Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Eylül '13

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Gramla ye, 100 yaşından önce ölürsen Azrail'i bana gönder

Gramla ye, 100 yaşından önce ölürsen Azrail'i bana gönder
 

Ben doktor değilim, sağlıkla ilgili hiçbir bilgim yok; bunu düşünerek buldum.

Hayatın sırrı çözüldü, uzun ve sağlıklı yaşamanın formülü bulundu! Zaten biliniyordu ama açıklanmıyordu.

Çünkü denilseydi ilaca, doktora gerek yok, ölçü ile yiyip içtiğiniz vakit hastalanmayacaksınız; kimi tedavi edip kime ilaç satacaklardı?

Ya da ölçü ile yiyip içseydik malları ellerinde kalır, kasaları dolmazdı.

Dindarla anlaşmış-dindar Allahtan’dır diyecek- Azrail’le sözleşme yapmışlardı: Sen hazırla, ben canını alırım; kimse de nedenini soramaz.

Biliyor musunuz böyle yapılsa dünyada açlık ve belki savaşlar da olmayacaktı; ama bu onların işine gelmezdi.

Bir oturuşta bir kuzuyu yiyen, sonra da doktordan beri gelmeyen klinik insan çakalların işte bu masum(!) düşüncelerinin ürünüydü.

Çok açık, çok yiyen ölüyor, az yiyen ölmüyor; erken yaşta ölenlerin %90’ çok yiyor.

“Gramla ye” derken evet az ye diyoruz ama biz sizin “az” ile neyi kastettiğinizi biliriz: Bir somun yerine yarım somun! Pşıııkkk, yağma yok! Bu iş o kadar kolay değil. Gramla dedik, tek tek tartarak, sarrafın altın tartması gibi.

Hipokrat olmaya gerek yok, hastalığın nedeni vücudumuza her çeşit gıdadan ölçünün üzerinde giren ya da eksik giren miktardır.

Günde 3 gram yağ diyor ama sen 13 gram yağ alıyorsan kesin 50’sine basmadan tahtalıköyü boylarsın.

Günde 3 gram yağ diyorsa 3 gram yağ al, seni Azrail bile öldüremez!

Bir ayrıntı daha; un, yağ, şeker, tuz… Dört beyaz. Tükettiğimiz gıdaların içinde zaten yeteri kadar var. Çuval çuval tuzları, unları, şekerleri, kutu kutu yağları size yedirip üstelik bir de paranızı alanlara verin, onlar yesinler.

Son söz, ellerinde iki tane koz: Nefsimize karşı koyamayacağımızı ve bu “hayatın diyetini” uygulayamayacağımızı biliyorlar.

Ve ayrıca korkak olduğumuzu, canımızı çok sevdiğimizi bildikleri için “dediğimizi yapmazsan ölürsün” diyorlar; bu da bize yetiyor.

İlave: Onlardan (yani etiketli tıp/bilim adamı) olmadığımız için yine onların (bilgileri doğru fakat planlı art niyetleriyle sizi/bizi yanlış yaşamaya/erken ölmeye mahkûm edenlerin) borusu ötecek ve siz hiçbir şey bilmediğiniz için her şeyi bildiğini sandığınız bu insanlara inanacak/güveneceksiniz, yani yazımız çöpe gidecek!

Söylediğimiz yanlış olsaydı, insanlığın yarısı 50 yaşından önce ölmezdi(parantez içinde savaşların nedeni de bu) Bana inanmayın ama bu son cümleyi göz önünde bulundurun.

Uyarı: Gramla dediysek gramla. Gramla deyince az yemeyi anlayıp işte şu kadar, tıka basa değil, bir ekmek iki köfte, doyacak kadar… şeklinde anlar rasgele uygularsanız havanızı alırsınız. Bu iş kimya işi, gram şaşmayacak.

  

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..