Kadın eli dokunmuş öyküler

Esra Odman, Gönül Çatalcalı, Buket Akkaya, Suna Güler... Öyküde kadınların bahar çıkarmasına imza atan dört kadın. Esra Odman Ankara'dan, Suna Güler Datça’ dan gelmişti. Gönül Çatalcalı ve Buket Akkaya İzmir’ deydiler zaten. İlya Yayınlarının Genel Yayın Editörü Sevim Korkmaz Dinç de omuz verince bu dörtlüye, bir öykü şenliği yaşanıverdi bahara uzanırken İzmir’ de.

İmza sırasına girdiğimde onların coşkusunu anlatmama olanak yok. Tüm yazar, okur dostları onların bu mutluluğunu paylaşmaya gelmişlerdi kuşkusuz. Dinçer Sezgin, Hasan Efe, Vicdan Efe, Handan Gökçek, Mehmet Sadık Kırımlı, Filiz Gülmez, Hüsnan Şeker, Nevzat Süer Sezgin, Sıtkı Salih Gör, Mesut Tim, Ahmet Zeki Muslu, Tahsin Şimşek, Mehmet Genç, Ethem Oruç, Zübeyde Seven Turan, Hayri K.Yetik… hemen gözüme çarpan İzmirli yazar dostlardı. Böylesi etkinliklerde buluşmak bile ayrıcalıklı geliyor bana.

Kadın Yazarlar Derneği’ nin de üyesi olan bu dört güzel ve çalışkan öykü yazarından Esra Odman Göründüğü Gibi Değil’ le, Gönül Çatalcalı Yedi Yeşil Fil’ le, Buket Akaya Su ve Hayat’ la, Suna Güler de Özgürlük Çıkmazı’ yla buluştular okurlarıyla; öykünün kadın dokunuşlarını sundular.

Sıcağı sıcağına bilgisunarıma düşen iletide şair ve öykü yazarı Zübeyde Seven Turan da ” 14 Mart Geçti İzmir’ den” başlığıyla sesleniyordu yazar dostlarına. Dört öykü yazarı için düşündüklerini heyecanla kaleme almış, onu da bizlerle paylaşmış Turan. İyi de etmiş. Ben bir bölümünü buraya almak istiyorum.

“Esra, Hint güzelleri gibiydi. Aşka göz kırpan duruşuyla bunu tamamlıyordu.

Buket, ilk bebeğini kucağına alan bir annenin güzelliği yansımıştı yüzüne ve yüreğine. Ne yapsa saklayamadı bunu elden alemden…

Suna Güler, coşkusunu sele salmadı. Ama birikimleriyle buluşturup, öznel tanımlamalarla besledi duygularını. Bir kadının yazma yolculuğunda özneydi bence… Özgün duruşların, nesnele yolcuğuydu da bi anlamda.

Bugüne değin Gönül hep başkaları için konuştu. Kendisine gelince sıra ve biraz zaman tanınsaydı kendine, Kırmızı Fil’ i de yazardı oracıkta, diye düşünmekten alamadım kendimi. ”

Zübeyde Seven Turan’ ın düşüncelerine, duygularına katılmamak olanaksız.

Benim için günün anlamlı ve önemli bir yanı da Esra Odman’ ın kitabıyla ilgi olarak kaleme aldığım ve arka kapakta yer bulan yazımdı. Onu da sizinle paylaşmak istiyorum:

“ Esra Odman dergilerde öykülerini okuduğum, önemsediğim bir öykücüydü. Farklıydı. İçtendi. Özgüveni olduğunu vurguluyordu yazdıkları. İlk öykü kitabı Gölgesi Bedenim’ i bu duyarlıklar içinde okumuştum.

Esra Odman ikinci yapıtı Göründüğü Gibi Değil' de olgun, donanımlı, yaşadığı çağın sorumluluğunu kavrayan, yazdıklarının ayırdında bir öykücü kimliğiyle karşımıza çıkıyor.

Dili, anlatımı, seçtiği konuları, görselliği yaratmasındaki becerisiyle öykülerinin içinde zevkli bir yolculuğa çıkabiliyor insan. Sözcüklerini özenle seçiyor; abartmadan, kafa ütülemeden, oyalamadan... Bedenin gücü, ağırlığı, devingenliği duygularının gücüyle buluşuyor. Beden, öykülerini kavrayan, somutlayan, varsıllaştıran bir izleğe dönüşüyor sanki.

Ben Esra Odman' ın öykülerini beğeniyle, yorulmadan, sıkılmadan, kopmadan okudum. Çünkü Odman öykülerinde durağan, silik, soluk anlatımlardan kaçıyor; daha renkli, daha doğal, daha kalıplar dışında atak anlatımları deniyor. Bunu da oldukça başarılı biçimde uyguluyor. Her geçen zaman içinde öyküsünün kurgusunu, anlatımını, dilini daha geliştirdiğini, daha ustalaştığını görüyorum. Değerli yazar Mehmet Güler’ in Gölgesi Bedenim için yazdığı değerlendirmesinde ne denli haklı olduğunu kavrıyorum: " Türk öykücülüğünün Esra Odman' la önemli bir yazar kazandığını düşünüyorum. Bu konudaki zarımı onun için atıyorum; zamanın umudumu ve beklentilerimi boşa çıkarmayacağını düşünerek..."

Hadi bakalım Esra kalemine kuvvet, öykülerine bereket, şiirli diline devam et…”

İlya Yayınları’ nın güzel bir kapak tasarımıyla sunduğu bu dört öykü kitabıyla Milliyet Blog yazarları ve okurlarının da ilgileneceğini sanıyorum. Özellikle öykü yazan, öykü okumayı seven, öyküden tat alan yazar adayları kadın duyarlığını yansıtan bu öykülerden yararlanacaklarından kuşkum yok.

İlya Yayınları yıllardır İzmir’ de roman, deneme, inceleme, öykü, şiir kitaplarını okurlarla buluşturan çalışkan bir yayınevi. Gelecek günlerde, daha nice güzel kitaplarla da bizleri buluşturacaklarına inanıyorum.