Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Kasım '18

 
Kategori
Güncel
 

Halkalı Ayı - Mavi Balina

Halkalı Ayı - Mavi Balina
 

Yaşları yarım asrı devirmiş olan benim gibi gecekondu kökenli kentlilerden görmeyen yoktur sanırım. Elinde bir “tef”le ayı oynatıcıları dolanırdı mahalle aralarında… Yeterli bozuk parası olan çocuk kalabalığını toplayabilirse bir araya, dans ettirirdi sözüm ona… ve gösterisine başlamadan önce paralarını toplamış olurdu, hangimizden daha fazla alabileceğine dair yarıştırarak bizleri…

Her gördüğümde takılırdım peşlerine… Sahibinin peşinden kocaman poposunu o yana bu yana sallayarak ağır ağır yürüyen ayıyı yakından görebilmek, izleyebilmek için…

Çok sevimli bulurdum ayıları… Halen öyle. O kadar güzel bir canlı ki; Çocuklarımızın en sevdikleri oyuncaklarının “ayıcık” olması tesadüf değil… Pofuduk pofuduk, boncuk boncuk gözlü, sevimli kulaklı, küçücük ağızlı, kısacık kocaman ayaklı bir masum güzellik…

Zavallıcığın burnunda bir halka vardı. Halkaya takılı zincirin diğer ucu sahibinin elinde olurdu. O zincirden çekiştirerek iki ayak üstüne kaldırır hayvanı ve yine o zinciri çekiştirerek sözüm ona tefin ritmine uygun şekilde dans ediyormuş gibi yutturarak bizlere, bir o yana bir bu yana zoraki hareket ettirirdi ayıyı...

Bütün sır o burundaki halkadaymış.

O halkayı bir kez geçirebilirlerse burnuna, çekiştirerek verebilecekleri acıya dayanamayan o zavallı hayvancıklara artık yaptırabilirlermiş her dilediklerini… Yeter ki, halkaya takılı zincirin diğer ucu elinde olsun o acımasız oynatıcının…

Gazetelerden okuyor, televizyonlardan, internetten görüyoruz. Yine bir benzer acı olayla gündeme geldi.

Bir bilgisayar oyunu kasıp kavuruyor ortalığı bir zamandır… 50 günde 50 talimatı yerine getirmesi istenen çocuk, ya da oyuncu, oyundaki sanal kahramanla özdeş olduğu algısına sokularak suç işlemeye veya intihara kadar sürüklenebiliyor. Bu şekilde onlarca çocuğun korkunç sonlara sürüklendiğine dair Türkiye’den ve dünyadan pek çok haber, uyarı var…

Ayrıntıya girmeye gerek yok.

Sadece bir şeye dikkatinizi çekmek istiyorum.

Teknoloji üzerinden kurulan bu tuzağın, burnuna halka takılan ayıcık örneğiyle olan yakın benzerliğe…

Ve, kendini akıllı zanneden biz büyükler çok emin miyiz, böyle bir halkayla güdülmediğimizden?

Bizcileyin her bir internet kullanıcısının ilgilerini, beğenilerini, şu ya da bu konu hakkındaki düşüncelerini, sağlığını, gezip tozduğu yerleri, yediklerini, içtiklerini, arkadaşlarını, karşıdaşlarını, kullandığı ilacı, evini, muhitini, yedi sülalesini, bankasını, işini, gelirini, harcamalarını, izlediği filmleri, okuduğu gazeteleri… hasılı her şeyimizi bizden iyi bilen cep telefonumuzun öte ucundaki yapay zeka icat maliki bir muhtemel “oynatıcı”nın oyuncakları haline gelmiş olamaz mıyız acaba?

Ve iddialar nerelere varıyor!

ABD Başkanlık seçimlerini Rusların bu şekilde manipüle ederek Trump’ın kazanmasını sağlamış olabileceklerine varıncaya kadar konuşuluyor bu işler.

Sadece konuşuluyor mu? Hayır, örneğin, eldeki verilerin ortaya koyduğu çok ciddi gerçeklik kuşkusuna kapılan ABD yargısı konuyu araştırıyor da…

Ve, o ekrandan beyinlerimize kazınan algılarımızla didiştiriliyoruz ya bir birimizle… Kim bilir kimleri eğlendiriyoruz farkında olmadan.

Ve dostum… o elindeki cep telefonundan bu yazıyı gördün hasbelkader, bari paylaşıver, bir katkımız olur belki birlikte bir küçücük farkındalığa…

Neler dönüyor o cebimize sığdırdıkları koca dünyada… Çocuklar hataya düşürülürken büyükler nerelere sürülüyor ola?

Kenan IŞIK

 
Toplam blog
: 432
: 2964
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

Mülkiye mezunuyum. Emekli müfettişim. Ankara'da yaşıyorum. S'oligarşi isimli kitabı yazdım. Kitap..