Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Hayatınızı ne yönlendiriyor..?

Hayatınızı ne yönlendiriyor..?
 

Şimdi mi, şimdiye kadar mı?

Bir yerden başlayın...

Ocak 1993

Gazete tirajları;

Milliyet 11 Ocak 1.169.371 12 Ocak 1.166. 859 13 Ocak 1.166.447

Sabah 11 Ocak 1.003.882 12 Ocak 997.518 13 Ocak 999.552

Hürriyet 11 ocak 991.574 12 Ocak 981.914 13 Ocak 979.095

Öncesine göre hayli yüksek orandaki bu tiraj artışının yüzdesi...

Milliyet % 31 Sabah % 26.86 Hürriyet % % 26.31

artışı ifade ediyordu ki, neredeyse 1 milyonluk bir tiraj artışı idi ve ülkemizin okumaya-kitaba-gazeteye verdiği önem dikkate alındığında, inanılması güç bir duruma işaret ediyordu, desem de inanmayın...

Her ne kadar "Ansiklopedi" kuponu biriktirmek için yaşanan bir dönemin yaşayanları da olsak, "tencere, tava, tabak" hatta "deterjan" için bile gazete < gazete="" için="" deterjan="" alınsa="" anlayacağım="" ama...="">> alınan, alımın arttığı dönem...

Bu dönemin daha traji-komik olan yanı ise bu durum için verilen televizyon-radyo ve sair reklam ve kampanyalar ve inanılmaz rakamlardaki bütçeler idi...

Ne alakası var kardeşim; Ben "Gazetemi" okumak için alıyordum, öncesinde de, o zamanda da, hala da okumak için alıyorum, "Ekonomi-Güncel Sosyal Olaylar- Dış Dünyadaki Gelişmeler ve sair" yani bastıramadığım açlık, baldır bacak foto-hayat haberleri, bitmek bilmeyen spor yorumları benim olmazsa olmazım olmadı, eksik kalmasın diye baktığım okuduğum yerlerdi...

Yani, A.B.D.'nin kurmayı düşündüğü yeni dünya düzeni ve uygulamalarını, kimlerle, hangi iğrenç modellerle uygulayacağını, okuyor ve görüyordunuz...

Modellerin nesi var, hepsi fıstık gibi hatunlar, görmemek mümkün mü..?

.....?

Ne var yalan mı..?

Bosna-Hersek'te petrol kaynakları olmadığından müdahale etmemesini...

Kimin?

Elite Look model ajansı..!

....?

B.M. Güvenlik Konseyinin ivedi karar almamasını, iş < katliamın="" başındaki="" şerefsizleri="">> başındaki yöneticileri hani Pakistan, hani Afganistan, hani Irak misali al aşağı etmemesini ve sebeplerini de okuyor, buna ses çıkarmayan ve hatta uyum sağlayanları da izliyordunuz...

..?

Bosna-Hersek'teki insanlarımız adına, Din-İman-Müslüman kardeş kisvesi altında toplanan, öncesi ve sonrasında ülkemizde "Sekretere bir soruverin Holding" ler vasıtası ile ama Bosna'daki insanlarımızın kanı ve acıları üzerinden ama gurbetteki insanlarımızın alın teri ve acısı üzerinden elde edilmiş paraların, "Lüp zade fonlara" gittiğini ve bunlara yasal hiç bir yaptırım uygulanamadığını, hakkını arayana "bir bardak soğuk su için" dendiğini de okuyor ve görüyordunuz, buna ses çıkarmayan ve hatta uyum sağlayanları da izliyordunuz...

....?

Râbitat-Ül-Âlem-Ül-İslam...

........?

Hani İslam Devletleri Birliği kurmak isteyen kuruluş, maddi destek unsuru ve kuruluş sebebi "Aramco" adlı bir Amerikan Petrol şirketi olan kuruluş, Hicri Recep 1383 tarihinde, Mekke'de, tüzüğüne "Müslüman ülkelerde İslamcı yönetimlerin kurulmasına çalışmak" yazılan kuruluş, "İslamcı yayın organları" vasıtası ile desteklenecek ve yaygınlaştırılacak kuruluş, amacı ve yöntemleri bunlarla sınırlı (???) olan kuruluş, buna ses çıkarmayan ve hatta uyum sağlayanları da izliyordunuz...

