Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Aralık '08

 
Kategori
Müzik
 

Ezgilerde savrulmak...

Ezgilerde savrulmak...
 

Öylesine, sıradan bir günün sıradan bir anında, birden kulağınıza çarpan bir şarkı, yüreğinize dokunuyorsa:

“Hafife alma, aşk vurur insana/ Bu kadar kolay sanma, delikanlım” diyerek… savrulup gitmeyip de ne yaparsınız?

Geçen zamanın telaşında;

“Çabuk olalım aşkım/ Her şeyi paylaşalım/ Ben kendimi sana adadım/ Sevgilim sensiz anlamsızım” diyecek kadar sevdiğiniz… uzaktaysa, hasret kaldıysanız;

“Geceyi güneş siler, beni senin hasretin/ Tek başıma sanki mahşer yeriyim/ Şu kalbimdeki her yer, bu evde seni bekler/ Hadi çat kapı gel sevineyim” demeyip de ne yaparsınız?

Hani;

“Bir benim ol beni öp / Bir bana sahiplen/ Bir beni sev ikimiz bir beden/ Ben korkarım sen yoksan/ Kendi gölgemden/ Sen de bana soyun / Yaşamını bende tüket..” diyecek kadar sevdiğiniz…

“Seni seven kalbim/ Sana deli oluyor anlasana/ Sana dayanamıyorum, inan ki/ Sensiz mutlu olamıyorum/ Seni seven kalbim/ Sana deli oluyor anlasana/ Sana dayanamıyorum, inan ki/ Sensiz yaşayamıyorum” derken soluğunuzun kesildiğini hissettiğinizde,

“Yalan değil tadım olmaz sen yoksan/ Kalbim susmaz ki dilim konuşmaz duramam/ Derinlerde yükseklerde her yerde/ Zaman akmaz ki dünya dönmez ki uzaksan” dizeleri anlatmaz mı özleminizi?..

“İki kere beş on eder seninle ben bir……. Hem dostum hem arkadaşım hem sevgilimsin….. Nefesinle ısınırken dokunuşunla uyurken….. Her dünyanın içinde sen ayrı bir rüya…… Çok mutluyum seninle şu kötü dünyada….. Sen büyülü İstanbul’un serin yaylası/ Eski ve yenisin aşktan hediyesin/ Nerde olursam olayım hep benimlesin” dizeleri anlatmaz mı sevdanızı?..

Ve hayat;

“Ben düşerken yükseklerden uçurumlara/ Aşkın tuttu ellerimden ummadığım anda/ Şimdi senle hayat rüya, düşlerim gerçek/ Sanki ben hiç yaşamadım seni tanıyana dek” diyecek kadar bambaşka bir renge bürünüyorsa,

“Sana değer” demeyip de neylersiniz?..

“SANA DEĞER

Akarım sonsuza deli sel gibi / Tut çevrele tut gölün olayım/ Çarparım ne varsa deli yel gibi/ Tut kollarımdan tut ki durayım/ Tüm yaşananlar bir bir / Günaha dönüşüyor ah zamanla uğraşma/ Sen öyle bela deli sev ki beni/ Bütün yasakları yasakla/ Her soluğunda baştan ayağa/ Çek beni içine orda kalayım/ Zaten aşklar hep yalan dolan/ Sonu hep sızı hüsran/ Geriye kalan ardından/ Yalnızlık olsa da sana değer”

Ve size böylesi duyguları yaşatan sevgili Yıldız Tilbe’yi dinlemeyip de ne yaparsınız?..

Yıllardır unutulmayan ve bugün olduğu gibi, her çıktığı televizyon programında mutlaka istenen ve onun da hiç bıkmadan söylediği, sevdaya ait en güzel şarkılarından birini; “Delikanlım” ı yazmazsam olmaz.

“Açılır sonsuz kere yoluna güllerim
Koparıp atsan da solmaz gönlüm nafile
Yokluğun soğuk, tenine susadı tenim
Üşüdüm yorgan misali seril üstüme

Geceler boyu sevişmelerimiz bitmesin
Gölgesi düşsün saçlarına aşk ateşimin
Sakınıp sakla güneşim ol, al ısıt beni
Yüzünün sıcak kokusu kalsın ellerimde

Kalbim duraksız haykırışlarda
Ne yapsan ayrılamam senden asla
Hafife alma, aşk vurur insana
Bu kadar kolay sanma, delikanlım”

Yüreği güzel bir insan; Yıldız Tilbe… Aklına, sevgisine, ille de yüreğinden gelerek ellerinde sevda sözlerine dönüşen, bizleri sevdalardan sevdalara savuran; emeğine sağlık.

Sevgiler, en “deli bela” mavilerle.. *

*Yazar tarafından bilinerek yapılmış bir noktalama hatasıdır.

 
Toplam blog
: 210
: 3227
Kayıt tarihi
: 29.03.07
 
 

Yazmak... Öyle güzel, öyle hoş ve öyle derin bir eylem ki!.. Olmazları bile oldurabiliyorsun. "Ke..