Hesap soran Hz. Musa mıdır yoksa Allah(c.c) mıdır?

Sabah evde kahvaltı ettiğim saatlerde bir televizyon kanalında Sayın Erdoğan’ın tam hatırlamıyorum ama Türkmenistan’a giderken veya Türkmenistan’da yaptığı basın toplantısında  Mısır konusu ile açıklamalarda bulunuyordu. Mısır’da olan vahşeti anlatıyor ve dünyanın bu konuda yeterli tepki koymadığını belirtiyordu. Buraya kadar normal kabul edilir bir konuşma devam ediyordu. Sonra Mısır’da  yaşayan insanların Firavun’u iyi bildiğini belirten konuşmaya girdi ve konu İslamiyette geçen konuydu.

İşte ondan sonra konuşmalara ilgim daha da arttı, Firavun’un helak olmasından bahsetti. Bu ana kadar konuşma normal seyrinde gitti ve inanan bir insanın aynen kabul edeceği bir durumu dile getirdi. Sonra ise bir an kanımın adeta tamamen çekildiği cümle  duyuldu. “Bir gün bir Musa çıkar ve (Firavun’dan) hesap sorar” ifadesi adeta kulaklarımda çınladı ve ağzımdan ilk çıkan ifade ” Allahu ekber ” oldu.  Kanım çekilmiş ve ardından bir kazan kaynar su kafamdan boşalmıştı. Ramazan ayında çok yeni Kur’an-ı Kerim mealini  bir kez daha okumuş ve yeni yeni öğrendiklerim olmuştu.

Biliriz ki Kur’an-ı Kerim ‘de de belirtildiği üzere peygamberlerin görevleri Allah(c.c) ın ayetlerini ümmetlerine tebliğ etmektir. Kur’an-ı Kerim’e baktığımızda Bakara, Araf, Enfal,Yunus, Hud, İsra,Taha, Ankebut, Kasas, Sad, Mumin, Zuhruf, Duhan, Kaf, Zariyat, Hakka, Müzemmil, Naziat,Fecr surelerinde  toplam 143 ayette Firavun’un ismi geçmektedir. Bu ayetleri tek tek belirtmeyeceğim. Fakat bu ayetlerden anladığımız Hz. Musa(as) nın Allah(c.c) varlığı ve terk yaradasn olduğunu Firavun’a tebliğ etmesidir.  Hz.Musa(as) nın mucizeleri ise Allah(c.c) tarafından  Hz. Musa (as) a  verilmiştir.  Hz.Musa (a.s)  a Asası ile  verdiği  güç Allah(c.c)ın verdiği bir lütuf ve Allah(c.c) kullarına  gösterdiği   mucizesidir. Bu ayetlere baktığımızda Hz. Musa (as) sadece tebliğ etmiştir. Hesap soran değildir .Hesap soracak olan Allah(c.c) tır. Biliriz ki Kur’an-ı Kerim de belirtildiği üzere  ” Allah(c.c) hesabı çarçabuk görendir” .

İşte bu bilgiler ışığında kanım bir anda çekildi. Evet, günümüzde de    Firavunlar mevcut olacaktır.  Her Firavun’un karşına Allah(c.c) bir Musa çıkarabilir.  ” Ol” deyince her şeyin olduğu gücün sahibi Allah(c.c) için güçlük yoktur. Gücün sahibi de tek Allah(c.c) tır. Hesabı görecek olanda Allah(c.c) tır.  Firavunlara hesabı soracak olanda Allah(c.c) tır.  Gerçek anlamıyla peygamberi olan Hz. Musa(as) a bile sadece tebliğ görevini veren Allah(c.c) hesabı görecek gücün Allah(c.c) olduğunu bildirirken , son peygamber Hz. Muhammed(s.a.v) efendimize de tebliğ ile görevli olduğunu bildiren Allah(c.c), hesap kısmını  bugün kula bırakır mı ? İşte kanımın çekildiği nokta bu noktadır.  Hiç bir kul sıfatı ne olursa olsun hesabın kulda olduğunu söyleyemez. Hesap gününün sahibi sadece ve sadece Allah(c.c) tır.  Kullara doğruları söylemek Allah (c.c) rızası için doğruları tebliğ etmek düşer. Bunu hiç bir kul unutmamalıdır. Yoksa Allah (c.c) korusun farklı yanlış olan, Allah(c.c) ın rızası olmayan bir yola girebiliriz.

Şimdi sorarım sizlere hesabı kul mu yoksa alemlerin Rab’ bi Allah(c.c)  mı sorar ? Saygılarımla…