...................?

Son ihtilal sonrası Türkiye'de her türlü " At " oynatmasına göz yumulan, göz yumanların kimler olduğu ve sebeplendiklerinden sebep yaptıklarının, yaşadıklarımızın sonucu olduğunu anlatmaya çalıştığım kuruluş, buna ses çıkarmayan ve hatta uyum sağlayanları da izliyordunuz...

............................?

Neyse, Azerbaycan'ı bilirsiniz...

Tabi ki..!

Azerbaycan'da, Dağlık Karabağ'da, Nahcıvan Özerk bölgesinde Uluslar arası antlaşma ile güvenliğin ve hakimiyet muhafazasının, devredilemez şekilde Azerbaycan'da olduğunu, Ermenistan'ın yaptığının katliam/Jenocid (Soykırım) olduğunu ama hukukun olmadığını, B.M.'nin olması gereken kurum olmadığını, Güvenlik Konseyinin laftan ibaret olduğunu, yani işine gelmeyince olmadığını bilir, görür, izlerken, buna ses çıkarmayan ve hatta uyum sağlayanları da izliyordunuz...

...?

Kürt var, bir de "Sorunu" var..!

Kürt var tamam da sorunu ne, onu anlayan da anlatan da anlattığından bir şey anlamamızı sağlayan da yok...

Sorunun temelinde hayatını neyin yönlendirdiği yatıyor, "O" bırak uyusun rahatsız etme diyor, Kürt yatıp uyuyandan habersiz...

......?

Kurtuluş Savaşı öncesinde Ermeni ve Kürtlerin, İngiltere ve Amerika tarafından desteklendikleri, İngiliz gizli belgeleri <üzerlerindeki gizlilik="" kalkmış,="" kamuoyuna="" açılmıştır="">> ile kanıtlanmıştır.

Amiral Sir F.Dearobeck'in Lord Curzon'a yazdığı 20 art 1920 tarihli gizli rapor;

-Kürdistan (?), Türkiye'den tamamen ayrılıp özerk olmalıdır. Ermenilerle Kürtlerin çıkarlarını bağdaştırabiliriz. İstanbul'daki Kürt Delegesi Şerif Paşa emrimizdedir...

(Kraliyet belgeleri, Sayfa 49, belge 33, İngiliz belgelerinde Türkiye, Erol Ulubelen, Çağdaş Yayınları, s257)

..............?

Damat Ferit'in "Kürtleri Mustafa Kemal'e karşı kullanma" planından da İngilizler bahsediyor...Lozan Barış Anlaşması görüşmelerinde Lord Curzon bağımsız bir Kürt devleti için kendini parçalar vaziyette savununca, heyettekileri de şaşırtıyor... 1919 Temmuz ayının onuncu günü İstanbul'dan 1437 no ile Lord Curzon'a çekilen gizli telgrafta, Kürtlerin İngiliz Mandası > istedikleri, bölgeye gönderilen Binbaşı Noel'in > Kürt ajanları ile görüşeceği yazılmaktadır...

......................?

1921 yılında "Koçgiri isyanı" biz yedi düvele Vatan Savunması yaparken çıkartılmıştır.

..?

1925 Şubatında "Şeyh Sait isyanı" ne ilginç bir tesadüftür ki tam da biz İngiltere ile "Musul" konusunda görüşme halindeyken patlak > vermiştir, he, "Nasturi ayaklanması" nıda unutmayalım, ayak kokusuna bulunamayan çarelerden çıkmamıştı...

.....?

1927-1930 yılları arasındaki "Ağrı ayaklanması" ise durumu örgütleyen Ermenilerin desteği ile kurulmuş, "Xwebun" adlı ayırım yanlısı örgütle sağlanmış bir diğer pis kokan eylem dönemi idi ve fütursuzca "Fransızlar" ile kurdukları ilişkiyi açıklamaktan da hiç bir rahatsızlık duymuyorlardı, tarafların hiç biri desek daha doğru...

............?

