Kadıköy'de Karakuş'a iniş yok! FB:1-BJK:0

Zaten açık ara önde olduğu derbi kazanma istatistiklerine bir yenisini daha ekledi, Sarı Kanaryalar! Tüm sezona baktığımda ben, en çok 16-17-18 Nisan günlerini sevdim. Neden mi? Fenerbahçe-Ülker galibiyeti ile başlayan hafta, basketçi kızların Beşiktaş derbisini, üstelik bütün bir yılı yenilgisiz tamamlayarak kazanmasıyla devam etti. Voleybol erkek takımımız Aroma Erkekler Voleybol Ligi'nde Türkiye Şampiyonu oldu, güzel oynayarak, hak ederek. Teledünya Kupası'nı kazanan Fenerbahçe- Acıbadem, play-offlarda 3:0'lık seriye devam etti ve de futbol takımımız "Derbilerin Efendisi" olmaya. Gerçi baştan beri favoriydi, taraftar ve yönetim desteği, saha avantaji ve 4 puan önde olma durumu strese sokmadı takımı. Baştan sona önde götürdüler oyunu, hatta kurtarılan penaltı olmasa Volkan şekerleme yapacaktı kalesinde. Golün erken gelmesi, bu akşam farklı bir skora imza atarız beklentisine soktu biz Fenerlileri, pozisyon da çoktu ama, olmayınca olmuyor işte. Zamanlama hataları topun Rüştü'nün eline erken gelmesine neden oldu.

Maçın ilk yarısı futbol açısından doyurucu ve izleyiciye keyif verdi. Bugün bizim evde Twente taraftarı biri, Hollandalı bir genç kız vardı, o da maçı bizimle birlikte izledi, Twente maçlarından dolayı Fenerbahçe'ye bir soğukluğu var, 9 gündür bizde, ben sürekli "Fenerbahçe" diyorum, "no, no" diyordu, maçı izlerken baktım gözleri ışıl ışıl, Alex'i, Lugano'yu, Güiza'yı tanıtmaya çalıştık. Spor bölümü öğrencisi, ama futbol genel kültürü biraz az geldi bana...

İlk yarı bizimle o da sevindi, ama maç bittiğinde sahaiçi olayları ve kartlar yüzünden "karışık bir maçtı" yorumu yaptı. İyi giden maç gergin bitti. Hakem Hüseyin Göçek, ilk başlarda vermediği kartları cömertçe kullandı, üç kırmızı ve sayısız sarı kart var. Verilen ve verilmeyen penaltılar var. Ama kalede bizim İzlanda'daki volkan gibi patlayan Volkan vardı. Şimdi bütün hafta Volkan'ın kurtarması, değil Bilica'nın penaltı noktasını oyması konuşulacak. Bilica, kalan maçlarda oynamasa daha hayırlı olacak, adam el bombası gibi mübarek!

Maçın adamı, forever, Alex! Gol de goldü hani, atamayanlara izlettirmek lazım. Bir de kaçırdıkları var. İnönü'nün rövanşını alasalardı, iyi olacaktı! Gökhan Gönül, Selçuk, Emre, Lugano, Santos iyi oynadılar. Mehmet Topuz ve Özer hala Fenerbahçe'ye yakışmıyor, hadi Özer tecrübesiz diyelim, ama Topuz aldığı paranın ondabirini bile haketmedi henüz, bana göre.

Beşiktaş şampiyonluk yolunda ağır bir yara aldı. Şimdi "aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık" durumu var. Rakiplerimiz bundan sonraki maçlarını bizim için oynayacaklar. Şayet "Fener şampiyon olmasın!" derlerse kendi iplerini çekecekler. Bursaspor'un önde olması avantaj bizim için, bir yenilgi ve beraberlik durumunda, tabii ki biz kendi maçlarımızı alırsak kupa Alex'in ellerinde olacak!

Kaptan Alex, şampiyonluk havasına çoktan girmiş. Arkadaşlarına yapılan faullerde bile itiraz ediyor, eskiden olsa dönüp bakmazdı bile. Haftaya deplasmanda Kasımpaşa maçı var, zor geçecektir, Hocaların sidik yarışı gibi olacak. Biri Alman, diğeri Çakma Alman ya da biri Türk, diğeri Çakma Türk iki hocanın lebdeğmez türü atışmasını izleyeceğiz. Ondan sonra zaten ligin şekli az-çok belli olur. Galatasaray ile Bursa oynayacak, her ikisi de bize oynayacak...

Bu hafta gibi gelecek hafta da güzel olacak!

İyi seyirler!

http://www.superfb.com/galeri.php?frm_id=621&sira=4#galeri_anchor