Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '10

 
Kategori
İzmir
 

İzmir'i sevmek

İzmir'i sevmek
 

Yaşadığım kenti seviyorum. Farklıdır diğer kentlerden, havası bir başka, insanı bir başkadır. Zorlanmadan yaşayabilirsiniz bu kentte, iklim de sizden yanadır, insanlar da. Yeni geldiyseniz bu kente, pek çok kentte olamayacağı kadar kolay uyum sağlarsınız. Yabancı bilmez sizi, siz ona yabancı durmadıkça. İlla ki içine çekmeye çalışmaz hoyratça, siz karar verirsiniz ne kadar içine gireceğinize. Zaten fazla dayanamazsınız cazibesine, çok zaman geçmeden yıllardır burada yaşıyormuş gibi kentin bir sakini olursunuz. 

Milattan önce 1.yüzyılda en güzel Ion kentidir o, şimdi de Türkiye’nin en güzel kentidir. Hiçbir şey beklemeden, cömertçe sunar olanaklarını, insanlar daha da güzelleştirsinler kendisini diye. Son yıllarda aldığı göçler canını sıkar biraz ama bir yandan da sevinir tercih edildiği için. Emekli olan da bu kentte yaşamak ister, üniversite öğrenimi almak isteyen de. Cömertliği ve hoşgörüsü anlatılır her yerde. Havasında, suyunda ne varsa, insanlar sanki başka biri olur bu kentte yaşamaya başladıktan sonra. Otobüs yolculuğunda yanınızda oturan, üniversite ikinci sınıf öğrencisi genç en içten duygularıyla’ İzmir’e geldiğimde kendimi cennete gelmiş sayıyorum’ der, şaşırmazsınız. 

Kordon’da çayınızı yudumlayarak gün batımını izlerken de ‘hayat bu’ dersiniz, hiç çekinmeden kalabalıkların içinde sevdiğinizi öperken de. Asansör’de körfez manzarası eşliğinde, arkadaşlarınızla sohbet ederken de mutlusunuzdur, Karşıyaka sahilinde çocuğunuzla birlikte uçurtma uçururken de. Kemeraltı’nda mütevazi bir balık lokantası da mest eder sizi, sosislerini dökmemeye çalışarak yediğiniz kumru da. 

Her yere telaş içinde yetişmeye çalışmaz bu kentin insanı. Ama mutlaka zamanında ulaşır gitmesi gereken yere. Başka kentlerdekiler gibi çalışsa da insanlar, onlar kadar yorulmaz sanki. Akşam alır insanın üzerindeki yorgunluğu, gecenin ilerleyen saatlerinde tazelendiğini hissedersin. Yaz aylarında cuma öğleden sonraları işini aksatmadan tatil havasına girme lüksün vardır. Pazartesi sabahları üç gün tatil yapmış gibi birikmiştir anılar. Aynı anda aynı yerde bulunanlar bile birbirlerine coşkuyla anlatırlar yaşadıklarını. 

Yüzü aydınlığa, uygarlığa dönüktür. Ata’sının düşlediklerini düşler. Bir çok alanda ilkleri gerçekleştirmiş olmanın haklı gururunu taşır. Doğası daha güzel, daha gelişmiş başka kentler vardır mutlaka, ama İzmir tarihiyle, kent kimliğiyle, farklı duruşuyla çeker insanı. Birçok kentte yaşayanlar İzmir’e, İzmir’de yaşayanlara bu yüzden özenirler. Haklıdırlar. Çünkü bu kent, birçok kentin aksine insanın kimliğini almaz, kimliğini özgürce sergilemesine yardımcı olur. Sen ne isen o’sundur bu kentte, gölgelemelere gereksinme duymadan. 

Yaşadığım kenti seviyorum. İzmir’i seviyorum. 

 
Toplam blog
: 56
: 651
Kayıt tarihi
: 06.12.10
 
 

Bornova Anadolu Lisesi ve Sbf mezunuyum. Üniversite yıllarımda başlayan çalışma yaşamım kısa bir sür..