İsterdim ki; bugün ben bir gazeteci olarak Sayın Başbakanla bir röportaj yapabileyim…

Biliyorum ki; bu bugünün koşullarında imkânsız. Çünkü ülke tam anlamı ile bir kargaşa içine sürüklenmiş ve adeta terörün kucağına teslim edilmiş durumda, bu süreç nasıl başladı ne şekilde gelişti niye önlenemedi belli değil. Gerçi bununda pek bir önemi kalmadı artık çünkü süreç açılım hikâyesinin başlatılması ile tam anlamıyla bir ivme kazandı ve ben % 47 oy aldım bildiğimi okurum mantığı ile de adeta zirveye koşarak tırmandı. Bu gün sayın başbakan muhalefete yüklendi, medyaya yüklendi velhasıl sorumluluğu kendi üzerinden atmak için aklına kim geldiyse saldırdı. Peki, sayın başbakanım bu ülkeyi muhalefet mi yönetiyor yoksa siz mi? Medya mı yönetiyor siz mi? Filistin olayında İsrail’e karşı tavır alındı terör bir anda patlak verdi. Siz çıkıp terörü destekleyen ülkeler var diyorsunuz açıklayın… Ayrıca bu söylediğiniz unsur savaş sebebidir. Şayet böyle bir durum varsa gerekeni yapın iktidar sizsiniz. Her gün kaç aileye şehit haberi gelecek kaç masum insanımız katledilecek ve siz daha ne kadar seyirci kalacaksınız..

Keşke imkânım olsa idi siz büyüklerimle 75 milyon önünde canlı tartışabilse idim. İşte o zaman size soracağım sorular şunlar olacaktı…

1- Her konuşmanızda güçlü ülkeyiz diyorsunuz. O halde, Kuzey Irak'ın terör açısından kuluçka makinesi olduğu bilindiğine göre burasını neden temizlemiyorsunuz? Meclisten aldığınız sınır ötesi harekât yetkisini neden kullanmıyorsunuz veya kullanmayacaksanız neden meclisten bir yetki alıyorsunuz?

2- Sayın Başbakan yaklaşık 8 yıl önce ülkemizde terör neredeyse sıfır noktasında idi. Bugün 8 yıldır siz ülkemizi yönetiyorsunuz ve bugüne kadar kusurlu bulduğunuz, görevden aldığınız, soruşturma açtığınız bir kişide yok. Bu durumda kendinizi görevden almayı düşünüyor musunuz?

3- Sayın Başbakan başlatmış olduğunuz "Demokratik Açılım" terörle mücadeleden, terörle müzakereye geçiş olarak kamuoyunda değerlendirilmektedir. Bu açılım sürecinde terör daha da azgınlaştığına göre terörle müzakereye devam edecek misiniz? Malum "Bedeli ne olursa olsun açılıma devam edeceğim" demiştiniz de.

4- Sayın Başbakan 19 Ekim'de Habur'dan teröristler ülkemize giriş yapmışlardı. Orada talimatınızla çadır adliye kurulmuş, teröristler pişman olmadıkları halde pişmansınız denilerek sokağa salınmışlardı. Hatta basında yazdığınıza göre çadır adliyede teröristler rahatsız olmasınlar denilerek Türk bayrağı ve Atatürk resimleri de asılmamıştı. Yine bu kapsamda teröristlerin hapse atılmaması için İç İşleri Bakanınız Atatürk Orman Çiftliğinde teröristlerin siyasi temsilcileri ile görüşmüştü. Fakat adalet geçte olsa tecelli etti ve geçen hafta Habur'dan girenlerin 13'ü hakkında tutuklama kararı çıktı (basın). Sayın Başbakan mızrak çuvala sığmadı, bu son kararda vicdanınız rahat mı?

5- Devlet Bakanınız Egemen BAĞIŞ ‘’Ocağına ateş düşen sadece 11 şehidin ailesi değil kandırılmış çocukların (teröristlerin ) aileleride acı çekiyor ‘’ ‘’Onlarında T.C kimliği var ‘’ derse! Teröristle hainle vatanına kurşun sıkanla savunan yiğitleri kahramanları velhasıl Türk Askerini Vatan evlatları, Mehmetçikleri aynı kefeye koyarsa!

Bu zihniyette olan bir iktidarın terörü önleme imkânı var mıdır sizce?

İşte sayın başbakanım size soracağım sorular bunlardı. Ama cevap alabileceğimi zannetmiyorum. Çünkü olacağı tahmin ederek sizin gene o Kasımpaşalı tavrınız tutacak atın şunu dışarı diyecektiniz ve yandaş medya masallarına başlayacaktınız. Ama unutmayın ki; artık bu milletin ne masal dinleyecek ne de bu masallara kanacak durumu kalmadı. Siz beni attırmaya kalktığınızda benim de size bir sözüm olacaktı tabi…

Saygılarımla..

BURÇAK YAZICI