İnsanın çevresi aile ve akrabaları değil dost ve arkadaşlarıdır

Bilseydim ki ailem, çevrem; otuz çocuk yapar çevremi genişletirdim!

Benim çevrem hiç geniş değil; toprak olan büyükler, iki çocuk bi karı!

İnsanın çevresi ailesi ve akrabalarıysa mezarlıkta da yalnız olur; çünkü sayı belli…

Bazılarının çevresi genişmiş; demek ki onlar maşallah aşiret gibi…

İnsanın çevresi aile ve akrabaları olsa “ailem, çevrem, eş dost” diye ayırmazlar.

Bütün bunları söylüyoruz ama bazılarının çevresi ailesi.

Aileden çevre mi olurmuş, onlar senin zaten; çevrem deyince avludan dışarı çıkman lazım…

Hatta ben eş dosta bile karşıyım. Cevre deyince aranızda sizi bağlayan bir bağ, bir neden olmayacak.

Çevre; elin adamı, elin kadını…

Aile ve akrabalarınızla bağ kurmanız gerekmez, onlarla zaten bağısınız.

Ben birisi ölünce nasıl bilirdiniz diye kiminle yaşamışsa ona sorarım.

Ve insan arkadaşıyla çocuğundan daha fazla birlikte yaşamış olabilir.

Bir insanın çevresi kimdir, neresidir, kimlerden oluşur tam bir mutabakat yok.

Çevre deyince kişinin etrafı anlaşılıyor. Çevre; avlunun, mahallenin, hatta şehrin dışına çıkınca başlar.

Komşum benim çevremmiş. Sadece evlerimiz yan yana.

Çevren hayatı paylaştığın kimselerdir. Yaşlı amcanla hayatın neyini paylaşıyorsun? Köşede oturuyor…