Halkımızdaki cehalet

Birkaç gün önce İsrail'e rest çekildi. Ama öyle tarihteki gibi ağır yaptırımlar uygulanmadı. Sadece büyükelçi gönderildi, askeri iş birlikleri de askıya alındı. Ekonomik çalışmalar tam gaz devam! İsrail küçük ve az nüfuslu bir ülke. Ama zengin, bunula beraber çalışkan. Teknolojisi ile parlıyor. Güzel milletim, bir iki tane yaptırım oldu diye savaş çıkabilir diyor. Bu hangi mantığın ürünü? Hükümet, öldürülen 9 Türk vatandaşı için böyle yapıyor. 9 Türk vatandaşı için çok daha fazla sayıda asker mi ölsün? Bu nasıl bir düşünce? Aslında İsrail ile savaş çıkacağını düşünenler gönüllerinde bir savaş, bir heyecan istiyor, anlamıyor değiliz.  

İsrail, yaklaşık 40 yıldır Türkiye ile özellikle askeri teçhizatlar konusunda çalışıyor. O övündüğümüz 30 yıllık F-16'ların birçok parçası İsrail'den geliyor. Bütün füzelerimiz İsrail'de modernize ediliyor. Dün manşetlerde yerini aldığı gibi, yakında kurulacak olan Füze Kalkanı Sistemi de İsrail ile bir iş birliği parçası, İsrail'i korumak için yapılıyor. Nedir bu savaş merakı? Ha olsa da neyinize güveniyorsunuz, tüm subayları hapiste olan, hava kuvvetlerinin komutanlığına geçecek orgeneral kalmadığından bir korgeneralin geçtiği güzel ülkem, silahlarını İsrail'de onarıp getiriyor. Zaten herkes bu aralar bir savaş stratejisti olmuş, "Türk ordusu şurdan çıkartma yapsa .... şuradan indirme yaparız .... şu noktaları bombalayıp müstahkem mevi kurarız ...... şu gün Kudüs'teyiz". Allah akıl fikir versin. Aslında 1000 yıl önceki anlamsız Din Savaşları mantığı hala devam ediyor.  

İsrail'i bırak Rumlara bak! Kıbrıs Rumları, petrol aramakta ısrar ediyor. Adamlar Antalya kıyılarına kadar her yeri gözümüzün içine baka baka arayacaklar. Yunanistan ve İsrail de destekliyor. En önemli olanı ise büyük Amerikan şirketi Nobel Energy'nin de projeye dahil olması. Egemen Bağış olası müdahelenin sinyallerini verdi (Çok şükür). Gel de sorma arkadaş, Rumlar petrol arayana kadar sen neredeydin, sen neden aramıyordun? İşte tipik bir Türk milleti zekası. Ancak türbandı demokrasiydi tartışır, şikeci bir futbol takımı için sokakları ateşe verir, bir asker şehit olunca da çözüm için eleştirmek yerine "Beni de doğuya gönderin!" der. Çözümleyici olmalıyız, duygularımızdan önce aklımızla hareket etmeliyiz! Anlat anlatabilirsen, tabi anlatırken başına bir şey gelmez umarım. Saygı ve sevgilerimle, iyi günler...