Halkı sivil topluluk olarak görmek hatadır; halk siyasi bir örgüttür

Halkı sivil bir dünya topluluğu olarak görmek hatadır; halk siyasi bir örgüttür. Bazen sırtına binsen bile sesi çıkmaz; bazen de pire için yorgan yakar. En mağdur oldukları durumlarda bile halk denilen bu güruhun mutlaka yediği bir nane vardır.Tek tek insanları ikna edersiniz fakat halkı ikna etmek zordur. Ama işlerine gelince hepsi birden koşarlar. Tek tek akıllıdırlar; bir araya gelince aptal olurlar. Bir katil bile halkı kandırabilir. Halk cellâdın eline kendi elleriyle baltasını verir.

Dünyada yapılan yanlışların yarısından halk denilen bu ucube kalabalıklar sorumludur. Aslında insanlar haklarını da bunlar yüzünden alamıyorlar. Düzenimiz kurulduğunda içlerinde katilleri bile savunan kimselerin bulunduğu bu siyasi sürülerin ülkenin kaderine yön vermesini önleyeceğiz. Halk ile tirübünlerde sahayı taşlayan futbol fanatikleri arasında fark yoktur.

İnsan hakları, özgürlük, barış ve eşitlik gibi evrensel değerler halk kavramıyla yan yana getiriliyor. Bakmayın siz özgürlük diye bağırdıklarına, özgürlüğü engelleyen onlar zaten. Hocadan nefes alıp doğru Beyazıt’a koşarlar. Baksanıza laikler ölmüş adamı bile kabrinden çıkaracaklar. Halk insanların insanlıktan çıkmış halidir. Dikta bazen gereklidir; çünkü halka rağmen hiçbir şey yapamazsınız.

Meydanları dolduran kalabalıklar, cadde ve sokaklarda yürüyen insanlar ilk bakışta demokrasi duygusu veriyor ama özünde faşizm. Çünkü bu insanlar oraya istediklerini zorla almak için geliyorlar. Ayrıca onlara istediklerini verseniz de bunu yine yaparlar. Türkiye gibi işsizlik ve yoksullukla boğuşan bir ülkede 3.000  maaşı olan birinin hala şikâyet edip sokaklarda yürümesi halk faşizminin göstergesidir. Cop ve biber gazlı devlet faşizmini onaylamıyoruz ama sanırım bazen başka çare de kalmıyor. Elbette halkı bu duruma getiren nedenler var ama genelde ben yine de halkın masum olduğunu düşünmüyorum.

Eğer hükümetler halktan korkmasaydı ülkemiz bir bu kadar daha olurdu. Ve dünyada gelişmenin önündeki en önemli engel halklardır. Ülke yönetimi konusunda istediğiniz kadar iyi niyetli olun düşündüklerinizi yapamazsınız; çünkü halk denilen bela sadece kendi istediklerine onay verir. Tarih boyunca diktatör rejimlere kızıyoruz ama halkın baskısını ancak bu şekilde kırabilmişlerdir. Halkın isteklerinin mantığı yoktur. Hepsine aylık bağlayacaksın, vergi almayacaksın, elektrik su bedava olacak, hepsinin üç bin maaşlı işi olacak. İnsanlar sokaklara çıktığında o ülkede artık hiçbir şey yapılamaz. Hep kendi istekleri için yürürler. Halkları ancak kandırarak yönetebilirsiniz ki hükümetler de bunu yapıyorlar zaten.