İşyerinde mutsuzluğu önlemenin 4 yolu

Sevdiğimiz işi yapmak ya da yaptığımız işi sevmek. İşte bütün mesele bu. Shakespeare günümüzde yaşasaydı olmak ya da olmamak yerine bu sözleri söylerdi sanırım. 

 

Yıllar süren zorlu eğitim hayatının sonunda, sıra diğer bir zorlu aşamaya gelir. O da iş bulmak. İş başvuruları, sınavlar, mülakatlar derken sonunda bir iş buluruz. Heyecanla başladığımız çalışma hayatımız, iş hayatının gerçekleriyle karşılaşınca heyecanını yitirmeye başlar. Yoğun rekabet, başarı baskısı, beklenilen geliri elde edememe, haksızlıklar, adam kayırma, dedikodular derken yaptığımız işi sevmemeye başlarız. Bu da mutsuz çalışma hayatıyla beraber performans düşüşünü de getirir. Düşük performans da istediğimiz terfi, beklediğimiz saygı ya da maaş artışını engeller.  Aslında bir döngüye girmiş oluruz. Bu döngüyü kırmak elimizde. İşimizi değiştiremiyorsak ve iş hayatının kurallarını da değiştiremeyeceğimize göre, kendimizde değişiklik yapmamız gerekiyor. Öncelikle iş hayatına bakış açımızı değiştirip beklentilerimizi gözden geçirmeliyiz. İşte bazı öneriler:

 

1) İş hayatı sevmek için değil çalışmak içindir deyip, olaya profesyonelce yaklaşın: Bu sayede duygusallıktan uzaklaşır, beklentilerimizi dengeler ve daha az yıpranırız.

2) İşi sevmemizi engelleyen şeyleri bulup, bu konuları problem olmaktan çıkarın. Eğer patronumuz ya da yöneticimizle sorun yaşıyorsak, bizden ne beklediklerini öğrenebilir ve gereğini yerine getirirsek, buradaki çatışmayı ortadan kaldırabiliriz. Bu da iş yerindeki stresimizin azalmasını sağlar. 

3) Negatif insanlardan uzak durun: Özel hayatınızda olduğu gibi, iş hayatınızda da negatif insanlardan uzak durun. Onlar, negatif enerjileriyle sizi de etkiler ve mutsuz olmanız için sebepler yaratırlar. 

4) Hala bir işimiz var deyip, halinize şükredin ve işinize sarılın: Ne de olsa işsizlik kötü bir şeydir.