1970'li yıllar; Barzani (Mesut'un babası) Şah İran'ından, A.B.D.'nin Sovyet etkisini yıkmak arzusunu yerine getirmek için, A.B.D.'nin güdümündeki İran'dan silah yardımı almıştır. A.B.D. dışişleri, dönemin bakanı Kissinger ile olan ilişkisi Amerikan basınına yansımış, Başkan Jimmy Carter emriyle askıya alınmıştır. Barzani bu durum sebebiyle Jimmy Carter'ı çoook uzun hayırlı kelimeler ile anmıştır...

.....................?

Ama A.B.D Barzani'nin son günlerini, hani İran Şahına yaptığı kıyak misali, A.B.D.'de geçirmesini sağlamıştır. Bakımını <ölene kadar="">> A.B.D. tarafından yapılmış, orada da ölmüştür...

.............................?


Hani buyur buradan yak dedirten cinsten bir olaydır; Barzani'yi yaratan Sovyet Rusya'dan devir teslim alıp, bakımını yapıp, ölene kadar da başında bekleyen A.B.D....

..?

1992 yılı, "Serxwebun" adlı pkk yayınında "Kürdistan tarihinin en büyük ayaklanmasına hazırlandığı" alen beyan yazıyor, "Savaş hükümeti" kurduk deniyor, "Kongreler" toplanacağı yazılıyor, amma velakin Türk Hükümeti olayı bastırınca "Biz ayaklanmadık" diyor, > neydi diye sorulduğunda; "Bölge halkının kendi kararı idi" > diyebilecek kadar adi, şerefsiz, korkakça bir tavır sergiliyorlardı...

..........?

"Beklenti" yönlendirmeye ne kadar "etki" eder..?

...................?

Serves Antlaşması 62. madde;

Fırat nehrinin doğusunda kurulacak bir Ermenistan Devleti sınırları güneyinde Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölge de bir Özerk Statüye sahip Kürt Devleti kurulacak; bu çalışmalar da İngiltere, Fransa ve İtalya tarafından yürütülecekti... Bu üç devletin temsilcilerinden oluşan komisyon oy birliği ile bir karar veremezse, o zaman İngiltere, Fransa, İtalya, İran ve Kürt temsilcileri, Türk-İran sınırında gerekli düzeltmeleri yapacaklardı... Türkiye nerede? O kim.?!?

............................?

Serves Antlaşması 64. madde

Antlaşmanın yayınlanmasından bir yıl sonra yörede yaşayan Kürtler, bağımsız bir devlet kuracaklarını kanıtlarlarsa (!!!!!!!), Milletler Cemiyetine başvuracaklardır. Milletler Cemiyeti Akvam Meclisi, Kürtleri, bağımsız devlet kurmaya layık (!!!!!!) görürse, o zaman Türkiye bu çözüm yolunu benimseyecektir (?????). Musul Kürtleri, bu bağımsız Kürt Devletine katılmak isterlerse (!!!!!), müttefik hükümetler buna da karşı çıkmayacaklardır...

Eee....Çüüüüş....!

Çüş... müş... O zamandan bu zamana, o zaman da bu zaman da hayal bu, beklenti bu...

Hani pkk'nın "Biz ayaklanmadık/yapmadık" diye kıvırttığı dönem var ya...

Hııı....

Irak'ın kuzeyinde "Uzlaşma yoluyla" sonuç almak isteyen Celal Talabani'nin "Kürdistan Yurtseverler Birliği" ve Mesut Barzani'nin "Irak Kürdistan Demokrasi Partisi" A.B.D. >, Türkiye > ve Avrupa sair > uzlaşma çağrıları yapıyordu...

...?

A.B.D. & A.B. bu arada pkk'ya Talabani & Barzani'ye sağdan verdiğini, "Soldan" veriyordu...

......?

Bu whiskas delisi ikiliden Barzani'nin babası olan Molla Mustafa Barzani, önce Sovyet ürünü whiskas denemişse de beğenmemiş ( ? ), Amerikan whiskas'ını tatmış, bağımlı hale gelmiş, Amerika'da bağımlılık tedavisi görürken mefta olup, whiskas mezarlığına defnedilmişti...

............?

Celal Talabani, Mesut Barzani'nin babasını tanır; önce onunla, sonra İran Şahı ve hatta Saddam Hüseyin ile hatta ve hatta Amerika ile whiskas partilerine katılmış, dolayısı ile bağımlı olup çıkmıştır...

...................?

