyoruz.

''Böyle yapacaklardı'' denilerek çarşaf çarşaf planlar yayınlanıyor.Alakalı alakasız kişiler fişleniyor. Her kim ki aleyhte yorumda bulunsun hemen onun üzerine de bağlantı kuruluyor.

Bir kısım medya Sinan Aygün hakkında yazdı, çizdi, verdi veriştirdi.Bir baktık ki serbest bırakıldı. Bir de kasa trajedisi vardır ki evlere şenlik. Kuddusi Okkır'ı evinden alıp 1 sene ''Ergenekon kasası'' diyetuttular, adam hastahane masraflarını ödeyemeden öldü.

Şimdi bir de Agarta çıktı başımıza. 600 senelik bir efsane. Başka ülke, yeni yaşam, gençlik iksiri diye gidiyor Agarta'nın özellikleri.Birileri efsanelerin siyasi operasyonlarla anılmasından yana anlaşılan.

Son günlerde AKP'li medyanın belli isimleri PKK ile ilişkilendirme peşinde olduğunu da görüyoruz. Doğu Perinçek'ten Yalçın Küçük'e geçmiş dönemlerde PKK'yla görüşen herkes sanki ilk kez görülmüşçesine yayınlanıyor. Herkes biliyor ki uzun bir dönem belli isimler dağa gidip görüşmüştür. Görüşenler arasında Cengiz Çandar gibi isimler de vardır.Taraf gazetesi ekibi de kısa süre önce örgütle görüşmüştür. Bunlar kendi yayın organlarında yer almıyor. Kendi adamlarını deşifre etmek istememelerinden olabilir mi?

Yani kendi adamları yaparsa iyi hoş, başkası yaparsa tu-kaka.

Ortada bir karar yok ama bazıları kararlarını çoktan vermiş.

***

Ya Ergenekon gerçekten varsa?

Suçluların, sorumluların yakalanması ve adalete teslim edilmesini biz de isteriz ancak uygulamalara baktığımızda ortada bir tiyatronun döndüğünü söylemek mümkün. Bilhassa bu operasyonu en çok AKP'lilerin benimsemesi, koruması, kollaması hiç de önemsiz bir detay değil.

O kadar şey söylendi ortada ''Net'' bir delil yok. Yapmıştır, etmiştirlerle yürütülüyor herşey.

Böyle bir terör örgütü varsa çıkarırsın delilini, belgeni gösterirsin.Biz de görürüz gerçeği. Kimlerin hain kimlerin darbeci olduğunu. Ama sürekli aksi yapılıyor, iş yokuşa sürülüyorsa kimse kusura bakmasın biz bu hayalin içinde yokuz.
 
Toplam blog
: 278
: 1369
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

Küçük bir kız çocuğu masumiyetidir yazmak, her satırı her cümleyi her kelimeyi tekrar tekrar gözden ..