Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '07

 
Kategori
Haber
 

İffetli giyim- kuşam polisi

İffetli giyim- kuşam polisi
 

“İran’da yeni bir uygulamayla iffetli giyim-kuşam polisi denetimleri artırdı. Yeni uygulama şöyle: Polis saçı ve vücut hatları görünen kadını önce uyaracak. Kıyafet düzelmezse kadın karakola götürülecek, kişisel bilgileri ve resmi bilgisayarda saklanacak. Kadın, şeriata uygun giyineceğine ilişkin imzalı taahhüt verdikten sonra ailesine teslim edilecek.”

Hürriyet gazetesinin 23 nisan tarihli sayısında bu haber vardı. “İffetli giyim- kuşam polisi” diye bir resmi teşkilat varmış İran’da, ve bu teşkilat kadın iffetini korumak için sokaklara düşmüş. Ya erkekler, bunların hepsi iffetli mi, yoksa iffet yalnızca kadında bulunması gereken bir şey mi?

İnançlarımızı özgürce yaşayalım diyenlere saygım vardır, ama inançlar bu şekilde dayatılınca bu sözü söyleyenlerin de ellerine fırsat geçince aynı dayatmacılığı yapacağı korkusu da vardır. Çünkü inançlar da yoruma açıktır, öyle olmasaydı onca mezhep ortaya çıkmazdı. O halde sosyal olarak inancın düzenlenmesi var ise, bireysel olarak da bir inanç, bir yorum özgürlüğü olmalıdır. Gerisi Tanrı’nın adaletine ve gerçeğine kalmış bir durumdur. Saçını açarak da Müslüman olurum demek bir yorumdur ve bu yoruma, inanca saygı gösterilmesini isteyenler, saygı göstermek zorundadırlar.

Dinin mutlak sözleri Tanrı’ya aittir, insanlar sadece yorumlayabilirler, ve her yorumun doğruluk ya da yanlışlığını insanlar yargılayamazlar, öyle olsaydı yargı günü olmazdı.

Dünyada insanı ilgilendiren konu, ortak yaşama saygı göstermektir.

Ortak yaşama saygı göstermeyenler Malatya’da üç kişiyi vahşice öldürüp bunu vatan millet din adına yaptıklarını söyleyerek, hem vatanı, hem milleti, hem de dinlerini anlamadıklarını ortaya koyuyorlar. Ve onlar kendiliklerinden iffet polisi oluyorlar. Bugün başbakan güzel söylemiş “ Avrupa’da altı bin cami var, burada kiliselerden korkmayın “ diye. On dört, on beş yaşındaki çocukları kimler vahşileştiriyorsa onlar insan olamazlar.

Televizyonlarda koca koca adamlar çıkıp iffet polisleri gibi davranıp üç kilise beş misyoneri gösterip tehlike var diyorlarsa ve bu kişiler ülkedeki altmış bini aşkın camiyi ülkedeki on onbeş kilise ve dinini yaymak isteyen beş on misyonerin ortadan kaldırabileceğini düşünüyorlarsa vay dinimizin haline. Televizyonlardaki o kışkırtıcı cahilleri de burada kınıyorum, bu olaylara onların da katkısı vardır.

Bu vesileyle Cumhuriyetimizi kuranları saygıyla yad ediyorum. 23 nisanda açılan meclisin manasının bir şekilde anlaşılması gerektiğini düşünüyorum.

 
Toplam blog
: 283
: 1304
Kayıt tarihi
: 04.12.06
 
 

Nükleer fizik doktoru, şiir yazmaya çalışıyor, kalite yönetim sistemleri danışmanı, öykü deneme yaza..