İlk 100'de Yerimiz Var mı?

Dünyanın En İyi 100 Üniversitesi ve Türkiye

Geçtiğimiz hafta okuduk gazetelerden, dünyanın 100 en iyi üniversitesi sıralanmıştı ve her zamanki gibi yine sıralamada Türkiye’den herhangi bir okul yoktu. Kimisine göre bir kısmı doğru kimisine göre ise reklâm amaçlı yapılmış bir listeydi. Çoğunluk olarak bakarsak ise Türkiye’den bir üniversitenin bu listeye girmesi hayaldi. Ben de biraz geç olsa da hafta sonumu bu konuya ayırıp yaşadığım ve televizyon sahne çalışmalarımı yürüttüğüm yer olan Tayvan’dan sizlere bir yazı hazırlamak istedim.

Tayvan’ın bu listede Ulusal Tayvan Üniversitesi (NTU) 95. sırada yer aldığı için yazım daha da anlamlı oldu. Benim mezun olduğum ve Tayvan’ın en iyi 3 okulundan biri olan Ulusal Tayvan Normal Üniversitesindeki (NTNU) tecrübelerimi de ekleyince sanırım ortaya Türkiye ve Tayvan arasında olan eğitim uçurumunun farkı çıkacak. Bu farkın sonrasında da neden ilk 100’de bizden bir okul olmadığını da sanırım daha iyi anlayacağız.

Dost acı söyler derler ya Türkiye’miz içinde ben acı söyleyeceğim, üstelik Türkiye’de 2 tane ayrı üniversite bitirmeme rağmen. İlk olarak Mersin Üniversitesi Anamur Meslek Yüksek Okulunun Turizm Otelcilik bölümünden mezun oldum daha sonrada Ankara Üniversitesi DTCF Çince bölümünü bitirdim. Burada birbirinden şeker ve değerli hocalarla da tanıştım ve onlardan çok şeyler öğrendim. Gel gelelim, iş hocalarla bitmediği için ders dışarısındaki saatlerde devletin yaratması gereken imkânların olmaması yüzünden belki de buradaki okullarda kurulan donanımların çoğunu Türkiye’de bulamadım. Bu benim için ve milyonlarca üniversiteli için Türkiye’de günümüzde de aşağı yukarı aynıdır. Kimi özel üniversitelerimizin imkânları kazandıkları paralar doğrultusunda muhakkak ki devlet okullarından ilerdedir ama burada ilk 100’e giren NTU’nun bir devlet okulu olduğunu belirtmek istiyorum.

Tayvan’ı örnek alan yazımı okudukça ve bu ufak ama gelişmiş, görülmesi örnek alınması gereken adayı tanıdıkça, sizler kararınızı kendiniz vereceksiniz diye düşünüyorum. İşte o zaman neden bizim ilk 100’de olmadığımızı da daha iyi anlayacaksınız.

