İzmir 'de güzel bir gün...

....Bu sabah uyandığımda başımın döndüğünü hissettim... Usulca yatağımdan doğruldum... Tansiyon ilacımı bir bardak suyla içtim... Aaaa.... tansiyon ilacı iki tane kalmış... Hemen doktora gidip yazdırmam lazım. Araya hafta sonu girince pazartesi ilaçsız kalacağım. Göz damlam da az kalmış. Kesin doktora gitmem gerek...

...Kahvaltı faslından sonra canım istemiye istemiye hazırlandım... Kendimi dışarı attım. Baktım dışarısı günlük güneşlik... ''İyi ki çıkmışım''dedim. Otobüs durağına iki dakikada vardım. Fazla beklemedim. Aslında sağlık ocağı yakın sayılır ancak bugün canım yürümek istemedi...Bir... İki... Üç... Durak sonra indim. Hızla aile hekimimizin bulunduğu sağlık ocağına vardım. Amannn. Ne kalabalık. Neyse bekledim biraz. Aile hekimimiz bir bayan doktor , çok hoş ve güleryüzlü Vesile Hanım , sanki aileden biri... Hemen ilaçlarımı yazdı...

....Şimdi sırada eczane var... Hava ne kadar güzel bugün, bahardan bir gün sanki... Biraz avareliğim tuttu. Yolum üzerindeki ıvır zıvır satan yerlere baktım. Bir sabunluk aldım... ( mavi kurbağa sırtüstü yatmış karnına da sabun koyma yeri var ...Bilirsiniz...)

....Eczanedeyim... Eczacım da güleryüzlü bir bayan...
....İlaçlarımı bekliyorum, oturdum. Bir satış elemanı bayan saç şampuanı satmaya çalışıyor bir bayana... Onları çaktırmadan izledim... Sıranın bana geleceğini sezerek. Yanılmamışım. Neyse hoş beş. Ben de alıcı göz yok. Teşekkürler , sonra bir ara uğrarım sözleri tanıdık. İlçlarımı aldım. Yol üstü Site den simitlerimi de aldıktan sora doğru ev...

....Ohh... miss... tazecik simitler yanında beyaz peynir ve de kaşar... Olmazsa olmazım Amasya'lıların meşhurr... ÇAYI... ( Ayrıca bir de ayran yaptım çocuklar için)

....İzmir'in bu güzel havası çoookkk... iyi geldi bana...Paylaşmak istedim...