Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '16

 
Kategori
Yurtdışı Eğitim
 

Harbi kıskanıyorlar bizi :)

Harbi kıskanıyorlar bizi :)
 

Bu yaz, yaşları 10-16 arası değişen genç filizlerle Kanada’ya eğitim ve gezi organizasyonum var. Eğitimci amacını bilirsiniz; gençler hem öğrendikleri dili pratik edebilsinler, hem de dünyaya bakış açıları değişsin. Hepimizde heyecan 4,5 G :)

Fakat bir vize evrakları belası var ki akıllara zarar!

Kendi gidişlerimde o evrakları hazırlamaktan ne yoruldum ne de gocundum. Çünkü haklı buluyor ve adamlar senin temsil ettiğin ülke gibi fırsatçı, rüşvetçi, pisliğin önde gideni değil ki, elbette kılı kırk yaracaklar diyordum.

Gelelim şimdiki vize işlemlerine:

Kanada vizesi için gereken evrakların yazılı olduğu listeyi ilgili turizm şirketinden aldık, başladık evrak düzenlemeye.

Kurumun, kurum sahibi Emine Hanım'ın (adaşım) ve benim neyimiz var neyimiz yoksa her şeyi ekledik. Eğitim durumun, mesleğin, banka hesap bilgilerin, iş yaptığın yerler, görüştüğün firmalar sahip olduğun taşınmazların, suçsuzluğun vs.

Evrakları görseniz “Bir tek mahalle kasabı ve bakkalınkiler eksik" dersiniz. Neredeyse te lise yıllarında çıktığın çocuğun ana-baba bilgilerini dahi isteyecekler.

Şirket paravan mı yoksa gerçek mi?

Paran var mı yoksa çulsuz musun?

Geri dönecek misin yoksa maazallah onların ülkesine ilhak edip başlarına bela mı olacaksın?

“Hayır kardeşim, köpek yesin sizin ülkenizi! Biz kendi kokuşmuş ülkemize geri döneceğiz, çok şükür kendimize yetecek paramız da var pulumuz da,” demenin evrakları bunlar.

İşte biz kurum ve yetişkin olanlara dair her bi şeyleri, öğrencilerin de öğrenci belgeleri, pasaportları, uçak biletleri vs ile tin tin vize işlemleri yapacak aracı kuruma gittik. Oradaki görevli yüzümüze baktı ve “Hani çocukların belgeleri?” dedi.

Şok!

“Ne belgesi?”

Çocuk len bunlar! Henüz kendilerine ait ne paraları ne de şirketleri var. Gariplerim yurt dışına çıkma heyecanı yaşayan bıcırıklar. (Bu dediğimi duymasınlar, hepsi kendini yetişkin sanıyor. Ergen psikolojisi.) 

“Çocukların ana babalarının mali ve resmi durumlarını gösterir belgeler diyorum?” diye ekledi görevli.

“Ana!” dedim! “Ne alakası var?”

Tam bu esnada kurum sahibi adaşımın oturduğu sandalyeden bir ayağa kalkışı ve tüm sükunetini, sabrını ve hatta kibarlığını kaybedişi vardı ki… Anam anam! Onu hiç böyle görmemiştim.

Deli deliyi görünce sopasını saklarmış ya, hah işte, odada kim varsa (ben de dahil) hepimiz sopaları sakladık. Hatta masaların altlarında yer var mıdır ki girsek telaşına düştük.

Emine Hanım'ın beyni, karşımızda vize evraklarını söylemeye çalışan görevli çocuğu, Kanada Konsolosu yerine koymuş olmalı. Çocuğu boğacak! Hem de oracıkta! O da korkmuş olmalı öfkenin gazabından.  Çekinerek ve sakince;

“Bakın ben, şahsen sizden bir şey istemiyorum,” derken öznenin üzerine basarak söyledi.

“Kanada Konsolosluğu gözüyle bakıyorum.”

“Başlarım konsolosuna…” diyerek devam edecek olan Emine Hanım’ı sakinleştirmek elbette benim görevimdi. Usulca kulağına eğilip, "Sonra bi güzel döveriz, şimdi sakin ol, işimize bakalım" dedim. İnanmış olmalı, bir iki cık cık çekip sakinledi. 

Ve oradan çıkıp yeniden evrak hazırlama işine girdik.

Bilirsiniz abartmayı severim ama abartısız söylüyorum tam 1.200 tane gömlek dosya kullandığımız üç büyük klasör evrak hazırladık…

Ulen gelişmiş ülkeler! Harbiden de bizim yolları kıskanıyorsunuz di mi(?) :)

 

Notum: Vizeleri aldık. Hem de beş yıllık. Farkında değiller. Dönmeyeceğiz :)))

 
Toplam blog
: 135
: 3170
Kayıt tarihi
: 23.07.08
 
 

Eğitim sürecinin bazı bölümleri Almanya ve İngiltere'de olmak üzere en son PAÜ'den eğitim uzmanlı..