Burada üniversiteler herkese açık ve dilediğiniz zaman kimliğinizle okula girebilirsiniz. Hatta birçok okulda kapıdan girerken kimse sizden şüphelenmez ve okul bahçesini kullanabilirsiniz. Herkes okulun bahçesini ve imkânlarını kullanma hakkına sahiptir. İnsanlar okulların içerisinde nasıl davranılacağını bilirler. Okulların kütüphaneleri son derece modern imkânlarla donatılmıştır. İnternet bağlantıları çok hızlı ve herkesin kullanımına açıktır. Tüm okullarda kablosuz ağ bağlantısı hizmete sunulmuştur. Her okulun merdivenlerinin hemen yanında engelliler içinde yollar yapılmıştır. Tüm katlarda engelliler için tuvaletler tasarlanmıştır ve asansörlerde engelliler için özel düğmeler bulunmaktadır. Okulların içerisinde asla bir siyasal kavga görülmemektedir. Herkes çocuklar gibi okula gelip derslerine girmekte ve eğitimlerini kesintisiz almaktadırlar. Hocaların birçoğu yurtdışında eğitim almış ve yeniden Tayvan’a dönerek öğretmenliğe devam eden kişilerden oluşmaktadır. Her sınıfta muhakkak özel bilgisayar sistemi, projektör gibi elektronik aletlerden bulunur. Öğretmenlerin odaları öğrencilerin her zaman ulaşabilecekleri mesafededir. Hatta bazı yerlerde iç içedir. Şahsen benim bölümümde böyleydi ve hocalarımı istediğim zaman bulabiliyordum. Öğretim görevlilerinde kompleks, öğrenciye tepeden bakma ve kendini kral görme huyları ülkemize oranla çok ama çok az durumdadır. Yine bizim okuldan bir örnek verirsem, bölüm başkanları 2 yılda bir değişir ve böylece tüm bölümdeki öğretmenlere eşit oranda şans verilir. Tayvan’da ki Milli Eğitim müfettişleri her yıl bölümleri kontrole gelirler ve bölümün yayınladıkları yazılardan tutunda sınıfların temizliğine kadar her noktaya dikkat ederler. Bölümden öğrenciler ile görüşür bölüm hakkındaki yorumlarını alırlar ve bu yorumları üstlerindeki yetkililere raporlarlar. Okullun başlamasından bir kaç hafta önce tüm öğrenciler sağlık testlerinden geçirilir. Okula getirilen sağlık görevlileri öğrencilerin işitme, solunum, görme, kalp gibi sağlık açısından önemli yerlerine çeşitli muayenelerde bulunur ve bu testlerin sonuçları okullar açıldıktan bir süre sonra öğrencilere bildirilir. Okulların hemen hepsinde sağlık merkezi bulunur ve öğrenciler buradan ücretsiz yararlanabilirler. Her türlü ilaç ve muayene buralarda ücretsiz öğrencilere sunulur. Okulların hepsinde psikolog bulunur ve öğrencilerin sorunlarını dinlerler. Okulların hepsinin özel garajları vardır ve bu garajlar yeraltına inşa edilmişlerdir. Okullarda herhangi bir araç görüntüsü olmadan çevre planlaması yapılmıştır. Okulların hemen hepsinde kullanılan malzemeler için geri dönüşüm programı uygulanmaktadır. Hiçbir kâğıt, plastik ve benzeri çöpler boş yere çöpe atılmaz ve ait oldukları yerde saklanır. Daha sonra bunlar özel olarak geri dönüşüm merkezlerine gönderilir. Öğrenciler kesinlikle okula kavga ve siyasi mücadele gibi dalaşmalara giremezler. Girenler anında cezalandırılır. Okulların hemen hepsinde öğrenci kimlikler birer elektronik çip içerir ve bu çipler ile kartlar aynı zamanda metro ve otobüs kartı olarak da kullanılabilir. Okulların hemen yanında bulunan marketlerin bazıları öğrencilere özel indirimler yapar. Okullarda hemen her hafta etkinlikler düzenlenir. Yabancı öğrenciler için kurulmuş merkezlerde yabancı öğrencilere özel programlar ve geziler düzenlenir. Okul eğer bir öğrenciyi bir etkinlikte kullanacaksa o öğrenciye çalıştığı saat üzerinden ödemesini yapar ya da ufak hediyeler ile gönlünü alır. Üniversitelerin bölümlerini kendilerine ait kütüphaneleri vardır ve öğrenciler buraları da kullanabilirler. Okulların kütüphaneleri dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinin akademik, magazin, sanat, politika gibi yüzlerce yayınlarını periyodik olarak bünyesinde bulundurur. Bu yayınların yanı sıra her türlü belgesel, yabancı film ve dizi izleyebilecek özel yerleri vardır. Her okulda spor salonu ve birçoğunda yüzme havuzları bulunur. Buralarda da kullanım kurallarından tutunda giriş saatlerine kadar özel olarak hesaplanarak oluşturulur. Öğrencilerin spora daha çok zaman ayırmaları sağlanır. Öğretmenlerin maaşları ülkede en yüksek maaşlardan biri olarak göze çarpar ve öğretmenlik onurlu bir meslek olarak gelecek kuşaklara taşınır. Öğretmenler yılın belli dönemlerinde kısa yurt dışı gezilere giderek yazdıkları akademik makaleleri dünyanın diğer önde gelen okullarında sunarlar. Okulların hemen hepsinin güvenlik görevlisi bulunur ve bunlar son derece kibar insanlardır. Sınıfların hepsinde klima ve vantilatör bulunur. Her bölümde öğretmenlerin özel yardımcıları vardır ve bunlar öğrencilere yardımcı olurlar. Birçok bölüm yüksek lisans öğrencilerine ayrı doktora öğrencilerine ayrı odalar tahsis eder ve buralarda öğrencilerin daha iyi ders çalışmaları sağlanır. Her bölüm yılda birkaç kez yurt içi ya da yurt dışı geziler düzenler. Öğrenci işlerinden evrak almak tamamen bilgisayar üzerinden yapılır. Sıra beklemek ya da memurla kavga etmek gibi ülkemize has olan geri kalmış manzaralar oldukça az yaşanır hatta çoğu zaman yaşanmaz. Her bölümün bekleme odası bulunur ve buralarda günlük gazeteler okunabilir. Özel okulların zengin öğrencileri okula BMW ya da MERCEDES ile gelmez normal otobüs ya da motosikletleri ile gelirler. Öğretim görevlilerinin bir yıl içerisinde yazdığı akademik makalelerin sayıları yetkililer tarafından dikkatlice takip edilir. Her bölümün yıl içerisinde kullanacağı bir maddi kaynağı bulunur. Her bölüm dilerse kendi öğrencilerine maddi destek sağlayabilir ve onlara ofislerde ufak işler vererek maddi açıdan para kazanmalarına yardımcı olur. Her bölüm kendi bünyesinde ne kadar makine ya da donanıma gerek duyuyorsa devletten o kadar destek alır. Laboratuarlar ve diğer birimler son derece modern ve etkili biçimde donatılmış durumdadır. Özellikle yabancı öğrenciler ile okulun çalışanları arasında bir bağ kurulması için sık sık görevliler ile yabancı öğrenciler bir araya gelirler. Her yeni gelen yabancı öğrenciye okul özel olarak yardımcı bir öğrenci ayarlar. Bu öğrenci yabancı öğrenciye ilk günlerinde yardımcı olur. Okulların her türlü güvenliğinde özel kameralar kullanılır. Uzar, uzar, uzar...

Buradaki satırlarımda eminim unuttuğum birçok detay vardır ama kısacası dostlar, işte ben böyle bir yerde okuma şansını buldum. Ülkemden binlerce km ötede yeni bir dünya kurdum. Bu dünyadan yeni insanlar tanıdım, geleceğimde yeni kapılar açtım. Çok isterdim ülkemde de bu imkanlarımuz olsun ama olmadı. Birileri hep çok konuştu boş konuştu, sonuçta da ülkemiz bu geri kalmış hale büründü. Şimdi size soruyorum, sizce ilk 100’e girmeyi hak ediyor muyuz? Saygılarımla.