Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ekim '12

 
Kategori
Deneme
 

Gitmek, Kimsesi Olmamaktır...

Gitmek, Kimsesi  Olmamaktır...
 

İnsanlar kadar hayat da yorar bizi. Hem yorar, hem yaralar... Yaralarımızı sarmak içindir gitmek isteyişimiz. Bütün hüzünleri yaşadıktan sonra çözümün bu olduğunu düşünürüz. 

Gitmek,  başka hayatlara doğru yol almak, başka hayatlar içinde başka biri olmak kolay gibi gelir. Oysa tutunamadığımız bir hayattan uzaklaşıp savrulduğumuz, sürüklendiğimiz bir kıyıda başlamak daha zordur.

İlle de küllerimizden doğmak isteriz.  Bir gökkuşağına sahip olabilmek için yüreğimizdeki sağanağın dinmesini beklemeyi öğrenemeyiz bir türlü.

Gitmek bir kaçış değil, yüzleşmektir kendimizle. Ama asla bu cesareti bulamayız içimizde.  "Ya, aradığını bulamamışlığın, ya da artık bulamayacağını anlamışlığın öksüzlüğüyle" * gururumuzun kanatları altına sığınırız. Iskaladıklarımızın, erteleyip unuttuklarımızın pişmanlığı da hafifletmez sızımızı...

Kadere ilenmenin anlamsızlığını biliriz, kader diye bir şey olmadığını da. Ama olduğuna inanmak, onu suçlamak hep işimize gelir.

Aslında en çok da "Kal!" diyenimiz olmadığı için gideriz. Zaten gitmek, kimsesi olmamak değil midir biraz da.

Ve şairin dediği gibi, giderken kendimizi sevdiğimizde unuttuğumuz, külliyen yalandır!

Unuttuklarımız, geride bıraktıklarımızdır sadece...

Verdiğimiz şeyleri geri almak adetimiz değildir. Bu yüreğimiz de olsa!

Belki de bu yüzdendir, her gidişin birazda tükeniş olması. Ve her gidişten sonra biraz daha eksilmemiz...

* Çetin Altan

 
Toplam blog
: 235
: 2079
Kayıt tarihi
: 26.09.07
 
 

Burada yazarken kim olduğumuzun, ne olduğumuzun bir önemi olmadığını düşünüyorum. Önemli olan yaz..