Fenerbahçe' den deplasman rekoru (!)

Soğuk bir Eskişehir akşamında, Fenerbahçe adına buz gibi bir deplasmandayız. Takımın deplasmanlardaki tutukluğu malum, son 3 dış saha maçı ve sıfır puan, sıfır futbol.

İlk yarı boyunca izlediğimiz tablo da son 3 maçtan farksız. Hatta Kadıköy' de kazandığımız maçlarda da heran diken üstünde olduğumuzu unutmamak gerek. Son zamanlarda hangi maçımızı rahat kazandık, hafızamı zorluyorum ama hatırlayamadım. Konya Şekerspor maçında dahi ecel terleri dökmüştük. 

Neyse bu akşama dönecek olursak; Stoch oynadığı süre zarfında, Veysel' in yanında fizik gücü dezavantajı nedeniyle ezildi. Sağ kanat Mehmet Topuz' a (!) emanet edilmiş. Gökhan' ın bir iki çabası dışında sağ kanatta herhangi bir etkinlik yok, üstüne Erkan ve Dede' nin bindirmeleri var. Orta alanda Emre oyundan oldukça uzak, Alex' in iyi niyetli çabaları henüz vites artırmaya yetmedi. Orta alan yoksa Sow' un yokluğuna da şaşırmamak lazım.

Fenerbahçe defansında bu akşam en çok göze batan; Yobo' nun rakip oyuncuları incitmekten çekinen kibar futbolu oldu. Bir stoper olarak, kaleye atılan şutlarda set olması gerekirken, sepet oldu. Fenerbahçe' nin yediği 2 golde de kaleye vurulan şutlara izin verdiğini gördük. İlk yarıda maçın en güzel hareketi; Eskişehir adına kaydedilen gol öncesi, Erkan' ın şık bir hareketle Gökhan' dan sıyrılması oldu. Akabinde de ceza sahasına yaptığı orta ve gole olan katkısı ile takımını 1-0 üstünlüğe taşıdı.  İlk yarıda Kamara' nın Volkan' la karşı karşıya kaldığı pozisyonu gole çevirememesi, Eskişehirspor adına kaçırılan en net pozisyon oldu. Fenerbahçe' nin ise ilk yarı boyunca şutu dahi yoktu.

Fenerbahçe, ikinci yarıya oyuna hakim olma çabasıyla başladı, ancak ileride kaptırılan bir topta, geride Yobo ile başbaşa kalan Kamara, pres yapan olmayınca kaleye vurmakta pek zorlanmadı. Volkan' ın da son haftalardaki formsuzluğu ve futbola odaklanamaması nedeniyle 2. golü engelleyemedi. 55. dakikada maç Fenerbahçe aleyhine  2-0 oyuna henüz kenardan müdehale eden yok.

Dakika 65, Emre' nin yerine Selçuk (!), Mehmet Topuz' un yerine oyuna Caner giriyor. Hakem Halis Özkahya, maç boyunca Eskişehirspor' un sert müdehalelerine göz yumdu. Hatta sarı kartı bulunan Alper' in Alex' i arkadan kolundan çekmesini kartla cezalandırmaktan çekindi. Caner' in Dede' ye yapmış olduğu, faulle ilgisi olmayan hatta temasın dahi olmadığı bir pozisyonda faul vermesi, Caner' in hiç yapmaması (küfür ettiği söyleniyor) gereken bir tepkisi ile henüz oyuna gireli 5 dakika olmuşken, kırmızı kartla oyundan atıldı ve 2-0 mağlup bulunan takımını 10 kişi bıraktı.

İlerleyen dakikalar, Sow' un bireysel becerisi ile attığı güzel gol dışında, Fenerbahçe adına pek fazla bir şey getirmedi. Daha çok oyuna hakim olan ve tebrik edilmesi gereken ev sahibi ekipti.

Sevgili Aykut Hocam; halen Mehmet Topuz' un sağ kanat oyuncusu olduğuna inanıyorsan, ayrıca Selçuk Şahin' in kurtarıcı hatta süper ligde herhangi bir takımda oynayabilecek bir futbolcu olduğuna inanıyorsan, ben artık sana inanmıyorum.

Son olarak, yayıncı kuruluşa söylenmesi gereken bir sözüm var. Orduspor taraftarının hep bir ağızdan söylemiş olduğu, "Atatürk' ün Gençliğe Hitabesi"' nde yayının sesini kısarak sanırım hükümet kanadındaki siyasileri üzmek istemediler  ya da o an reji masasında Hakan Şükür mü vardı bilmiyorum. Ancak bu akşamki maçta bize uzun süre Eskişehir taraftarının küfrünü dinlettiler.