Evliliği nasıl çekilmez hale getiririz?

Evlenirken, evliliğimizin bir ömür boyu sürmesini ve her anının aşk ve sevgi dolu olarak mutlulukla geçmesini bekleriz. Ama nedense bir süre sonra problemler çıkmaya başlar. Bazen nedenlerini bulmaya çalışırız. Bazende evlilik aşkı öldürüyor sözüne inanarak olanları doğal karşılarız. Zamanın hayatı monotonlaştırdığını düşünürüz. Problemleri nedense kendimiz dışında hep başka sebeplere bağlarız.

Peki neden evlenirken herşey mükemmel de sonra bozuluyor. Bence önce kendimizi sorgulamamız gerekiyor. Çoğu insan evlenince bekar olduğu zamanlarda davrandığı gibi davranmıyor. Evlenince sanki birden yaşlanıyor. Evlilikle birlikte hayatını düzene soktuğunu düşünürken aslında kendini monotonlağa iten yine kendinin olduğunu düşünmüyor.

Evlenmeden önce iş hayatı önemliyken evlilikle birlikte iş yaşamı önemi kaybediyor. Daha önce kendine ayırdığı zamanı artık gereksiz görüyor. Evlenmeden önce sevdiğinize güzel görünmek için giyiminizden tutunda herşeyinize dikkat ederken evlilikle birlikte hepsi sona eriyor. Niye evlenince eşinize güzel görünmek gerekmiyor mu? Eşinizin sizi beğenmesi artık önemsiz mi geliyor?

Evliliğin her daim mutlu ve huzurlu olması bizim elimizde diye düşünüyorum. Öncelikle kendimizi tanımamız gerekiyor. Evlilikten beklentilerimizi çok iyi belirlemeliyiz. Nasıl bir hayat istiyoruz? Bunu hiç kendinize sordunuz mu? Eşinize sordunuz mu? Kendimizi evlendiğimiz için bırakmamalıyız. Evlenmeden önceki gibi giyimimize, herşeyimize dikkat etmeliyiz. Önce kendimize saygı duymalıyız. Kendimize saygı duyarsak eşimize de saygı duyarız. Saygı duyduğunuz insana güzel görünmek istemez misiniz? İlk zamanlarınızı bir düşünün... Buluşmaya gideceğiniz zaman nasılda hazırlanırdınız. Peki sonra niye bitti. Dışarıda buluşmayıp aynı evi paylaştığınız için mi? Eşiniz geleceği zaman onu buluşmaya gittiğiniz gibi karşılamak çok mu zor geliyor? hadi kalkın bugün eşinizi buluşacakmış gibi karşılayın. Kendinize bakın ve hazırlanın. Sabah kavgalı bile olsanız eminim eşinizi böyle karşılayınca arada ki buzlar eriyecektir.

Problemleri çözmek için öncelikle ufak detaylardan başlamak gerekir. Aranızda ki iletişimi hiçbir zaman koparmayın. Dinlemeyi öğrenin. Dinlemeden yargılama yapmayın. Duygularını anlamaya çalışın. Akşamlara sohbete başlarken öncelikle günün nasıl geçtiğini konuşun. Böylece gün içinde yaşanan olumsuzluklar ve stres kaybolacaktır. Daha sonra hayatınız ve geleceğiniz ile ilgili konuşun. Bu şekilde geleceğe yönelik yapılan planlar sizi birbirinize bağlar.

Tartışırken bile saygı sınırlarını aşmayın. Sonradan pişman olacağınız sözler sarf etmeyin. Tartışmalar iyidir ama tatlıya bağlandığı sürece. Sürekli olarak eşiniz duygularını okşayın. Güzel sözler ve süprizlerle ona olan aşkınızı sevginizi canlı tutun. Bu hayat sizin paylaşın. Sevginizi, aşkınızı ne kadar çok dile getirirseniz okadar çok artar.

Evlenmeden önceki gibi arada bir dışarıya yemeğe çıkın. Mümkünse dışarıda buluşun. Eskisi gibi dışarıda buluşmak için birbirinize randevu verin.

Evliliği çekilmez hale getiren aslında bizleriz. Evlilikle birlikte sadece geleceği düşünüp duygularımızı bir yana atıyoruz. Daha iyi yarınları düşünerek maddesel bir hayata geçiş yapıyoruz. Sonuçta artık bir aileyiz ve birbirimize kendimizi beğendirmek zorunluluğumuz olmadığını düşünüyoruz.

İşte evlilikte ki en büyük yanılgı ve sorunların başlangıcını bu şekilde hazırlıyoruz. Ardından evliliğimizi kendimiz yerine çevre ve aileler ile yaşamaya başlayınca evlilik çekilmez hale geliyor. Kendimizi bazen boğuluyor gibi hissederiz. Kendimize zaman kalmadığından yakınırız. Yaşamak istediğimiz hayatı yaşayamadığımızı söyleriniz. Peki şimdi tekrar bir düşünün bunun sorumlusu çevre, hayat ya da aileler mi yoksa kendimiz miyiz. Evlilikle birlikte bıraktığımız hayatımızı sonradan geri isteyen biz değilmiyiz?

O zaman evlilikle birlikte değişmeyelim. Hayatımıza bu sefer biz olarak sahip çıkalım. İnsanın aşamayacağı sorun yoktur. Çözüm yine sizsiniz. Öyleyse öncelikle kendimizi eleştirip evlilğimizde ki sorunların kaynağını bulalım ve o çok istediğimiz masallarda ki gibi bir evlilik yaşayalım.