İzmir'in Kordon'u sakız kokuyor!

Kordon yine canlanıyor ve siz bu bahar iş çıkışı, içkinizi yudumlayıp güneşi batıracağınız yeni mekanlar mı keşfetmek istiyorsunuz? Size bir sır vereceğim, ben bugün keşfettim!

SAKIZ ADASI !!!

Hayır, hayır… “uzak…vize…zaman” demeyin, Alsancak vapur iskelesinin karşısında başınızı kaldırdığınızda yeşil logosuyla “SAKIZ ADASI coffeeandshop” u göreceksiniz. 1, 5 ay kadar önce açılan mekan oldukça “in” olacak gibi görünüyor. Bu kanaate varmamda tabii bizi karşılayan ve 12 çeşit reçel hakkında bilgiler verip muhteşem damla sakızlı likörünü bize tavsiye eden Yeşim Hanım’ın güler yüzü çok önemli. Ve tabii bize servis veren diğer arkadaşların….(Bu arada damla sakızlı fıstık reçeli muhteşem. Ayrıca ceviz reçeli…Biliyor musunuz; ceviz reçeli, henüz yeşil haldeyken toplanıp, işleniyor. Yani o bildiğimiz ceviz haline gelip olgunlaşmadan çok önce.) Sakız ağacı meyvesiyle nasıl harikalar yaratabileceği konusunda işletmenin sorumlusu Hakan Bey size bilgi verebilir. (Ayrıca özel gün ve davetleriniz için Hakan Bey’in çok yaratıcı ve hoş fikirleri var) Henüz bergamut reçelini, küçük patlıcan reçelini, mandalina reçelini, gül reçelini ve diğerlerini tatmadım. Ama önümüzde batırılacak çok güneş var değil mi?
Mekanın shop kısmında damla sakızlı diş macunundan çeşitli likörlere, damla sakızlı şekerden damla sakızlı ve tarçınlı sabunlara kadar pek çok şey bulabilirsiniz. Ah, size bir de tabii ki damla sakızlı macunu tavsiye edeceğim. (beyaz renkte ve reçel olarak da sunulabiliyor) Buzlu bir bardak içerisinde servis ediliyor ve tadına doyulmayacak bir lezzet. Üzerine içeceğiniz Türk kahvenizi arzunuza göre sade ya da sakız likörlü tercih edebilirsiniz.

Ve tabii…mekanın barmeni Kürşat Bey’den bir viski siparişi verip güneşi batırmadan çıkmamanızı tavsiye ederim. Ayrıca bir votka toniğin ne kadar şık ve keyifli, eğlenceli olabileceğini görmelisiniz. (Kordon’da her daim taze nane bulunduran mekana rastlamak enderdir) Şunu bilmek gerekir ki bu şehirde, “içi sürprizlerle dolu bir kadeh”, İzmir’in güzellikleri gibidir. Dingin ve huzurlu…ama deniz ve güneşin buluştuğu saatlerde içi kıpır kıpır. (Size kadehte en hoşuma giden minik turuncu şeyden bahsetmeyeceğim. O da sizin keşfiniz olsun değil mi? Her şeyi bilerek giderseniz keşif bunun neresinde?

Can Yücel’in dediği gibi:

“O bir sakız ağacıydı, alelade;
Bir gün o yeşil sahile çıktı geldi,
O zaman bu zamandır memnun yerinden;
Seyreder bulutları, göğü, denizi. …”

Sakız ağacı bugün koruma altında. Türkiye’de sadece Çeşme’de yetişiyormuş ve Alaçatı’da sayısı oldukça az. Aslında Sakız Adası halkının geçim kaynağı imiş bu ağacın meyvesi. Zamanla kardeş kültürler vesilesi ile, belki rüzgar belki balıkçılar… taşıdılar polenleri bir şekilde. Belli dönemlerde ağacın gövdesinde açılan yara misali kesiklerden reçine benzeri sızıntı yolu ile elde ediliyor sakız aroması. Bu ihtişamlı ve bir o kadar da zarif ağacı 3 gün önce ömrümde ilk defa Club Baba’nın sahibi Metin Bey’in kendi bahçesinde gördüm ben….ve sakız ağacının naif vücudundan sızan o gizemli şeffaf sıvıyı… Metin Bey tadına bakabileceğimizi söylediğinde, hiç tereddüt etmeden bu inatçı yapışkan sızıntıya dokundum. Aroması muhteşem, dişlerdeki inatçı yapışkanlığı bana, bir kültüre ya da bir “yer”e aidiyet azmini düşündürdü. Haa “madem bu kadar koruma altında.... ve önemli... ticareti de makbul, ... ben bunu yetiştiririm” diyenlere not: topraktan sökülüp nakil edilemiyor Sakız Ağacı. Her yeri beğenmiyor, “ille de vatanım” diyor. Metin Bey neler neler denemiş de sevgisiyle, gayretiyle gözü gibi bakmış bahçesindeki ağaca, misafir etmiş bu Sakızlı ziyaretçiyi.

Sakız yetiştiriciliği 1956 yılında kanunla da mevzuatlarda yerini almış zeytincilikle birlikte. Ama sanıyorum hassasiyet ve zahmetinden dolayı pek rağbet görmemiş. ( bknz http://www.hukuki.net/kanun/6777.13.text.asp ) Sonra geliştirilmemiş mi bu mevzuatlar hiç bilmiyorum. Yıl 1956 çünkü. Bildiğim kadarı ile Karaburun Belediye Başkanı sayın Serdar YASA da bu konuyla (sakız ağaçlarıyla) ilgileniyor ve bazı projeleri var. Karaburun’lu biri ve Sakız Ağacı meraklısı/gönüllü temsilcisi olarak merakla bekliyor, destekliyorum.

Tavsiyem bakî…. Kordon’da “Sakız Adası coffeeandshop”. Ben bu bahar güneşi batarken, sakız kokusuyla uğurlayacağım. (sen benim sakız ağacımsın, kalbime damladın bir daha çıkmamak üzere…Uluç ERYILMAZ’dan alıntı)

Sevgiler,