Unutmadan, whiskas sarhoşluğu yaşarken Türkiye ile pkk konusunda anlaşma da yapmıştı, ayıp olmasın, hatır-lamak lazım, bu whiskas delisi ikili bizde en üst ( ? ) düzey kabul görüp, diplomatik pasaport bile almışlardı...

.........................?


A.B.D & A.B. beslemekten, whiskas vermekten sıkıldığı (?) terörist başını Türkiye'ye vermiş, " Aman zehirlemeyin, barınakta muhafaza edin" şartı getirmişti...

..?!?!?

Plan farklılığı vardı, Irak işgal edildi, iki whiskas delisi ve whiskas beklentisi içindekilerle devam edecek, 1920'ler de olduğu gibi kalem, cetvel, pergel (?????) yardımı ile harita üstünde geometrik çalışma yapacaktı...

..?

Petrol/Maden, bölgesel/bölgeler arası savaşların ve hükümet darbelerinin ana sebebi olsa da hiç bir zaman dile getirilmemiş, dile gelmesi istenenler dikte edilmiştir...

Nükleer/Kimyasal Saddam hikayesi..!

Whiskas bağımlıları ne durumda?

Bir tane İmralı barınağında...

Bir tane Irak'ın kuzeyinde terbiyecilerinin bakımında...

Bir tane Irak'ın Bağdat'ında terbiyecilerinin bakımında...

Bir kaç tane de İmralı barınağındakinin nüveleri, Irak'ın kuzeyinde ve sair bilinen yerlerde...

Bağımlıları besleyen ne durumda?

100 yıldır her şeyi denedik, bağımlı hale getiremedik, hala;

"Ya İstiklal Ya Ölüm, Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez, Tam Bağımsız Türkiye..........."

deyip duruyorlar, diye şikayet ederken, Irak ve tabi ki Türkiye haritası üzerinde kalem (?), cetvel (?), pergel (?) oynayıp duruyorlar...

..?

"Beklenti" sahibi "Bağımlı" hale getirildiğinde, yönlendirme de ne kadar etkili olunabildiği de netleşmiş oldu sanki...

Aslında esas bağımlı A.B.D. & A.B. oluyor bu durumda; Petrol/Maden..!

Doğru!

Onlar da bu bağımlılıklarını başka bağımlılıklar yaratarak garanti altına alıyorlar..!

Doğru!

Kürt var, bir de sorunu var (?) dediğimizde sorunun üstüne bastığı toprağın altında yatan petrol/maden olduğu, biz çözemeyince/çözdürülmeyince > yaşananların bizden, Türk Devletinden kaynaklandığını, asıl sorunu yaratanı da, bağımlılığının tedarikçisi olması sebebiyle, sorununu yaratan olarak görmeyi reddettiğini, hatta bu yalanı kanıksayıp doğruymuşçasına arkasında durduğunu, bu durumu sebebiyle de "Sorun" hanesinin karşısına "Türk Devleti ve Türkler" yazarak, aslında dile gelmesi gereken değil, dikte edilenin dile geldiği durumu yaşıyoruz...

Doğru!


O zaman hayatımızı "Bağımlıların Talepleri" yönlendiriyor gibi bir durum ortaya çıkıyor...

Doğru!


İyi de bu AMATEM > bünyesinde çözülecek bir bağımlılık da değil...

Doğru! Onun için B.M. ve B.M. Güvenlik Konseyi ve NATO ve sair Uluslar arası kurum ve kuruluşlar yapılandırıldı...

Tamam da onlar ne çare..?

Çare..?

Öncelikle whiskas bağımlılarına tedavi yollarını önerirsin, kabul etti, tedavi edersin, kabul etmedi, seni de kendisi gibi yapma konusundaki haysiyetsiz yaklaşımından vazgeçmesini telkin edersin, kabul etti, tedavi edersin, kabul etmedi bir de üstüne saldırıya geçti, itlaf edersin...

Ama bu...

Aması yok, "whiskas maması" var, tercih...

.............................................................?

Saygılarımla

 
Toplam blog
: 72
: 1708
Kayıt tarihi
: 09.08.07
 
 

"Beklentiler denizinde boğulmaktansa, gerçekler ve gerçekleşenler nehrinde yıkanarak arınmayı tercih..