Eskiden her şeyin Avrupa’sı makbuldü; şimdi ise ithal mala karşıyız

Ne değişti de böyle oldu… Bazılarınız hatırlar, bir zamanlar Avrupa diye yırtınırdık, tırnak çakısının bile Avrupa’sını arardık; şimdi yerli mal revaçta, yoksa Avrupa’nın seviyesine mi geldik?

Yani öyle bir durum da yok, Avrupa yine Avrupa, biraz gelişmiş olsak da henüz Avrupa ayarında değiliz.

Aslında ithal mala karşıyız; bunun anlamı daha iyisi ülkemizde üretiliyor demektir. Sadece birkaç malda, o da ileri teknoloji. Üstelik Sadece Avrupa değil Uzak doğu; Çin, Japon, Kore…

İnsanların kafasını karıştıran konulardan birisi… Biz Avrupa’yı geçtik mi? Hayır? Madem öyle niye Avrupa değil de kendi mallarımızı tercih ediyoruz?

Bir kere yiyecek içecek gıda cinslerinde ithal mal bitti… Uzmanlar bas bas bağırıyor “İthal ürünlerden uzak durun!” O zaman demek ki bizim kendi imalatımız Avrupa’dan ileride. Gerçekten öyle mi? Bilmiyoruz.

Kim bilir belki gelişen milliyetçilik duyguları etkili olmuştur. Belki de yerli malı haftası kutluyoruzdur. Sorun şurada: İthal hiç istenmiyor. Oysa bir zamanlar her şeyin Avrupa’sını istiyorduk.

Soru şu: Biz Avrupa’dan daha kaliteli mi üretim yapıyoruz? İthalat birkaç madde; o da yapamadığımız uçak, araba, cep telefonu vs.

Bazı çevrelere bakmayın siz, onlara göre biz dünyadan ilerideyiz. Şimdi şunumuz da Avrupa olsun demiyoruz. Tamam uzak doğunun etkisi var ama özellikle yiyecek içecekte tamamen Türkiye’ye döndük, bir cococola kaldı.