Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Aralık '13

 
Kategori
Siyaset
 

İsmet İnönü'ye Bir Bakış

İsmet İnönü'ye Bir Bakış
 

Ülkemizin kurucularından İsmet İnönü. Kimine göre bir hain kimine göre başarılı bir siyasetçi kimine göre iyi bir lider. Öncelikle İsmet İnönü kimdir bunu analiz etmekte fayda var.

Kendisi 14 dönem Türkiye Büyük Millet Meclisinde halkı temsil etmiş bir milletvekili. Türkiye Cumhuriyetinin 1. Genel Kurmay Başkanı. Türkiye Cumhuriyetinin 2. Dış İşleri Bakanı. Yani kısacası ömrünü bu ülkenin topraklarında, ülkenin geleceği için geçirmiş bir lider.
 Hem askeri hem de siyasi yönü gelişmiş olan bir liderden bahsederken, hem de ülkemizde bunca göreve gelmiş bir başbakandan bahsederken öncelikle biraz durup düşünmek gerekir sanırım. Kendisine yöneltilen eleştirilere objektif açıdan bakmak hem de geçmişi denetlemek doğru yolu bulduracaktır bize.
 İsmet İnönü hakkında yöneltilen en büyük suçlardan biri, Atatürk'ün ölümü ile beraber ülkede şahsi yönde yapmış olduğu yenilikler. Başta Türk Lirasının üzerinde bulunan Atatürk portresini çıkartarak kendi portresini koydurması hem döneminde hem de günümüzde en büyük eleştiri oklarına sahip konu. Bir diğeri ise bir çok yere kendi heykellerinin dikilmesi ve Milli Şef unvanı. Şimdi biraz geçmişe dönelim ve o dönemin koşullarını irdeleyelim. Öncelikle ülkemizin kurucusu Atatürk vefat etmiş ve ülkede derin bir yas mevcut. Bununla beraber Atatürk'ün yerine gelen İsmet İnönü'de ülkede yaşanmaması gereken otorite boşluğu nedeni ile kendisine güven kazandırıcı, kendisini daha fazla sevdireceği bir takım yollara başvurmuş olması pek tabi karşılanamaz mı?
 Eleştirilerin geldiği bir diğer önemli konu ise Azeri mülteciler. O dönemde Rusya'dan kaçarak ülkemize sığınan Azeri mültecilerin Rus hükumetine teslim edilerek, Ruslar tarafından kurşuna dizilmesi olayı. Bu konuda İsmet İnönü bir çok kişinin düşündüğünün aksine ülkesinin menfaatlerini koruyan bir politika izlemiş. Atatürk'ün vefatının ardından Rus yönetiminin ülkemiz toprakları hakkındaki söylemleri, yeni bir savaşa girme riskini göze alamayacak olan Türkiye Cumhuriyeti için oldukça endişe verici bir durumdu. Bu noktada Ruslarla karşı karşıya gelmemek adına, ülke çıkarlarını koruması çokta yadırganmasa gerek. O dönemde Türkiye Cumhuriyetinin gireceği bir savaş, ülkenin ekonomisini oldukça olumsuz etkiyecektir. Belki de düzelemeyecek yaralar açılmasına neden olacaktı. Uzun yıllar yakalanan büyüme hedeflerinin tam yerine geldiği dönemlerde böyle bir risk göze alına bilir miydi? Aynı fikirle hareket edersek 2. Dünya Savaşına katılmamamız ve ülkemizin gençlerinin ülkeye faydalı bir şekilde yetişmeye devam etmesi, eğitim reformlarının sürmesi haklı bir gerekçe olamaz mıydı?
 İşte yaptığı değişiklikler ve kendisini daha ön plana çıkarıcı hamleleri sonrası İsmet İnönü anlaşılması gereken boyuttan farklı bir şekilde anlaşılmakta. Genç arkadaşlarımız okuyarak, araştırarak durumun vahametini ve dönemin şatlarını göz önünde bulundurarak analiz yapacaklarına inanıyorum.

Milli Şef'imizin ölüm yıl dönümünde onu saygı, sevgi ve rahmetle anıyoruz.

Herkese huzurlu, mutlu, sağlıklı günler... 

 
Toplam blog
: 15
: 931
Kayıt tarihi
: 04.01.13
 
 

Burak Uğur; *1989 yılında Bandırma'da doğdu. *İlk ve Orta öğrenimini Bandırma Yamanegeli İ.Ö.O. t..